Üstte, altta, üstte, altta, üstte, üstte, altta, üstte, altta... Siyahın üzerine beyaz çizgiler döşeyen bağcıklarım ve aradaki o küçük hataya takılan ben...
Karşımda oturmuş, ruhunu metronun dışında koşturan kadın, yanında tutunmak için yapılmış demire eliyle değil başıyla tutunup sabit kalan adam, yanımda kendi kulaklığımdaki müziğe rağmen ne dinlediğini duyabildiğim sessiz, siyah saçlı kız... İneceğim yeri beklerken bu ruhsuz havaya karşın, bir süredir tuttuğum nefesimi geri bıraktım. Kulaklığımdan müzik gelmeyince yeni bir şarkı açmak yerine kapatıp çantama koydum. Bir süre sonra-kapılar bir kaç defa daha açıldıktan sonra- sıkıntı baş göstermiş, etrafa olan ilgim artmıştı.
Yanımda, boyu omuz hizama gelen kıza döndüm. Sabit bakışlarla karşı cama bakıyor, yüksek sesli müziğini dinliyordu. Ona baktığımı fark etmedi veya umursamadı. İşaret parmağımla hafifçe omzunu dürttüm. Takmadı. Biraz daha sertçe dürttüm. Yine tepki vermedi. Daha sertçe omzunu dürttüğümde (!), sanki yeni hissediyormuşçasına irkildi, yüzünü buruşturdu ve kulaklığın tekini çıkararak bana döndü. Hepsi ağır çekimmiş gibi gelmişti bana. Soğuk ve ifadesiz yüzü geri geldiğinde, kafasını hafif kaldırarak konuştu.
"Biraz daha sert vursaydın keşke, omzumun yarısı bende kalmış..." Sesini komik bir şekilde tonlamış, tek kaşı hafifçe-istemsizce?- kalkmıştı. Sırıttım.
"Omzun sende kalsın, şimdilik ihtiyacım yok sanırım." Hafifçe omuzlarımı kaldırarak sözlerimi destekledim. İfadesizce baktı ve kulaklığını takmaya yeltendi. O sırada kolundan tuttum. Gözleri kolundaki elime kaydı, yavaşça bıraktım kolunu. Salakça gülüp elimi enseme attığım sırada cama döndürmüştü bakışlarını. Diyecek birşey bulamayınca ben de onun gibi karşıyı izlemeye başladım. Kafamı biraz yaklaştırıp ne dinlediğini anlamaya çalıştım. Yaklaştıkça müzik daha net geliyordu. Şarkı tanıdıktı. En son kafam onun kafasına değince gerildiğini anlamıştım.
"Obaa This is Gospel mı dinliyors..."
Daha cümlemi bitiremeden ayağa kalkmıştı.
"Ya nereye gidiyorsun?" Bıkkın bir ifadeyle bana döndü.
"İnmem gereken yere geldim." Cevap vermesi beni şaşırtmıştı. Üstüne biraz dikkatli bakınca formasını fark etmiştim. Forma tanıdıktı ama çıkaramamıştım. Kafa sallayarak onu onayladım ve açılan kapıdan inişini seyrettim. Zaten diğer durak da benim ineceğim yerdi. Kısa süre sonra kapılar açılmış ve kendimi dışarı atabilmiştim.Okul arazisine girdiğimde, herkes etrafta dolaşıyordu. Sonbaharın ortaları olmasına rağmen hava çok güzeldi. Yapraklar dökülmeye başlamış, garip çiftler benim gibi saplara inat yaparcasına bahçeye dağılmışlardı. Dolabıma doğru gidecekken sol tarafımdan bana uzanan kol ile durmak zorunda kaldım. Gömleğimin yakasından tutup beni hızlıca kendine çevirdi.
"Oğlum kravatın nerde senin?" Bıkmıştık şu kravat olayından. Erkek öğrenciler için zorunluydu.
"Hocam bıktık şu kra- çantamda hocam takıyorum hemen..." Boyu kısa da olsa, gözlerinde 'Gel müdür yardımcısının odasında çay içerek konuşalım' bakışları yüzünden anarşik ruhum anında pısmıştı.Kafasını imayla sallayıp ters yönde yürümeye başladı. Nefesimi rahatlıkla verip bizim koridorda yürümeye başladım. Az sonra arkamdan omzuma gelen darbe ve üstümdeki yaklaşık 65 kiloluk ağırlıkla sendeledim. Ahmet tepemde gülerek bana bakıyordu. Acıyan omzumla toparlanarak yolun ortasında durup ona döndüm.
"Kardeş kolumu istiyorsan, söylemen yeterliydi, beynimdeki sinirlere kadar titredim be."
Gülerek kolunu omzuma atmıştı ve ikimiz de ilerlemeye başladık. Dediklerimi duymamış gibi yaparak neşeli neşeli konuşuyordu."Oğlum bu akşamki maç efsane olacak! Kesinlikle gelmelisin." Olumsuz anlamda kafamı salladım.
"Birincisi futbol ilgi alanıma girmiyor. İkincisi sizinkiler bu işi çok ciddiye alıyor ve her seferinde kavga çıkıyor..."
"Abartma be, her maçta olabilecek küçük gerginlikler bunlar." İki parmağını birbirine yaklaştırıp 'küçük' işaretini yapmıştı.
"O küçük gerginlikler en son ağız burun dalmayla bitmişti. Şikayet etselerdi görürdünüz siz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAVINIA
Teen Fiction⚜️Lavinia ölümdü. Lavinia yalnızlıktı. Lavinia, genç bir kızın kulağının arkasından yayılan kokuydu ve genç adam bu kokuya bağımlıydı.⚜️