>.< MARK >.<

1.9K 69 33
                                    

Mark bir süre yurt dışına çıkmıştı. Aşağı yukarı 2 haftadır... Ve sende biricik oğlunla baş başa kalmıştın. Mark her zaman sana mesaj atıyordu. Belli ki oğlunu merak ediyordu. Mark'a en son, "Daha 10 dakika önce görüntülü konuşmadık mı biz senle?" demiştin gülerek. Mark'sa "Özledim sizleri..." demişti.

"Mr.Tuan" kişisinden mesaj

"Yah! Oğlumu özledim şimdide...Hadi (adın),Joo Chan'ı bana göster." (15.22)

Sen : "Aaa! Uyuyor Joo Chan! Uyandıramam!!" (15.23)

Mark: "Hadi ama...!" (15.23)

Sen:"Aish!! Tamam, tamam! Oyun oynarken çekmiştim,onu atayım." (15.24)

Sen: 

Sen: 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(15.24)

Mark: "Oyy! Benim yakışıklım! Babasına çekmiş! ^^ " (15.24)

Sen : "Opss! Mark,Joo Chan ağlıyor. !"(15.25)

Görüldü.

"Ayy! Oğlumm!" diye koşarak Joo Chan'ın odasın girdin. Joo Chan yerde kendi kendine oyuncaklarını eline almış oynuyordu.İçin rahatladı.Çünkü Joo Chan'ı ağlarken duyunca endişelenmiş,şimdi ise oyun oyandığını görünce ferahlamıştın. Joo Chan'ı kucağına aldın. Mutfağa doğru ilerlerken,telefonun çaldı.

Telefonunu eline aldın.

"Raymond amca =] " Arıyor...

'Reddetsem mi?' diye düşünürken Joo Chan elindeki telefona uzanmaya çalışırken çağrıyı kabul edince mecbur telefonu kulağına yaklaştırdın.

"Aish ! Joo Chan gerçekten bunu yaptın mı evladım ??" Diye mırıldandın.

"(Adın) kızım bir şey mi oldu torunuma?" Dedi Raymond Bey amca sakince.

"Ahahhaa ! Yok Raymond Amca bir şey yok! Mamasını üzerine dökmüş.Ona öyle dedim." Dedin.

"Eh iyi bakalım." Dedi Raymond bey amca.

Kucağında Joo Chan'ı susturmaya çalışırken Raymond Bey amca ya,

"Joo Chan 'ı uyutmam gerek. Raymond amca sonra konuşalım" dedin.

Mark'la evleneli 3 yıl olmuştu. Ve sen hala Raymond'a öncekileri gibi 'Raymond Amca" diyordun. Oda seni bu konuda sıkmak istememiş,hala ona 'Amca' diye hitap etmene sevinir olmuştu.

Joo Chan'ı kucağında susturmaya çalışırken "Harbiden bir değişikler." Dedin gülerek.

Sonrasında Joo Chan kucağında tepinip "Anneyy!" Diye bağırınca ne yapacağını şaşırmıştın her zamanki gibi. Joo Chan ise kahkahalarla gülüyordu sana.

Sonra kapı çaldı. Joo Chan'ı koltuğa oturtup kapıyı açtın. JYP-PD'nim içeri elindeki pastayla içeri girdi.

"Heyy ! Merhaba Joo Chan!! Yakışıklı çocuk senii!" Dedi Joo Chan'ın yanaklarını sıkarken.

Ve elindeki pastayı sehpanın üzerine koyup sana " Kapıyı kapatma! Menajerim gelecek yardım etmek için." Derken sen soru soran gözlerle JYP-PD'nim e bakıyordun.

"Kapatayım... O gelince tekrar açarım." Dedin.

Sonrasında koltuğa oturup "Ne için yardım ??" dedin.

JYP-PD'nim şaşkın şaşkın sana bakıyordu. 

"Hmm...Normal şartlarda hiç bir kadının böyle bir günü unutmuş olması normal değildir." dedi elini çenesinin altına koyup ve devam etti, "Yah! Gerçekten ben bile önem vermişken sen nasıl unutuyorsun kızım!" dedi dizine vurup.

Sen hala hiç bir şeyden habersiz bakıyordun öyle mal mal. Sonunda telefonuna baktığında bugünün o gün olduğunu fark ettin.Mevzu ta olarak şuydu:

Joo Chan'a hamileliğinin son 2 ayında lunapark'a gitmiştiniz. Mark sancın tutarda hastaneye yetişmeyeceğiniz olasılığını düşünerek JYP-PD'nimi de çağırmıştı. Zaten Joo Chan'a ismini veren de JYP-PD'nimdi. İşte sen illaha dönme dolaba bincem diye tutturunca el yaman dördünüz beraber binmiştiniz. [ sonuçta Joo Chan da dahil bu işin içine =D ] Sonrasında Joo Chan'ın şansına düşüncesiyle kocaman peluş bir köpek kazanmıştın. Köpeği kazandığına sevinirken sancın tuttu.Lunaparktan ayrılmak istemediğinden Mark'ı ve JYP-PD'nime baya zor anlar yaşatmıştın. Hastaneye giderken sancın daha da artıp suyun gelince mecbur doğuma almışlardı seni. Yani Joo Chan yaşıtlarına kıyasla prematüre doğmuştu. 

Bunu her hatırladığında fazlasıyla duygulanırdın. Yani bugün Joo Chan'ın ekşınlı doğum günüydü. İlk defa Joo Chan babası olmadan kutlayacaktı...Belkide JYP-PD'nim bu yüzden buradaydı. O sırada kapı çaldı.En önde Mark olmak üzere diğer üyeler içeri girdi.

Bambam sehpanın üzerindeki pastayı görünce, "Wow! Gerçekten Joo Chan'a özel bir pasta! Ama amcası olarak benimde hakkım var o pastadan!" diyip elini pastaya doğru uzattı. JYP-PD'nim ise Bambam'in pastaya uzanan eline hafiften vurdu geri çekmesi için.

Joo Chan elindeki oyuncağını sevinçle babasına fırlattı. Oyuncağı Jackson tuttuğunda Mark Joo Chan'ı kucağına almıştı. JYP-PD'nim,

"Hadi şirkete gidiyoruz!" dediğinde Mark Joo Chan'ı Jın Young'a verdi ve senin çantanı alıp arabaya koydu.Arabaya bindiniz.

Hepiniz JYP şirketinin önüne geldiğinizde orada bulunan herkes Joo Chan'ın doğum günün kutluyordu. Jın Young, Joo Chan'ı kucağından indirdi ve kapşonundan tutup ayakta dengede durmasını sağladı.

Mark,senin yanından ayrılıp Joo Chan'ın yanına gitti.

Mark, "Joo Chan anneye ne diyecektik biz?" diye sordu.

Joo Chan: " Anney seniğ çott seviyoyum.Ama baybamda çot seviyoy." diyip Mark'ın pantolonunu çekiyordu.

Sen oğlunun bu hallerine gülerken,diğer herkes oğlunun yanaklarını sıkmaya başlamıştı bile...

-.-      -.-     -.-      -.-      -.-

Umarım hoşunuza gitmiştir!! =D  Normalde böyle bir şey düşünmüyordum gün geçtikçe ekleye ekleye böyle bir şey çıktı =D. Got7'lı günler! ^^ ♥

GOT7 İLE HAYAL ETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin