Dwyrain-Marwolaeth Felltith

Bölüm 10

Deponun kapısı gürültülü bir şekilde açıldı. İçeri giren kişi ise LaFell'in babası, Milwr idi.

Hayal kırıklığıyla yerde oturan LaFell babasına bakarken gözleri dolmuştu. Milwr tam kızgınlıkla konuşacakken oğlunun kanlı elini ve yaşlı gözlerini gördü. 'Sonuçta daha küçük' diye düşünürken derin bir nefes verdi. Arkasına dönerek dışarı seslendi. ''Awyr, merak etme. Sadece Felltith. Sanırım 'sözleşme'yi de tamamına erdirmiş.'' 

   Milwr'in arkasından bakış atan Awyr hızlıca LaFell'in yanına koştu. Yere eğilmeden önce çevredeki kalın bezlerden biraz yırttı. Bez ile LaFell'in yaralı elini sararken merakla yumurtaya, daha doğrusu parlayan kehribar gözleri ile onları izleyen siyah kedi yavrusuna! Anlayışla LaFell'e dönerek sarıldı.

Milwr'in tepkisi ise sıradandı. ''Kediymiş. Sanırım bu da bir şey sayılır.'' Sinirle başını kaldıran Awyr'i görünce sessizce devam etti ''En azında düşük seviyeli değil. Kedigiller en azından orta seviyeye yakın bir ortak sayılırlar.''

Annesi başını okşarken yavru kedi çoktan LaFell için cazibesini kaybetmişti. Görmezden gelindiğini farketmiş gibi yavru kedi miyavladı. 

  LaFell ise miyavlamayı duymasına rağmen ona sırtını çevirerek oturmaya devam etti. Kızgınca miyavlayan kedi annesine sarılı LaFell'e doğru atladı. 

Ancak LaFell'e değdiği anda yavru kedi duman misali kaybolmuştu. Şaşkınlıkla bakışan anne-babasını gören LaFell sızlayan sol kolunu ileri uzattı. Sol kolunun üzerinde siyah bir kedi dövmesi oluşmuştu.

   Sessizleşen ortamda Milwr konuştu. ''Sanırım ortağın sıradan bir yavru kedi değil. Özelliklerini bilmiyorum fakat artık o senin ortağın. Bir ömür boyu seninle olacağı için yavaşça öğrenebilirsin..''

Anne ve babası kendi aralarında 'ortak'lardan ve özelliklerinden bahsedip tartışırken LaFell tüm gün- ve gecenin- yorgunluğuyla gün ağarmadan uyuya kaldı.

Bu kez uyurken rahatsız edilmedi.. 

Rüyasında kaybolup beliren siyah kedilerle zaman geçirdi..