Üstümü güyünüp evden çıktım.Otobüse bindim.Onunla karşılaşmamıştık.Bu beni üzdü sanırım.Otobüs birden yavaşladı ve otobüse binen Meriç'ti.Onu görmem beni memnun etmemişti.Çünkü her yeri yara bere içindeydi.Dayak yemişti.Hemen yanına gittim.Neler olduğunu soramadan bayıldı.Hemen onu otobüsten indirdim.Bir taksi durdurdum ve onu hastaneye götürdüm.Hemşireler ona pansuman yaptılar.Bir odaya yerleştirdiler.Bense yanında beklemekten başka bir şey yapamıyordum.Uyuyakalmıştım.Uyandığımda yoktu.Neredeydi şimdi??Ağlamaya başlamıştım.Nedenini bilmiyordum.Ama ağlıyordum işte.Hemşirelere ve oradaki herkese sordum.Bİlmiyorlardı.Ertesi gün olanların hesabını soracaktım.Yurda döndüm.Karşılaşmadık.Ertesi gün sınıfa girdiğimdee yüzünde hemşirelerin sarmış olduğu yaralarla duruyordu.Beni gördüğünde pişmiş kelle gibi sırıtıyordu.Hemen yanına gittim.
+Ne yaptığını sanıyorsun sen??
-Oturuyorum sen?? deyip kahkaha attı.İyice sinirlenmiştim.
+Hastaneden haber vermeden gittin?Bir teşekkür bile etmedin!!
-Pekala.Teşekkür ederim.
+Nasıl bi şeysin sen ya??
-Teşekkür ettim.Daha ne yapmamı bekliyorsun??
+Neden o haldeydin??
-Seni ilgilendirmez.
+Nasıl beni ilgilendirmez.Seni hastaneye götürüyorum.Uyuyakalıyorum ve gözlerimi açıyorum puff yoksun??!!
-Beni sorgulamaya devam edecekmisin??
+Sorum hala geçerli.!
-Lütfen susar mısın annecim??
Dedi ve sustum.Kendini beğenmiş ukalanın tekiydi.Kızlar onda buluyorsa.Yani tamam reddedilemeyecek bir fiziğe sahipti.Sempatiktikti.20 metre uzaktan parlayan buz mavisi gözleri vardı.Kumral-sarı arası saçlara sahipti.Çekiciydi.Onu sevmek güzel olurdu ama boş hayaller bunlar.Sarı saçlara sahiptim.Elimde olan tek şey bu.Tabii annemin dediğine göre ''dolgun kalça''larımı saymazsak.Bana kalırsa fazla dolgunlardı.Bunları düşünürken Geometri hocamız içeri girmişti.Farkında değildim.Uyuyormuşum.Tabi tüm gece onu düşünürsem..Bana seslenmişler.Fakat uyanmamışım.Bunun sebebini bende bilmiyordum.
