O gün sabah 3-4 sularında annem ve babam alelacele hastaneye dayımın yanına gitmişler.Dayım ameliyat olmuştu,sanırım iyi geçmemiş.-Uyandığımda yatağımın baş ucunda babamın yazdığı nottan öğrendim-
Evde yalnızdım.Mutfağa girdiğimde annemin benim için hazırladığı atıştırmalıkları gördüm.Ağzıma birkaç şey attıktan sonra servise yetişmek için hızla dışarı çıktım.
Ama maalesef servis gitmiş.Saate baktim 08.45 ! Okula gitmem benim en az 20 dakikamı alırdı.
Nihayet okula varmıştım.Varmıştım varmasına ama içimde öyle bir sıkıntı vardı ki...Göğsümün şiddetli bir şekilde ağrıdığını hissedebiliyordum.
Son derse kadar dersi dinlemedim.Daha doğrusu dinleyemedim.Göğsüm fena şekilde ağrıyordu.Kendimi iyi hissetmiyordum,hoca da arkadaşlarım da şüphelenmişlerdi.Onların zoruyla hemşire odasına giderken nöbetçi öğrenci acilen müdürün odasına gitmemi söyledi.Neden olabilirdi ki acaba?
Daha sonra müdürün odasının bulunduğu koridordan geçerek kapının önünde durdum.Üstüme çeki düzen verip kapıyı çaldıktan sonra yavaşça açtım.
Müdürün odası epey genişti.Duvarlar açık kahverengi duvar kağıtlarıyla kaplanmıştı.Etrafta çok hoş süs bitkileri vardı,kokuları burnuma kadar geliyordu.Duvardaki birkaç ilginç tablo da gözüme çarpmamıştı değil.Aslında tam müdür odasıydı çok değişik bir şey yoktu.
Meraklı bir şekilde: "Beni çağırmışsınız hocam,bir sorun mu var?" dedim.
"Gel kızım,otur şuraya."
Daha sonra büyük dikdörtgen masanın önündeki siyah sandalyeye oturdum.Sonra müdür halimi hatrımı sordu,notlarımdan memnun olduğunu söyledi vs. vs.
Artık ne diyeceğini gerçekten merak ediyordum.
"Bak kızım,bugün bize bir haber geldi.Bunu söylemek zor ama..." diye duraksadı.Merakım iyice artıyordu.Bu kadar önemli ne olmuştu ki?
"Bugün..." derin bir iç çekti. "Bugün,annen ve baban bir trafik kazası geçirmiş.Fakat ambulanslar olması gereken vakitten daha geç geldikleri için...onları kurtaramamışlar."
Bunu duyduktan sonra donakalmıştım.Galiba titremeye başlıyordum.Bu gerçek olabilir miydi? Hayır,hayır olamazdı ya.Annem ve babam beni bırakamazlardı!
Ve ağzımdan son kez "Şaka yapıyorsunuz değil mi?" diye bir şey çıktı.
"Kızım...İnan ben de şaka olmasını isterdim...Çok üzgünüm."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM YEMİNİ
Teen FictionAcısı tazeydi, O acı, ileride onu yiyip bitirecekti ama o sadece bunun farkında değil. Nazlı Türkoğlu. O,ailesini 2 sene önce kaybeden sessiz bir o kadarda uysal bir kız. Ama bir gün o sessizliği bir fırtınaya dönüşebilir miydi? Onun oyunu daha yen...