Sabah yataktan kalkarken yine bir savaş içerisindeydim.Buğlem sağ omzumda,Sare sol omzumda,İnci karnımda ve Ecrin ise ayağımı ezmiş bir şekilde uyuyordu.Kısık bir sesle,"Ah!" dedim.O sırada İnci sersemlemiş bir şekilde tek gözünü açtı,"İnci karnımdan kalk!" diye kısık sesle çığlık attım.Hemen dirildi,"Ü-Ü-Üzgünüm," Seviyorum ya bu kızı."Önemli değil," dedim yüzümde hafif bir tebessümle.Yerimden azıcık kıpıştım.En sonunda aralarından sıyrılmayı başarabildim.Banyoya gidip dişlerimi fırçaladım.Aynadaki yansımam çok gülünç görünüyordu.Gözlerimin altı şiş,yanaklarım kıpkırmızı..Dün bayağı bir geç yatmıştık.Ardından odama geri döndüm.Giyinme dolabımın önüne geçtim.Kıyafetleri karıştırdım.Ardından alttaki kıyafetleri seçtim:
O sırada İnci bana seslendi,"Sıvı sabun bitmiş.Bugün alalım,unutma!" Onun sesiyle diğerleri de uyandı,"Ne bu ses! Bir Cumartesi günü var,rahat bırakmıyorsunuz! Ya,Aymira,dur kızım az sakin.Çıkıcaz dışarı ne giyindin hemen?" Bunu diyen Ecrin idi.He,Aymira benim bu arada.Size söylemedim değil mi? Ecrin'e dil çıkarttım.Ecrin de bana ördek dudak yaptı.Yine kahkayı patlattık ki kokoş gülümüz Sare,"N'oluyo be! Ne bu ses! He,Aymira canım o çanta yakışmamış bu arada," dedi ve tekrar gözlerini kapattı.Tek o uyanmamıştı,o da uyanır uyanmaz tekrar yattı.Ecrin'e,"Bu kız niye beni beğenmiyo??" bakışı attım.O da,"Bilmiyorum," anlamında dudaklarını büktü ve kaşlarını kaldırdı.Aynı zamanda Buğlem de omuz silkti,"Size doyum olmaz,ben kahvaltıya iniyorum.Sizde 'iyice' uyanınca gelirsiniz," dedim ve mutfağa yöneldim.Mutfakta İnci kahvaltı hazırlıyordu,"Şu peynirleri ince ince dilimler misin??" "Ha,peki,tamam İnci," Hemen peynirleri aldım ve ince ince dilimledim.Daha sonra çantayla olmayacağını anlayınca,çantayı sandalyenin üzerine bıraktım.O sırada Ecrin ve Buğlem de geldi,"Sare nerede cankuşum?" diye sordum Ecrin'e."O hala uyuyor," dedi.Herkes bakışlarını Ecrin'e çevirdi,"Ne? Ne var? Niye bakıyorsunuz?" Buğlem,"Banyoya gittiğimden beri uyuyor mu?" dedi."Banyoya zaten 5 dakika önce gittin," "Hayır,20 dakika önce.." Kavga edeceklerini anladım ve bıçağı elimden atıp ayağa kalktım,"Akıllım,20 dakika banyoda n'aptın?? Daha ben geleli 3 dakika oldu.Ne 5,ne 10,ne de 20.Toplam 3 dakika!" O sırada Sare esneyerek mutfak kapısında göründü ve,"Yemekte ne var??" dedi.Ecrin her zaman ki gibi mizah yeteneğini kullanarak,"Kahvaltı var??" dedi.Ve kahkahayı patlattı.Biz de her zaman ki gibi onun esprisinden çok gülüşüne güldük.Cidden,bu kız çok komik gülüyor.Kıyamam cankuşum ya!! Sare,"Haha,çok komik.İşte kahvaltıda ne var?" dedi.Buğlem,"Kahvaltı malzemeleri var?" dedi.İşte buna gerçekten güldük.Ecrin,"Ama espriyi ben başlatmıştım!" dedi.İnci atıldı,"KESİN! Hadi kahvaltı zamanı,İnci gel sende.Gel bak ne var," Sare kollarını birleştirmiş,"Umarım bal vardır.Bal olmadan yiyemiyorum da," dedi.İnci buzdolabından balı çıkardı,"Tada tada!! (sihir cümlesi işte)" dedi.Aceleyle kahvaltıyı yapıp üst kata çıktım.Makyajımı yapmalıyım.Bugün için bu kadar çok uğraşmamın sebebi bugün sinemaya gideceğiz! Yani onlar bilmiyor,5 tane bilet aldım.Ekşi Elmalar filmine gideceğiz.Bence harika olacak! Yanıma Sare geldi,"Zuzu,çantayı değiştir be! Bende yardım edicem söz," Yüzümün yarısı fondötenli bir şekilde,"No no nooo" dedim."Tamam o zaman,gel kıyafet seç bana," Kaşlarımı kaldırdım,"Geleceğin stilisti! Ben niye seçiyorum?? Sen seç mırıl! Aa..! Gülmeye başladık.Mırılı kötü anlamayın,hep böyle konuşuruz.Makyajımı bitirince bir kaç kombin önerisinde bulundum.En sonunda alttaki resimde gördüğünüz gibi bir kombin yarattık: (Aylardan Ekim)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM Kızlarım,SENİN Erkeklerin
ChickLit"Cidden,ukalasın," "Cidden,ukalayım." "Hatta egoistsin de," "Hatta egoistim de.." BENİ BİLMEK ZORUNDA DEĞİLSİN HADDİNİ BİL YETER!!