Annem bana su almaya çeşmeye su almak için gönderdi.Bir elimde su ibrikleri diyer elimde yazmamla dışarı çıktım.
Çeşmeye yürürkene elimdeki su ibliği yokuştan yuvaranmaya bşladı.Peşinden koşturd- um koşturdum taki yakalayana kadar.
Tuttuğumda onu, farkında değildim ama bizim Salkımlı köyünün dilek ağacının altında
yakaladım.
_"Neyse." dedim Gelmişken bir dilek tutayım .
Tam dilek tutarkene arkamdan gelen ses
_"Hey tatlı kız hayırdır ,tek başına korkmuyormusun "dedi.
Arkama dönmeden hemen oradan koşarak uzaklaşmaya başladım.Kendi kendime söylene söylene çeşmeye vardım. Su ibriğimi doldurduktan sonra eve gittim ,ee tabiki biraz telaşlıydım. Çünkü baya geç kalmıştım eve .
Tamda beklediğim gibiydi . Annem kapıda o kadar sinirle bekliyordu ki eve gitsem mi gitmesem mi diye düşünürken kendimi kapıda bulmuştum . Bu kadar dününce malum .Annem :
_Hey sen gel buraya busefer bu kadar kolay kurtulacağını düşünüyorsan fazla boşuna o ufacık boş beynini yorma .
_Hayır anne.Benim birşey düşündüğüm falan yok.Geç geldiğim içinde çok üzgünüm .
Annemin biraz daha sinirden kızardığını görünce hele bide o kaşlarını birini kaldırıp birini de indirince "SUS artık"dediğini fark ettiğim de biraz geç olsa da susmayı artık becermiştim.
Neyse ki beklediğim kadar da fazla kızmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORAKİ SEVDA
Aventuraköyü bir kız ve zengin bir oğlan arasında geçen bir sevda ve o sevdayla başa çıkmak isteyen iki aile reisleri