SİYAH'IM OLMAYA gelsin

İNSANLARR...

Fikriyle birlikte zikrinide değistirdiğimiz onca insan var kı.

Dönüp geçmişininzin bedeninizdeki yerini silmeye çalışsanız dahi sildiğiniz silgi geçmişinize hapsolur.

Yapılan onca hata geçmişte kalıyor olabilir.

Hiçbirimiz yaptığmız hatalara bağımlı bir şekilde yaşamak istemeyiz.

Fakat kimilerimiz var ki geçmişinin izlerini bedeninde , ruhunda,her zerresine kadar hissedebilen....

Yaşadığımız  Dünya'da  o insanlara mahkum  olarak yaşaması gerektiğini anımsayamayan insanlar acizlikten nasibini çoktan almışlardır.

Kanayan onca yara kimileri için ayakta kalabilme nedeniyken , bizim gibileri kağıtlara dökmeye çalıştı acılarını.

Geçmişini silemeyen bir insandan ne beklenirdi oysaki?

Acılarını hissedemeyecek kadar bitmiş bir kadın düşünün şimdide......

Ne kadar çok aramış olabilir kaybolmuş benliğini?

Gülümsemeye çalışırken kalbinin ritmini bile hissetmiyorken, bazı şeyleri daha içinde hazmedememişken nasıl yeniden ayağa kalkabilir?

Limanına yaklaşamadığınız o kadının sizi sevgisiyle ısıtmasını beklemeyin.

Kendi soğuğunda üşüdüğünü, hissedememisken sevgisiyle sizi karanlığında boğulmaya mahkum edebilir sadece.

Okuyamayacağınız , kaldıramayacağınz kadınları sevmeyin bayım .

Onlar sevgiye mahkum kadınlardır.

Sarılmaları , güvendiği adamın ona "Seni Seviyorum" demesini bekleyen kadınlardır.

Güvenleri paramparça olmusken babasının soyadından vazgeçebilen kadınları ise daha çok sevin  bayım....

Yaşadığı herşeyi bir kenara bırakarak sevdiği adamın soyadını 

-

+zalabiliyorsa bir kadın ve siz bir zahmet o kadını üzmeyin bayım.

Karlı dağında o uçsuz bucaksız sevgisini sadece size adıyorken hayatının merkezi olmaya itin onu sevginizin sıcaklığıyla "Senı Seviyorum"demek yerine hissettirin.

Hissettirinki kalbi size nefes aldığı sürece yeniden yeniden ait olsun...