Sabah alarmımın sesiyle uyandım. Kısa bi duş aldıktan sonra kıyafetlerimi giyerek okulun yolunu tuttum. Arada pek mesafe yoktu o yüzden yürümeyi tercih ettim. Okula geldiğimde Kai 'yle karşılaştım.Kai : Selam.
-Selam.Nasılsın?
Kai : İyiyim ya sen alışabildinmi buraya ?
-Aslında sayılır,çalışıyorum diyelim.
Kai : Buralımısın sen ?
- Hayır. Buraya Washington forks'tan geliyorum.
Kai : Demek forkstan geliyosun. Bi süre forks ta yaşamıştım. Küçük bi kasaba olmasına rağmen yine de güzel bi yer. Tabi nemli olmasını saymassak.
Kai ' ye küçük gülücük attıktan sonra ;
- Peki ya sen.. Buralı mısın ?
Kai : Hayır buralı değilim. Aslında yaşadığım şehirde uzun süre kalmayı sevmem bu yüzden sık sık yolculuğa çıkarım.
- Peki ya ailen bu kadar sık yolculuk yapmana bir şey demiyorlar mı? Yani onlardan sürekli uzakta olmana.
Kai : Ne yazık ki beni özlücek bi ailem yok . Anemle Babamı bi sene önce trafik kazasında kaybettim.
- Şeyy ben üzgünüm..
Kai : Önemli değil. Eee söylesene ilk dersin ne?
-İngilizce.
Kai - Tesafüf benimkide... İstersen gidelim artık, birazdan ders başlar.
- Olurr.
Kai tanıdığım kadarıyla iyi birine benziyodu sanırım ondan hoşlandım. Hayatımda yeni bi başlangıç yapıcaktım bunun için kendime söz verdim ve hayatımdaki kişi kai olucaksa en azından denemeliydim. Onun hakkında her ne kadar bir şey bilmiyor olsamda içimden bi his onu tanımam gerektiğini söylüyordu. Ben düşüncelerime dalarken okul zili çalmıştı. Bugün ki derslerim bitmişti. Eşyalarırımı topladıktan sonra kitaplarımı dolabıma koymak için koridora çıktım. Dolabımın kilidini açarken yanıma Kai geldi
Kai : Seni bırakmamı istermisin dedi.
- Olur.
Kai : Seni dışarıda beklicem.
-Tamam.Fazla bekletmem.
Kitaplarımı dolabıma koyduktan sonra yanıma uzun boylu esmer bi çocuk geldi.
+Sanırım yenisin burda bak benden sana bi iyilik Kai den uzak dur o sandığın gibi biri değil tehlikeli dedi.
Bu sırada Kai gelerek ;
Seni merak ettim dedi. Çocuk hemen yanımızdan uzaklaştı..
Kai : Gidelim mi artık?
-Gidelim dedim..Araba da giderken o çocuğun dedikleri aklıma gelmişti. Neden Kai'nin tehlikeli biri olduğunu söylemişti ki. Ben olanları düşünürken kai ;
+Ne düşünüyosun sen öyle dedi.
Ben bi anda irkilerek Hiç.. dedim
Kai : Hey baksana bu akşam dışarı çıkalım mı ? Hem seni gezdirmek isterim.Dedi.
Bense hala o çocuğun söylediklerini kafama takmıştım.
- Imm aslında bugün olmasa bilemiyorum.
Kai : Bak eğer o çocuğun dediği laflara takıldıysan sadece aramızda tatsız bi gerginlik oldu o kadar dedi.
Bende duymadın sanmıştım dedim.
Kai : Eee geliyor musun ?
- Tamam. Geliyorum. Eee kaçta alıyosun beni ?
Kai : 20.30
Kai ' ye o zaman görüşürüz dedikten sonra arabadan inerek odama geldim. Saat 17.00 dı. Biraz kan içtikten sonra duş aldım ve kıyafetlerimi giyerek saatin 20 .30 olmasını bekledim.
3 SAAT SONRA
Saat 20.30 olmustu. Kai'nin bende telefon numarası olmadığı için dışarı çıksam iyi olur diye düşündüm. Dışarı çıktığımda gelmişti zaten arabaya binerek
-Hala telefon numaran yok bende dedim. Oda telefonunu bana vererek kaydetmemi istedi.
- Eeee nereye götürüyosun beni?
Kai : Süpriz.
Yaklaşık 20 dk süren yolculuk sonunda gelmiştik sanırım. Arabadan indikten sonra Kai
+Evet gözlerini kapat bakalım dedi..
Gözlerimi kapattıktan sonra elimden tutarak beni biyere çıkardı.Kai : Evet işte geldik. Gözlerini açabilirsin.
Gözlerimi açtığımda büyülenmiştim adeta tüm New York ayaklarımızın altındaydı. Geldiğimiz yer özgürlük anıtıydı..
Ben büyülenmiş bi şekilde etrafa bakarken Kai arkama geçerek ellerini belime doladı ve kullağıma eğilerek ;
"NE OLDUĞUNU BİLİYORUM." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TWİLİGHT (Renesmee and Jacob)
VampirgeschichtenGeceye yenilmeyen her insana , ödül olarak bir sabah , bir gündüz ve bir de güneş vardır .. Bu gecede hayallerimi hayal ediyorum işte....