O sırada gözlerim kapandı. İşte başıma gelece en kötü şey geldi mi acaba diye düşünüyordum.Düşündükçe artık vücudum ağırlaşıyordu belli ki içlerinden biri öleceğini hissedince yanında benide götürmeye çalışmıştı. Çünkü cevşen onu öldürürdü biliyordu ama ben böyle bitmemeli diyordum. Daha yaşamak istiyordum. Hayatımda istediğim şeyler olmuyordu belki hatta isyan ettiğim zamanlar olmuştu değerini bilmediğim sıhhatli zamanlarımda ama yaşamak istiyordum. Dalmadan önce vücudumu saran tek bir duygu vardı. Oda başlı başına pişmanlıktı.Gözümü açtığımda hastanedeydim.Sol kolumda serum vardı. Başımda abim ve babam vardı. Abim heyecanlı uyandı dedi. Nenem ve halam, haydar, Ahmet hoca ve Suat abide oradaydılar. 1 gün boyunca kendime gelememişim sürekli sayıklıyormuşum. Başımda beklemişler. Nasılsın diye sordu babam iyiyim baba merak etmeyin dedim. Ardından Ahmet hoca, Suat abi ve Haydara baktım. Ne oldu diye sordum. Ahmet hoca bitti her şey merak etme oğlum kurtuldun Allahın izniyle dedi. Halam ve nenem ağlamaktan bi hal olmuşlardı. Başucuma oturmuşlardı ikiside. Abim doktora haber verdi. Doktor gerekli kontrolleri yaptırdıktan sonra akşam taburcu edilebileceğimi söyledi. Bende eve gitmek ve meselenin aslını öğrenmek için sabırsızlanıyordum. Bizimkiler eve geçti abim yanımda kaldı. Akşam olunca abim beni alıp eve götürdü. Eve gelince salondaki kanepeye yatırdılar. Ahmet hoca, Suat abi, Haydar ve ailem herkes ordaydı. Nasılsın oğlum dedi Ahmet hoca. İyiyim hocam merak etmeyin dedim. İyi çok şükür dedi. Hocam hiçbir şey anlamadım nasıl oldu bu iş, kitap nerede, emaneti bulamadık dahi nasıl oldu hala anlayabilmiş değilim dedim. Anlatayım oğlum zaten bilmeye hakkın var. Bana ilk geldiğiniz gece rüyanı anlattıktan sonra bu işin aslını anlamak için davette bulundum. Berzah kabilesi meğerse yıllardır dedenin huteyn kabilesinden olan dostlarını kurtarmak için planladığı bir oyuna inanmışlar. Deden kitabı aldıktan sonra onu bir varise sakladığını eğer antlaşma bozulursa varisinin bu kitabı huteyn kabilesine vereceğini söylemiş. Nenem , deden kitabı yazan cin dostu berzah kabilesi tarafından yaralanınca onunla konuşmaya gitmiş ne konuştuğunu bana söylemedi oğlum dedi. Hocada kitap gerçekten var mıydı yoksa deden kitabı aldıktan sonra kitabı yok mu etti bilmem ama bence dedenle ölen cin dostu, ölmeden önce son bi oyun oynadılar kitabın varlığına herkesi inandırdılar . Deden ölmeden önce nenene seni varis seçtiğini söylemiş. Berzah kabileside bu hırsla, sen olgunlaşana kadar beklemişler. E peki hocam hadi benim gördüğüm rüyayı kitabı istediklerinden gördüm peki ya Suat abinin gördüğü rüyalar onları nasıl açıklayacksınızdedim. Anlatayım o gece benim evdeyken oğlum, elçilerle konuşurken berzah kabilesinin elçisini yolladım huteyn kabilesinin elçiside işin aslını anlattı onlarda meseleyi anlatınca bi plan kurdum ve seni kitabın yerini bildiğine inandırdım bu sizin köydeki evin odasında onları tuzağa düşürmem için bize vakit kazandırdı. O gece benim köydeki evde siz uyurken Suat abini uyandırdım odaya çağırdım ona tüm meseleyi anlattım. Yatağına gidip korkuyla böyle böyle bi rüya gördüğünü söylemesini tembihledim Suat abin uyanıp düzmece rüyasını anlattı ve sende inandın. Bizi dinlememeleri için ise hem dualarla hemde huteyn kabilesi tarafından korunuyordu ev aynen sizin köydeki odayıda böyle koruyorduk eve yaklaşamadılar . Kafam allak bullak olmuştu biraz durup düşündüm. Hocam bana söylememe nedeninizi anladım. Bizim köydeki evde Suat abinin gördüğü rüyada sizin planınızdı belliki dedim. Evet dedi Suat abi gülümseyerek. Peki hocam o rüyayı nasıl duydu berzah kabilesi de Suat abi rüyayı anlatınca anında saldırdılar. Oğlum odayı tam anlamıyla korunaklı hale getirdikten sonra çarpışma gecesi Suat abine kitabın, odanın altında gömülü olduğunu gördüğünü söylemesini tembihledim. Siz uyuduktan sonrada huteyn kabilesine geri çekilip saklanmasını söyledim. Suat abin rüyayı anlatınca berzah kabileside etrafın korunmamasını fırsat bilerek salonu dinlemeye başladılar ve kitabın odanın altında olduğuna inandılar. Sizi hemen odaya aldım tek korunaksız yer odanın camıydı onlarda odanın camında içeri girince huteyn kabilesi arkalarından geldi ve hepsi iki ateş arasında kaldı dedi. Hepsi öldü artık bitti korkmana gerek yok dedi. Suat abi Peki Denizlerin şahı hocam dedi. O berzahın bu hatasından sonra kendi işine bakar artık ama deniz ve bağlantılarından uzak durmalısınız dedi yoksa kendi zannettiği yerlerde size acımayabilir dedi hoca. Bu nasıl bi plandı her şeyi her ihtimali düşünmüştü Ahmet hoca. Dedemde bu kitap oyununun tutacağını nerden biliyordu hala aklım almış değil. Ama sonunda kurtulmuştum. Artık o korkunç zamanlar geride kalmıştı… Ahmet hocanın son sözlerini ise hiç unutmadım. Hoca Allah cinlere ışık hızına yakın hareket edebilme gibi çok üstün yetenekler bahşetmiştir. Ama bizi daha üstün yaratmıştır. Bu üstünlük akıldır ve idraktır eğer ki bunu Allah rızası için ve doğru kullanabilirsen bundan üstün silah ve yeti yoktur dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Cin Hikayesi
HorrorBu benim ilk hikayem arkadaşlar umarım beğenirsiniz.. İyi kötü bütün yorumlarınızı bekliyorum. İyi eğlenceler :))