Üniversitedeki herkes konser alanına toplanmıştı.Grubun namını onlar daha gelmeden çok önce öğrenmişlerdi, kalabalığın arasında sayısız hayranları vardı.
Yixing her konseri öncesi yaptığı gibi bu sefer onu bulabilmek için dua etti.İçinde uzun süredir hissetmediği bir heyecan vardı.Nedenini bilmese de bugün ona fazlasıyla yaklaşacağını hissediyordu.Onu, müziğini hatırlamak zorundaydı…..
Ji hye, Luhan'ın dersten çıkmasını beklerken konseri kaçıracaklarından korkuyordu. Adlarını daha önceleri de duymuştu ama hiç dinleme fırsatı bulamamıştı. Ve bunu Luhan yüzünden kaçırmaya da hiç niyeti yoktu. Luhan geç kalınca çabucak ona bir mesaj attı ve konser alanının yolunu tuttu.
Kalabalık bağırmaya,tezahuratlar yapmaya başlamıştı. Grubun elemanları bir bir çıktılar ve en son da Yixing çıktı.Kızlar çığlıklar atıp sevgi sözcükleri atıyorlardı.Yixing oralı bile olmadı.Gözlerini yavaşça etrafta gezdirdi.Acaba o oradaysa tanıyabilir miydi?Aradan geçen 11 yıldan sonra onu fark edebilir miydi ki?Sadece sesini ve onu tanımasını beklemek saçmaydı ama bir şekilde Minah’a inanıyordu.Gitarını eline alıp mikrofona yaklaştı.Artık show zamanıydı.
Ji hye başlarda abartıldıklarını düşünsede grubu gerçekten çok beğenmişti.Uyumları büyüleyiciydi.Çıkan her ses bütünleşip solistle son darbeyi indiriyordu.Onlara hayran olmamak mümkün değildi…
Luhan, Ji hye’nin mesajını alır almaz konser alanına koşmuştu.Ji hye’yi buldu ama o an dikkatini çeken başka bir şey olmuştu. Dün ki çocuk sahnede Ji hye’ye bakıyordu.
Yixing başta karşısında ki kızı çıkaramasa da sonradan anladı.Dün ona baş kaldıran kız zevkle onu dinliyordu.Onu tanımamış mıydı?Belki de inanmadı dedi kendi kendine.Hatta onların hayranıydı.Dün onunla tanışmaya falan mı çalışmıştı?Bu onu güldürmeye yetmişti.Şarkısının son vuruşlarını da yaptıktan sonra herkese teşekkür etti ve ‘Burada bizi dinlemeye gelen herkese çok teşekkürler ama buradaki en büyük hayranıma buradan kucak dolusu sevgiler yollamak isterim.’Elini kaldırıp dün ki kızı gösterdi.Ona istediğini veriyordu.Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle ‘İşte şurda ki kırmızı kazaklı bayan.’Herkes bi anda kıza dönmüştü.Kızsa şaşkınlıkla etrafına bakınıyordu.Yixing keyifle gülmeye devam ediyordu.Taki yine o çocuğu görünceye kadar…
Luhan sinirden ellerini öyle sıkmıştı ki,kanadığını hissedebiliyordu.Yine o züppe Ji hye’nin karşısına çıkmıştı,bununla da kalammış onu herkesin önüne atmıştı.Bu Ji hye için sosyal bir çöküntüydü.Artık herkesin gözü üzerinde olacaktı ve onları çekmek zorunda kalacaktı.Ji hye’yi herkesten iyi tanıyordu bu ona yapılacabilecek en kötü şeydi.
Ji hye olduğu yerde kalmıştı.Ne yapacağını ya da düşüneceğini bilmiyordu. Etrafında histeri çığlıkları atıldığını duyabiliyordu,insanların ona doğru ilerlediğini.Yerinde kalakalmıştı. Çocuğu geçte olsa sonunda hatırlamıştı hemde acı bir şekilde…
Yixing olanları izlerken anlamsız bir acı hissetti.Yaparken çok eğlenmişti ama bir anda olmuştu,hiç düşünmemişti. Karşısındaki kızın korku dolu gözleri onu incitmişti.Bu sefer fazla ileri gitmişti…
Kalabalık Ji hye’yi kendilerine doğru çekip , onu soru yağmuruna uğratıyorlardı.Sinirliydi,o çocuk bunu bedelini ödeyecekti. Gözlerini ona dikti çocuk başta gözlerini kaçırsa da en sonunda Ji hye’nin delici bakışlarına boyun eğmişti.Bu yüz artık Ji hye için unutulmazdı.
Yixing kızın bakışlarıyla yere gömüldüğünü hissetti.Kalbinde bir acı hissetti,gerçekten bir şeyler kırılmıştı.Elindeki gitarı bırakıp hızla kalabalığın içine karıştı.Ne yaptığını bilmiyordu ama bunu bir an önce düzeltmeliydi.
Luhan kalabalığı geçmeye çalışsada Ji hye’ye biraz bile yaklaşamamıştı.Herkesin onun üstüne gitmesine dayanamıyordu. Son gücüyle ona doğru ilerlemeye devam etti. Kalabalık bir anda durulmuştu.Kafasını çevirdiğinde Ji hye’ye ulaşmak için geç kaldığını anladı.
Yixing kalabalığı hızla yararak kızın yanına kadar ilerledi.Herkes ona bakıyordu.Göz göze geldiler.Kız ona öfke doluydu,hemde fazlasıyla.Yixing tereddütle kızın elini kavradı ve ‘Gidelim.’dedi.
Ji hye bunu reddemeyeceğini biliyordu. Ordan uzaklaşmak istiyorsa bunu kullanmalıydı.Onu elinden tutup ordan sürüklemesine izin verdi.
İkiside sessizce yürüyerek oradan uzakalşıyorlardı.Bu durum Yixing’u fazlasıyla rahatsız etmişti.Onun tek istediği onu bulaştırdığı bu pislikten çıkarmak olmuştu.Kızın ona nefret dolu sözler söylemesini bekliyordu ama sessizliğini koruması can sıkıcıydı.
Luhan sadece onlara uzaktan izlemekle kalmıştı. O pislik herifin Ji hye’yi arkasından sürüklemesini izlemek zorunda kalmıştı.
En sonunda gözlerde uzaklaşmışlardı.Ji Hye elini sertçe onunkinden kopardı.Arkasını dönüp ilerlemeye devam etti. O pislikle muhatap olmayacaktı.
Yixing arkasından bakakalmıştı.Bu hareketi yapabileceği her şeyden daha sinir bozucuydu.Kendini tutamadı.’Bir şey demeyecek misin?’Kız hala ona aldırmadan yürümeye devam ediyordu.Yixing arkasından gidip onu kolunda tuttuğu gibi kendine döndürdü.’En azından bir şey de. ’Kız ona bakmaya bile tenezül etmeden’Kolumu bırak.’dedi.Yixing sinirinden yerinde duramıyordu.’Üzgünüm .Tamam mı?Bu kadar sorun olacağını düşünmemiştim.’Samimiydi.Kötü bir karakteri olabilirdi ama bu konuda ciddiydi.’Kolumu bırak.’Kız hala yere donuk donuk bakıyordu.Yixing kızın çenesini eliyle havaya kaldırdı ve onu kendine bakmaya zorladı.Kızın delici bakışları geri gelmişti.Elini kızın çenesinden hızla çekti.’Sana elimi bırak demiştim.’Kız kendini hızla geriye attı.Ve arkasını dönüp yürümeye devam etti.
Ji hye kendini zor tutuyordu.O pisliği bir güzel benzetmemek,çığlıklar atmamamak için kendini zor tutuyordu.Neden kendini bastırıyordu ki?Durdu ve çocuğa döndü.’Pekala.Ne duymak istersin?Bir pislik ve şerefsizin teki olduğunu mu?A yoksa kendini beğenmiş beş para etmez 3.sınıf bir şarkıcıdan başka bir şey olamadığını mı?Yakışıklı bir yüzün olduğu için kendini ne sanıyorsun?Ordakiler şarkınıza değil size deli oluyor.Ve hepsi de birer aptal.Bunlar senin için yeterli mi?Yoksa dahasını duymak ister misin?’Ji hye ileri gitmişti ,müziği konusunda.İyilerdi bunu kendi bile kabul etmişti.Ama bu pisliğin kendini nasıl hissedeceği umrunda bile değildi.Müziğine leke sürmekse ona yapabileceği en kötü şeydi.Ve çocuğun ifadesine bakınca doğru noktaya atış yaptığını anladı.
Yixing kızın sözlerini ona hançer niyetine attığını biliyordu.Ona istediğini söyleyebilirdi ama müziğine..Bunu yapmayacaktı.Müzik onun için her şey demekti,Min Ah demekti.Ona ulaşabilmesinin tek yolu.’Hiçbir şey bilmiyorsun.Onun için kapa çeneni.’Kız ona güldü,bu iğneleyici gülüş Yixing’un sinirini iyice havaya kaldırmıştı.’Bana istediğini diyebilirsin ama müziğime olmaz.’Yixing ona ciddi ciddi bakıyordu.Kız hiç etkilenmemişti.Sinirlenince gerçekten de duygusuz biri oluyordu.Yixing bunun farkına vardığında ona daha önce hiç bulaşmamış olmayı istedi.
‘Doğru bu kişilikle müzik sahip olabileceğin tek şey gibi görünüyor.Ona iyi sarıl sert çocuk.Çünkü yakında kimse seni istemeyecek,o yakışıklı yüzün bile bakılmaya değer olmayacak.Umarım seni bir daha görmem.’Ji hye onu yavaşça selamlayarak arkasına bile bakmadan hızla ordan gitti.
Luhan kapının önüne oturmuş Ji hye’yi bekliyordu.O pislikle gitmesinin üzerinden 1 saatten fazla bir zaman geçmişti.Şimdiye çoktan dönmeliydi.İçi içini yiyordu.Duvarın sert ve soğuk zeminine yaslandı.Bu onu biraz kendine getirmişti.
‘Nereye gidiyoruz?Hey sana diyorum pislik herif!’Ji hye çocuğun arkasından sürükleniyordu.
Bölüm sonu hehe Gençler dediğim gibi bu eskiden başlanmış ama yb daha yok yazılmış az geç gelebilir T.T
supernaturel~