Doreen sabah uyandı ve saçı herzamankinden daha dağınıktı. Artık eskimiş fırçasıyla taradı ve okula yürüdü. Bugün salıydı ve bit pazarı vardı, babasının verdiği parayı orda harcamak istiyordu. Herzamanki gibi kötü bir gündü ama okul çıkışı bit pazarına gideceği aklına gelince kendini iyi hissediyordu. Ve okul bitmişti, Doreen bit pazarının yolunu tuttu. 5$'a içi yün kahverengi bot ve ceket aldı, 1$'a siyah tayt, 3$'a kahverengi bir gömlek aldı. Kalan 1$'ıyla da dondurma aldı. Eve dönerken Central Park'a uğradı. Göletin önünde bir banka oturdu ve günbatımını izledi. Bir an çok garip birşey oldu. İnce sesli fısıltılar duyuyordu ~doreen~. Bir an delirdiğini sandı ama sonra çok hızlı koşan küçük bir sincap gördü, ona doğru geliyordu. Sincap atladı ve Doreen'i boynundan tüm gücüyle ısırdı. Doreen bayılmıştı...
************************************
Uyandığında neresi anlamadığı biryerdeydi boynu kanıyordu... ama kanı kırmızı değildi! Kahverengiydi. Doreen çok korkmaya başladı ve aniden önüne bir sincap çıktı. Doreen korkuyla geriye kaçtı. Sincap konuşmaya başladı, ~günaydın Doreen~ . Doreen ne olduğunu anlayamadı ve selam dedi. Sincap siyahtı ve yanında kahverengi bir sincap vardı. Siyah sincap; ~benim adım tippy-toe, ne olduğunu anlamıyorsun büyük ihtimal ama sana herşeyi anlatıcaz. Bu arkadaşım Monkey Joe~. Kahverengi sincap ~hey~ dedi ve Tippy-toe konuşmaya devam etti. ~Doreen seni doğduğundan beri izliyoruz ve senin kanında sincaplık vardı, seni zamanı gelince yarı sincaba çevirecektik ve artık zamanı geldi. Artık bir takım özel güçlerin var, ilk olarak sincaplarla konuşabiliyorsun. ikincisi ise artık bir uçan sinabın özelliği var sende! Hayır uçamıyosun... ama süzülüyosun! Kollarını kaldırırsan kollarının altındaki perde gibi şeyleri görebilirsin, onlar sayesinde süzülüyosun. Üçüncü sırada çok çevik olman var, heryere sorun olmadan tırmanabilirsin!Dördüncü Ve son olarak da sincaba benziyorsun! Sincap kulakların var farkedilmesi güç olmayan kocaman bir kuyruğun var ve harika ön dişlerin!~
Monkey Joe da beğenip beğenmediğimi sordu. Bu süperdi! Başıma gelen en güzel şeydi bu! Tippy-toe sol omzuma atladı, Monkey Joe ise sağ omzuma. Mağaradan çıktım ve karşıdaki binaya bir çırpıda tırmandım binanın üzerinden New York a baktım ve ne kadar şanslı olduğumu düşündüm.