Portakal ağacı.

11

Sabah olmuştu tam 06:00 da uyanı vermiştim kendıme gelemeyealışırken fidan bi hızla yanıma gelip oturdu ' nasılsın Batuhan ' fidan benden  bir yaş küçüktü ben on yedi elif onsekiz fidan onaltıydı ' iyiyim galiba sen nasılsın',' ayy saol teşekkür ederim '
'Bişey değil ' gözlerim uzaklara gidip dalarken fidan yanağıma bir buse kondurdu soluma döner dönmez yanımdan nasıl hızlı geldiyse oyle de bi hızla gitti ben şaşkın bir halde fidan niiçin böyle bişe yaptı diye düşünmeye başladım ve beynimde deli sorular , sapık sapık hayaller.
Aklıma neler geldiyse düşündüm . Ben bu evde kalırsam kötü şeyler olucak hemen çıkmalıyım derken nereye çıkıyorsun elif geçti önüme ve o narin incecik sesiyle' nere gidiyorsun canım ' benım yelkenler suya düşüp ayak üstü elif okula giderken muabbet ettik ,muhabbetin en koyu yerlerinde iken okulun servisi geldi elif de fidan gibi bir hızla yanağımı öpüp ' görüşürüz ' , şaşkın bir halde 'görüşürüz ' .
Ne yapıcağımı bilmiyordum nolucaz onuda bilmiyorum.