ADAM

Giriş

Kızım,

Sana bu mektubu sen hala karnımdayken yazıyorum. Henüz 4 aylıksın, küçük ve bir o kadar hareketli de...

Sana hamile olduğumu öğrendiğim zaman yeniden doğmuş gibi hissettim. Sanki yeniden nefes almış, bir kez daha gözlerimi açmıştım Dünya'ya.

Bir de senin kız olduğunu öğrenmemle mutluluğuma onlarca tohum daha ekildi, kızım. Çünkü o andan itibaren karnımda hem çocuğumu hem de en yakın arkadaşımı taşıdığımı biliyordum. Seninle karşılıklı oturacağımız, sohbet edeceğimiz, beraber müzik dinleyip, dans edip, sayamayacağımız kadar film izleyeceğimiz günleri sabırsızlıkla bekliyorum, meleğim.

Şunu unutmamanı istiyorum, bana her şeyi anlatabilir, her başın sıkıştığında danışabilirsin. Benden asla çekinme. Bir hata mı yaptın? Bende onlardan onlarcası var. Biri seni mi üzdü? Benimde zamanında bunları içime ata ata delirmişliğim var.

Biz beraber olduğumuz sürece, sana ağır gelen yükleri beraber taşıyacağımıza, seni mutluluktan havaya uçuran anlarda beraber kahkahalar atacağımıza söz veriyorum...

Eğer şuan bu mektubu okuyorsan, bana âşık olduğunu söylediğin an geldi demektir. Anne-kız arasında konuşulacak en değerli konu açılmış demektir...

Eğer bana sorarsan ben hayatımda sadece bir kez aşık oldum, ben hayatımda sadece bir adamın gözlerinde kayboldum. Bana sevmeyi hatta nefret etmeyi sadece bir adam öğretti. Aşkın ne demek olduğunu, bazı zamanlar nefes almakla eş değer bile olacağını o gösterdi bana...

Korktuğumda, endişelendiğimde, başım sıkıştığında, ağladığımda, her kafamı çevirdiğimde tam yanımda olurdu her zaman.

Ve evet, her şey tozpembe de olmadı tabi ki. Bizimde sorunlarımız oldu. Bizde deliler gibi kavga ettik, küs kaldık, bizi birlikte görmeye dayanamayan insanlarla baş ettik...

Ama en önemlisi, bunların sonunda, el ele birbirimizin yanındaydık. Bu yüzden kimse bizimle baş edemedi.

Biz iki âşıktan daha da fazlasıydık. O benim arkadaşım, sevgilim, ağabeyim, her şeyimdi.

İşte bunu gören insanlar bizi görmek istemediler.. Gücümüz ve aşkımız onları kıskandırıp, bize düşman etmişti.

Ama hayır ben hiçbir zaman pişman olmadım ve olmayacağım.

Sen benim mektuplarımı okurken, her kelimesinde aşkın ne demek olduğunu daha iyi anlayacak, beni daha iyi tanıyacaksın...

O, çok iyi bir adamdı, hala öyle.

O, sana okuyacağım masallardan fırlama bir prensti ve hala öyle.

Ve eminim, benim onu sevdiğim gibi sen de onu çok seveceksin...

Sevgilerle, Annen...