Ukala

24 3 1
                                    

Sonunda kimse görmeden odama hirayla girmeyi başardık. Elindeki poşetlere anlam veremesemde şuan anladımki bana elbise getirmiş.
"Kızım benim elbisem var bunlarda ne! "
"Evet elis 2 yıldır ne zaman bi gezmeye dışarı çıkcak olsak o siyah elbiseyi giyiyorsun biliyorum o yüzden getirdim bunları azıcık kıza benzeteceğim seni"
"Ben senin o salak saçma elbiselerini giymem iç çamaşırlarımla dolaşıyor gibi hissediyorum. "
"Senin salak dediklerini kimse alamıyo canım"
"Almasınlar zaten"
"Amann senn ne anlarsın bee"

Zorla bana onları giydirmeyi başarmışdı. Hiçbirini aslında beğenmiyordum. Sonunda önü kapalı bi elbise buldum derken arkası dekolteli ama saçımı açaarsam sorun olmazdı.

Elisin giydiği elbise

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elisin giydiği elbise

Giydiğimde kendimi garip hissettim.
Diğer elbiselerden çok farklı gibiydi evet açıktı ama kötğ hissetirmiyordu. Odanın ortasındaki boy aynasından kendime bakarken kolumda bir el hissetmemle irkildim.
"Kızım bu harika oldu"
"Bende beğendim"
"Oohaa şuan kendimi keraneye giden adamın orada karısını gördüğü gibi hissediyorum " dediği an ikimizde gülmeye başlamıştık. Evet fazla elbise gitmezdim. -hiç giymezdim- sanırım ilk ve son olacak.

______________________________________

Parti olan yere geldiğimizde bar olduğunu anladım. Zaten hiradan ne beklenirdiki. Off hira offf..
"Hira bu ne ya bar burası"
"Evet bar nolduki? "
"Bar oldunu söyleseydin gelmezdim"
"Bildiğim için söylemedim'

Neyse olan olmuştu. İçeri girdiğimizde iğrenç bi koku farkettim. Sanırsam sigara kokusuydu.

Hira koluma girerek -sürükleyerek- beni bir arkadaş ortamına götürdü.  Burası hiç bana göre bir ortam değildi. Ama Hira' yı kırmamak için masaya doğru ilerledim. Allahtan masadakiler tanıdıktı. Çantamı masanın üstüne koydum ve herzamanki gibi etrafa boş boş sıkılmış gözlerle bakmaya başladım. Hira hemen ortama ayak uydurdu ve muhabbet etmeye başladı. Lanet olsun çok sıkılıyordum. Birinin beni kurtarması gerekiyordu bu pis ortamdan. Tam patlamak üzereyken telefonuma bir mesaj geldi . mesaj dumanaltından gelmişti ve acildi.  Dumanaltı çok gizli ve tehlikeli bir gruptu. Bu gruba aksiyon ve macerayi sevdiğim için katılmıştım.  Aslında katılmamıştım grubu ben kurmuştum .Mesajı okuduktan sonra Hira'ya acil gitmem gerektiğini soyledim. Hira ısrar etsede kalmadım . Hemen bardan çıkıp eve gittim üstümü değiştirdim ve dumanaltının malikhanesine gittim. Burak , Nehir , Sarp ve Poyraz beni bekliyorlardı. Yine tehlikeli ve heyecanlı bişeyler olduğu  yüzlerinden anlaşılıyordu. Ama bu sefer farklı birşey vardı .  "noldu?" diye sordum. Sıkıntılı bir şekilde Nehir cevap verdi . " şey dumanaltına birisi katılmak istiyor " dedi .yavaş yavaş sinirlenmeye başlamıştım ama hiç belli etmedim .

Grubu ben kurduğum için birazda arıza bir tip olduğum bnden çekiniyordu hepsi " Grubu nerden duymuş ?Ne kadar güvenilir? Ve kim?" diye soru yağmuruna tutmuştum adeta Nehir'i . Nehir de " Güvenilir bir insan olduğuna ben garanti veriyorum. Oda bizim kafadan ve her tehlikeyi göze alabilecek bir insan " dedi .Tam gelsin bir bakalım dicektim ki Nehir 'in arkasından bir uzun boylu çikolata kahvesi tonlarında göz rengi olan bir çocuk yanıma yaklaştı yanağımdan bir makas aldı ve " selam güzellik, ben Meriç " dedi . Bunu yapma cesaretini nerden bulmuştu bu ukala ??
Gözlerimden ateş fışkırıyordu. Masadakiler farketmişti. " Bana bak bay ukala bu hareketi bir daha tekrarlarsan gözünle ağzın yer değiştirir "dedim . Meriç denen o ukala şaşırmıştı. Sonra arkamı döndüm ve içki almaya giderken " Gruba katıldın bay ego " dedim . herkes şaşırmıştı . çünkü kolay kolay gruba kimseyi almazdım alacak olsamda bazı psikopatça testler yapardım. Meriç' gruba aldım çünkü grupta böyle ukala egolu kişiye ihtiyaç wardı. Nehir' de garanti verince biraz güvendim bay ukalaya .

Neyse sonra " Ne var ne yok uyuşturucu satan o şerefsizlerin başındaki kadına ulaşabildiniz mi ? " dedim . Poyraz " henüz ulaşamadık " dedi . Ben tam bişeyler söylemek için ağzımı açtığımda Meriç hemen lafa atladı ve " Ben ulaşabilirim isterseniz . kadınlarla aram çok iyidir " dedi ve yüzüne hemen bir piçimsi gülümseme yerleşti . ben " hayır olmaz sen bu gruba yeni girdin çok hakim değilsin"  dedim Sarp'ta bana " Bence bir şans vermelisin Elis " dedi bende istemeyerekte olsa meriçe döndüm ve istemeyerekte olsa " peki bay ukala görev senindir , yapamazsan derini yüzerin dedim " ve dudağımın kenarıyla güldüm . Sonra " ben kaçar gençler " dedim ve eve gittim .

hemen duşa girdim güzelce rahatladım .Duştan çıktım ve bornozumla mutfağa gidip kendime bir kahve yaptım . içtikten sonra yatağıma gittim ve başımı yastıga koyduğum gibi uyudum .

Sabah kalktığımda mutfaktan sesler geliyordu . üstümü giydim ve mutfağa yöneldim mutfakta Nehir vardı bana kahvaltı hazırlıyordu. Aman tanrım yanında da bay ukala Meriç!!
" Nehir bunun burda ne işi var "  dedim Nehir daha bişey söyliyemeden Meriç elindeki kağıdı gözüme girecek derecede yüzüme doğru tuttu " Bu ne bay ukala ? " dedim " istediğin kadının numarası " dedi şaşırmıştım . bunu nası bir gecede halledebilmişti ?
" Ama sen bunu nası bir gecede hallettin? " dedim " Bana imkansız olan bir şeyi göster ve gerisini bana bırak bebeğim " dedi " Aferin bay ukala , ama fazla egonu tatmin etme bakarsın birgun yapamazsın o imkansızı " dedim suratını başka tarafa doğru çevirdi . Nehir " hadi gelin kahvaltı hazır"  dedi. Elimi yüzümü yıkayıp kahvaltıya oturdum .kahvaltı yaptıktan sonra dışarı çıktık .

Dolaşırken tabi bay ukala kızları kesmeyi bırak paarçaladı.

Kızlarda birde gülüyo.

Anlamıyorum bazı kızların beyni yerinde ne var. Bu bay ukalada ne buluyolar acaba. Gıcığın tekiydi.

Bay ego ne olcak!

______________________________________

Bizim cafeye geldiğimizde çocuklarında burada olduğunu gördüm. Şükür ki burdalar yoksa bunlar çok sıkıcıydı. Helede bay ukalanın yanında olmak. İğrenç.

Nehir ve bay ukalayı önemsemeden masaya gittim ve benimle birlikte oturduklarını farkettim.

Bunlar neden hergün böyle suratsızlardı. Merakıma yenik düşüp ilk soran ben oldum
"Ne oldu lan bu suratınız ne? "
Sarp aniden konuşuverdi
"Grubu öğrenmeye başlamışlar elis eğer daha fazla kişi öğrenirse hapse gireriz. Biliyosun yaptıklarımızı kimsenin bilmemesi lazım bunlar aramızda sır kalmalı"

Duyduklarımın şokuyla kaşlaarım çatıldı ve herkes benim diyeceklerimi merak ediyordu.
"Tamam ben hallederim sadece artık fazla beraber gezmeyelim wp grubundan konuşuruz dediğim an meriç konuya atladı
"Benim neden gruptan haberim yok"dediğinde öne döndüm. Sanki böyle sinirli gibi ama meraklıda yada sanki kırılmış gibi nasıl mimiklerini bu kadar iyi saklayabiliyordu anlamıyorum.
"Çünkü yenisin bay ukala eklerim ağlama mcjcjck"
"Ne ağlıcam bee! Sadece bu gruptaysam olanlardan benimde haberim olmalı ölüme gidiyorsan yi e beraber olmalı güzellik" deyip göz kırptığında şaşırmıştım.

Bu çocuk.. Bu çocuk çok siinir bozucuydu.
"Bana güzellik deme"
"Peki güzellik demem"
"Bak halaaaa! " diyip ayağa kalktığımda poyraz kolumdan tutup geri otutturdu. Yüzünde piçimsi gülümsemesi yer aldı.  Bu ego yığınının dumanaltı grupta işime yaramayacak olmasını hilseydim eğer bir dakika yanımda tutmazdım . Tam masadan kalkarken aklıma grupla ilgili belgeler geldi. Çocuklara döndüm " dumanaltının belgeleri nerde ? ! " diye sordum . Poyraz " malikhanede " dedi . " birisi gelsin gidelim malikhaneye de belgelerden kopyalatıp bay ukalaya vermem lazım " dedim. Ama herkesin bir işi vardı . Daha doğrusu gelememek , beni bay ukalayla göndermek için bir mazeretleri vardı. " off tamam sen gel bay ukala ama ağzını açmak yok " dedim . Meriç bana bakıp tamam dercesine  göz kırptı.

Tutkunun EsaretiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin