"-Bensizde gidebilirsin.Yetiştirmem gereken ödevler var.Lütfen."
Andrea kızgınca bana baktı.Bazen 16 yaşında olmasına şaşırıyodum.Siyah saçları ve geceden daha koyu göz makyajı 20 yaşında hissettiriyordu.
"-Hayır. Annem tek başıma izin vermiyo.Geçen sene senle 2CELLOS konserine geldiğim için bana mahkumsun.Geliceksin."
"-Ah sen hala unutmadınmı o konseri ? Tek başıma gitmek istemedim sadece ve seni zorlamadım."
Gözlerini kısıp bana döndü.
"-Benimle bu lanet konsere gelmezsen matematikten B aldığını annene anlatırım.Unutma kendisi üvey annem."
Dişlerimi sıkıp kızgınca ayağımı yere vurdum.Bana böyle davranmaktan vazgeçmiyordu.Aramızda sadece 1 yaş vardı ve ben sürekli onun ablasıymış gibi davranmaktan bıkmıştım. Annemle Andrea'nın babası geçen yaz evlenmişlerdi.Saçma salak bir olay yüzünden bizi burda yanlız bırakıp California'ya gitmişlerdi.
"-Tabii o işkenceyi unutmadım.Benimle geliceksin. grup şuan Amerika turnesinde.Tek şansım."
Siyah tırnaklarıyla boynunu kaşıdı.Yalverırca bana bakıyordu.
"-Gelirim fakat.."
"-Sana istediğin herşeyi veririm lütfen,lütfen.Andy'i ve grubu çok seviyorum.Bana yardım et salak şey.."
Dudaklarımı biribirine bastırıp kafamı salladım.Gideceğime söz vermiştim ama ne giyecektim.Pembe çiçek desenli şortum ve siyah babetlerimle o konsere gitsem kesinlikle oluşturduğum tezattan dolayı beni içeri almazlardı. Belkide kırmızı elbisemi altına dolgu topuklarımı giysem sorun olmazdı.Tabii defileye çıkacağım için.
"-Peki ne giyicem ben ? Beni biliyosun."
"-Seni oraya pembe sütyenin ve beyaz ayakkabılarınla götüreceğim."
Elimi göğüslerime götürdüm.Sütyenimin pembe olduğunu nerden biliyodu ?
"-Giyinirken beni mi izliyorsun ?"
Ağzım bir karış açık şekilde Andrea'ya baktım.
"-Ah her neyse bence git ve dolabımdan kendine olacak bişeyler seç.Göğüsten olmazsa haber ver daraltalım."
Bana göz kırpıp telefonda yine o salak arkadaşlarından biriyle konuşmaya devam etti.Arkadaşlarını ilk gördüğümde cadılar bayramından kalma makyajla gezdiklerini zannetmiştim ama ne yazıkki hergün evi işgal ettikleri için normaldede böyle olduklarını anlamam uzun sürmemişti.Andrea zaten ayrı bir dertti. Yerden göğe kadar siyah giyinirdi.Bide akşamları odasında son ses slipknot dinlemesini saymıyorum bile.
Yerimden kalkıp Andrea'nın odasına doğru sürünmeye başladım.Odaya girince ağır sigara kokusundan dolayı öksürdüm ve burnumu elimle tıkadım.Sanki ayaklı bir sigara odada tam tur atmıştı.Lanet şey şu işi dışarıda yapsa nolurduki ? Bileğimdeki tokayla sarı saçlarımı yukarıdan topuz yaptım.Dolabın kapağını açıp elime bir iki tişört aldım.Hepsinin üstünde yaşamın ne kadar saçma olduğuyla ilgili yazılar yazıyordu.Saçma sapan sözler olan tişörtleri kenara itip elime siyah deri bir tayt aldım.Biraz tombuldum ama tayt bana yakışıyordu.Taytı kırmızı yatağa atıp üstüme ne giyeceğimi kestirmeye çalıştım.
"-Bence bu sana çok yakışır."
Andrea arkamdan gelip dolabın üst gözünü açtı. Açık mor bir büstiyeri eline alıp üstüme attı.80 numara göğüslerle bunları giyebileceğimi hiç sanmıyordum.Çünkü Andrea'nın kızlar 90'dı.
"-Buu biraz bol olmazmı bana ?"
"-Hayır bana küçük olduğu için kaldırmıştım senin olsun.Kapıdaki bordo çizmeleri alabilirsin.Şimdi git ve üstünü giyin."
Kafasını kaldırıp arkamdaki saate baktı.
"-Sadece 2 saatimiz var.Üstümü giyinip makyaj yapmam lazım. Sende şu bebek yüzüne iki üç fırça darbesi istersen yanıma gel.Dışarı."
Elimdekilerle odama çıkmıştım.Hızlı olmalıyıdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hi Little Girl
ChickLit"-Saçmalıyorsun Andy." İnanmazca bana baktı. "-Holland bak,o sana ne dediyse bende tam tersini söylemek için buradayım.Beni biraz dinlesen ?" Kafamı alay ederce salladım ve kapıyı kapatmak için bir hamle yaptım. Kolumu tutan eliyle ona dönmek zorun...