Simarik

-1-

Okula geldim. Burs kazanmis bir sekilde en buyuk en guzel okullardan birindeydim. Herkes bilir Salih Sayerin okulunu. Omzuma sertce carpan bir omuz sasirmama sebep olmustu. Kiz yavasca beni suzdugunde bakislari gozlerimde durdu. Sanki kim oldugumu anlamisti. Sanki beni taniyordu ve gozlerden aci hissettim. Hatta gozleri dolmustu. Kizin giyisileri beni urketirken aynisini gozlerine bakinca diyemiyecegim.

Bana bakmaya artik dayanamiyor gibisinden artik onune bakti ve yurudu. Yurumeye basladiginda ben malca arkasindan bakiyordum. Bana carptigi icin ozur dilemeliydi ama takmiyordum.

O an herkesin gozlerini fark ettim. Hehehe... gulumseyip hemen hizlica yurudum. Bana bakanlar sayesinde utangacligim tuttu. Eee kardes koy kiziyiz evde oturur ev islerini yapariz. Insanlar bize yanabanciydi. Kim utanmaz ki.

Telefonumu elime alip mesajima baktim. Dun mudur bugun gelemiyecegini oyuzden sinifimi mesajla yollamak zorunda kaldigini soylemisti. O mesajdan anladigim kadariyla adam iyi biriyidi. Yani konusma seklinden.

Ama bir sorun vardi. Sinifim nerde? Aramaya baslamisken ne zaman bulicam diye dusunurken onume bas basa girmis bir cift kiz gordum. "LAN OKUZ! Birak sacimi" dedi sari sacli benden uzun tatli ama simdi canavar gibi gorunen kiz.

Benim gozumde uzun ben kisa kilolu biseydim yani tombisim. Yanindaki kiz mavi gozleriyle birlikte kapkara saclarina karsiyim diye bagiriyordu sanki. Ama kiz asiri derecede guzeldi. Kafama gelen siseyle basimi ovalamaya basladim.

"Ya odun! Kim sana dedi orda dur diye!" Kiza bak ya. Hem haksiz hem guclu. Mavi gozleri olan kiz "iyi misin?" Diye sordu. Ya superim. Bende birinin bana sise atmasini istiyordum dememek icin kendimi zor tuttum. Kiza niye patliyim? "Biraz agriyor ama iyiyim" dedim gulumseyip.

Ya bu ikisinin arasinda dahada kisa kaliyordum. Sarisin elini basima koyup "ayyy ne tatlis biseysin sen. Birinin kardesi misin? Sana yolu gosterelim" dedi beni dahada sinir ederek. Hem sise atiyor hemde ne diyor. "Ben simdi sana gostericegim tatlis seyi" dedim mirildanarak. O anlamayan gozlerle bakip "Ben Derya. 1inci liseye basliyorum" dedim kendimi kisaca tanitarak.

Sarisin saskinca bakip "Ney? 1inci liseye mi basliyorsun?" Diye sordu utanmiyarak. Mavi gozlu gulumseyerek "Ben Ela. Tanistigima memnun oldum Derya" dedi saygili bur sekilde. Elayi daha cok sevmistim. Sarisinda "Ben Gamze. Memnun oldum" dedi samimi bir gulusle. Bana aptal bir gulumseme gibi gelsede.

Sinifimi Elaya gosterirken Gamzede bakmaya calisiyordu. "Acaba sinifimin nerde oldugunu biliyormusunuz?" Diye sordum. "SUPER!Kizim ayni siniftayiiiz" diye elimi tutan ve ziplayan sarisina uzulerek baktim. Ben ne hata isledim? Soyleyin lutfen... Ela gulumseyip "Hadi sinifa gidelim" dedi.

Sinifa giderken Gamze susmak nedir bilmiyordu. Ya kizim sus harbi sus ya diye dusunurken sinifa varmis rahatliyila hizlica iceri girdim. Tabi bana yonelen bakislarda utanmama sebep olmustu. Arkadaki bir siraya otururken pencere ile benim aramda sikisimis olan kisiye bakmadim. Onume Ela ile Gamze otururken ben Gamzeden nasil kurtulabilirim diye dusunmeye basladim. Onu aksama issiz bir yere davet edip basini suya koyup kaldirip iskence etsem? Beni rahat birakirsan seni rahat birakirim diye? Ya ben ne pskopat bisey oldum ya... kiz 2 dakkada beni mahvetti.

Yanimdaki kisiye bakinca gozlerim buyudu. Bugun gordugum havali kizdi. Sapkasini yuzune koymus arkaya dogru yaslaniyordu. Elini durtup bekledim. Bise demedi umursmadi. Yine ama biraz daha sert durttum. Sapkasini kaldirip bana bakti soran gozlerle. "Immm... ben Derya sen?" Diye sordum cekingence. Az onceki pozisyona donerek "Selma" diyip tanismayi bitirdi.

Iceriye giren kisi sayesinde gozlerim oraya dondu. Birine benziyordu. Hiiim...immm.. kim ya. "Lan Doruk ben sana demedim mi motorumu alma diye!" Bagiriyordu arkasindan giren kisi. Sari saclar mavi gozler. Ikisininde ayri bir havasi vardi. Onunde yuruyen Doruk oldugunu ogrendigim cocuk kestane renginde saclari ve koyu kahverengi gozleri karizmasini gosteriyordu. Ha bide ikisinin kaslarini unutmiyak.

Gozlerim en arkadan gelen kisiye kaydi. Simsiyah saclar mavi gozler. Elayi hatirlatiyordu. Ela bana donup "arkadan gelen kisi benim ikizim" dedi aciklama yaparak. Bosu bosuna benzemiyorlar. Ikisininde ayri bir havasi vardi. Selmaya donunce Doruga baktigini fark ettim. Ya bir dakka! Selmada Doruga benziyordu.

"Selma siz ik-" dediklerimi agzimin ustunde olan eli kesti. Selma korkunc bakislariyla beni korkuturken basimi yukari assaga salladim. Neden mi? Cunku o gozlerden herkes anlardi konusma diye.

Onlar obur tarafta en arkaya oturmuslardi. Bu oglanlar kendilerine dikkat edip mukemmel olmusken ben yemek yiyip durdum. Bu tombis halim kendime dikkat etmedigimi haykiriyordu. Soyle soylim. 1.62 boyunda 85 kilodaydim. Fazla oldugunu biliyordum ama biturlu inmiyordu. Bende kabullenmeye karar verdim. Ya beni boyle severler yada banane.

Hoca sinifa girip masanin arkasina gecti. Gozluklerin arkasindaki gozler bana takilinca "Hosgeldin. Burslu ogrencimizsin galiba?" Diye sordu. 30 yaslarinda benim gibi tombis ama sert bir adamdi. Gulumseyerek "Evet. Ismim Derya" diyip yerime oturdum yine.

Adam beni test edercesine sorular yagdiriyordu derste. En sonunda ders bitmis ve bende ilk dersten yorulmustum. Siniftakiler gruplara ayrilirken herkesin hep ayni grublara ayrildigina adim gibi emindim. Selmada cekip giderken arkasindan Doruk onu izliyordu.

Ben dik dik Doruga bakmaya baslamistim. Adam uzerindeki bakislari hissetmiscesine etrafina bakindi. Beni gorunce once bi bekledi. Sonra ne dercesine kafasini salliyordu. Bende ifadesizce onu izlerken "Ya seni sanki daha once gormus gibiyim" dedim gozlerimi ayirmiyarak.

Siritip "Doruk Sayeri tanimayan yoktur" dedi egosunu tatmin ederken. Ben kafami iki yana sallayip "O oldugunu bile bilmiyordum" dedim. Adam saskin ve birazda olsa ofkeyle bakarken ulan ben bunu hatirladim! "Ya sen cafede beni rezil edensin!" Diye cildirdim.

Cafedeki gun

Normal bir gundu benim icin. Garsonluk yapiyordum ve yapmam gerekenleri yapiyordum. Sonra geldi iste okuzun onde gideni. Yanina gidip "Hosgeldiniz efendim" dedim gulumseyerek. Musteriler burda bizim efendimiz diye cagirirdik. Ve sen garson olarak kime efendim dediysen onun istedeklerini getiriceksin baska bir garson degil.

Onu bir masaya goturdugumde halen normal geciyordu gunum. "Bana bir limonata. Yada yok sicak cikolata. Immm... acaba pasta mi yesem? Neli olsun... hiiim. Cilekli?" Diye konusmaya devam ederken sinirlendigimi fark etmeye baslamistim.

Onun icin gidip herseyi getirirken bir anda bacagini uzatarak yere dusmeme sebep olmustu. Bide elimdeki pasta yuzume bulasmisti. Adam beni rezil edereken cok sevdigim arkadasim Melike bana iyi misin diye soruyordu. Lan nasil oliyim?

Doruk denen adam oraya para koyup "Hizmetinden memnun kaldim baya guldurdun" diye guliyordu. Parayi odeyip cikmisti.

Simdi

Doruk kahkayalarini tutamayip "Halini gormen lazimdi. Onu gectimde senin yerine baskasi bana hizmet etseydi bukadar iskence ettirmezdim. Sende daha bi komik duruyordu" dedi. Tutmayin beni. Ben bunu geberticem. Ustune atlayip yumruklarimla bulusiyordu. "Ozur dilerim. Tamam affedersin" diyordu herkes izlerken ben kahkalarla bogusdum. Gozlerimi acinca Doruk karsimda sag salim durmus arkadaslariyla konusiyordu... ben gercege donerken ya yine mi hayal diye duundum. Acaba yapsam mi? Hem bise hissetmez. Immm.... neyse bosver.