Louis sıkıntıyla ofladı. Bugün onun için pek iyi geçmemişti, ilk olarak okulda birisi tarafından üstüne süt dökülmüştü ve ikincidi de Harry'nin büyük ihtimalle kendisine hâlâ kızgın olduğunu bilmesiydi.
Günlük moduna uygun olarak baştan uca siyahlar içindeydi. Pembe şeyler ve tütü etekler için modunda değildi.
Louis dükkanın birkaç adım ötesinde olduğunu fark edip kendine küfürler savurdu. Gerçekten de içeri girmek istemiyordu ama canı çok slurpy çekmişti ve Yakınlarda en iyi slurpy satan yer orasıydı.
İçeriye adımı attı ve Harry'nin kasada olup olmadığını kontrol bile etmeyerek doğrudan dükkanın arkasına slurpy makinalarının olduğu yere yürüdü.
Harry girişteki zilin sesiyle başını kaldırdığında yeşil gözleri hemen dükkanın arkasına yürümekte olan küçük çocuğu fark etti.
Etek giymek yerine vücut hatlarını oldukça belli eden siyah bir tayt, dizlerine kadar gelen oldukça fazla bol sweat-shirt ve kahve saçına düz bir şapka taktığını fark ettiğinde dudağını ısırdı.
Harry kahve saçlı çocuğun oldukça şirin gözüktüğünü kabullenmek zorundaydı.
Louis'nin önce kabı tamamen doldurduğunu, sonrasında yarısını içip tekrar aynısını yaptığını görünce kıkırdadı.
Louis birkaç kez daha bunu yaptıktan sonra kabı son kez doldurdu ve cips kısmına geçti.
Hangi cipsi alacağını iyice düşünürken elini kazağıns geçirip sweat-shirt ünün küçük kolluğunu yüzünü getirdi. Biraz düşüldükten sonra küçük bir paket Doritos almaya karar verdi.
Harry küçük çocuğun kasaya doğru geldiğini gördüğünde meşgul gibi davranmaya başladı.
Louis cips paketini ve slurpy kabını kasaya yerleştirip Harry'nin ona fiyatı söylemesini bekledi. Harry çocuğa baktığında mavi gözünün üstünde siyah bir nokta olduğunu fark etti. "Ne zaman bir kaş piercing i yaptırdın?" (Sorry guys değiştirmedim çünkü yapacak başka bişey bulamadım,,,)
"Bu seni ilgilendirmez." Louis ayağını yere vurdu ve Harry'nin hızlanmasını umutladı.
"İlk defa seninle ilgilenmeye karar veriyorum ve beni geri mi çeviriyorsun?"
"Herşey seninle alakalı değil." Dedi Louis parayı Harry'ye verirken."Öyle mi? Buraya her gün gelmenin sebebi bu değil mi yani?" Dedi Harry piercingli kaşını kaldırıp Louis'ye uzatırken.
"Buraya geliyorum çünkü slurpy nin tadı çok güzel ama ne var biliyor musun, belki de artık sokağın karşısındaki dükkana gitmeliyim ve belkide bana bok gibi davranmazlar ve iddiaya girerim ki kasadaki çocuk senden 10 kat daha tatlıdır."
Louis poşeti Harry'nin elinden aldı ve dükkanı hışımla terk etti.