Oda neydi öyle!!!
Kabini açmamla kapamam bir oldu 2 tane erkek öpüşü... Hayır hayır yiyişiyorlardı resmen.
Dönüp arkama baktığımda ikiside korkuyla bana bakıyordu, bense alaycı bir şekilde onlara bakıyordum ortam çok sessizdi taki içlerinden biri konuşana kadar;
-bu- Bunları kimseye sö-sö- söyle me lütfen. Konuşmasından anladığım kadarıyla kekemeydi yada korkudan böyleydi.
Ben yine gözlerimi kısıp alaycı bir şekilde bakarken diğeri konuştu yapılı iri biriydi;
- eğer bu gördüğünü birinden duyarsam seni pişman ederim anladın mı çocuk!!
Demesiyle kaşlarımı çattım ve;
- bana bak dinazor sizi tanımıyorum ve umrumda da değilsiniz bu olay aramızda kalıcak ama ben ne istersem yapıcaksınız. Bunu ilk söylediğimde çıkışmaya başlamış olsalarda kabul etmekten başka çareleri yoktu.
Onlara benimde gay olduğumu söyleyip arkadaş olmak vardı fakat elime koz düştü ve onları kukla niyetinde kullanabilirdim, yapıcaktımda.
Kekeme gibi konuşan Salih, iri olan sa Mehmet miş. Artım korumam gibi bişey oldular ilk günden şans yüzüme güldü. Hem 2 hizmetkarım oldu hemde bu okulda LGBT bireyi çıkacağı aklıma gelmezdi.Derse geç kalmıştım ve girmek istemiyordum,matematik çekemezdim.
Hemen Salih'i aradım ve kantine gelmesi gerektiğini söyledim.
Salih, elinde olsa beni bıçaklıyacakmış gibi bir surat ifadesiyle geldiğinde ona;
-hey sakin ol sadece seni yani sizi tanımak istiyorum ondan çağırdım. Diyince Salih bana daha kötü baktı. İlişkilerinde pasif olanın o olduğu belliydi ancak yinede ürkmedim değil.
-ne istiyorsun Hakan
- duymadın galiba basit bir tanışma canım. Ama önce bana bir su al :). Dedim ve gönderdim.
Geldiğinde suyu önüme attı sinir katsayılarım artmaya devam etti;
-sana sakin olman için şans veriyorum senin yaptığına bak.dedim küstahça.
- İnsan olsaydın böyle yapmazdın.
Yutkunamadım, bu lafı ağır oturmuştu içime ve aniden çıkışarak;
- siz bittiniz herkese ne yaptığınızı yayıcam, diyip arkamı dönmeden gittim. Okuldan erken çıktım. Bi cafe ye oturup hornet te gezinmeye başladım. Gelen mesajlarda 20 yaşında yakışıklı birşey vardı.
Buluşmayı teklif etti bende kabul ettim verdiği adrese gidince pek lüx sayılmaz yeni binalardan bir evi vardı.
İçeri girdim gayet yakışıklı kaslı bir beyefendiydi üniversite okuyormuş.
- selam
- selam ben Cüneyt ya sen cnm
- Hakan bende, memnun oldum
- tşk cnm .
Yakışıklıydı falan filan ama 30 yaş üstü balamozlar gibi konuşuyor.
Yanıma geldi elinde bira vadı bende hemen çıkıştım;
- okadar yoldan geldim ve bana sadece bira mı ikram ediyorsun?. Aslında 5 dakikalık bir yoldu ama olsundu.
- vaay! Demek sert seviyorsun!!!.
Bira ikram etme dedim sert seviyorsun dedi Allah'ım sen şuna beyin ver.
Gitti şarap alıp geldi ve ;
- Bu şarap oldukça eşsiz ve harikadır tıpkı senin gibi, diyip bardağından yudum aldı.
Bende bir yudum aldım be almamla beraber tükürdüm;
- bumu bana benzettiğin şarap tüh sana , diyip kalktım ve bir taksi çağırmak için telefonumu aldım ve o sırada kolumdan tutup dediki ;
- hiç biryere gitmek yok prenses!!!