Ablam hala gelmemişti. Odama çıktım. Duşa girdim, beni rahatlatmıştı. Üstümü giyindim, saçlarımı taradım tam o sırada telefonum çaldı. Jacob arıyordu.
-Hey nasılsın?
-İyi sen?
-Ben de iyi. Yarın işin var mı?
-Hayır da noldu önemli bir şey mi oldu?
-Yok merak etme sinemaya gidelim mi diycektim.
-Olur, kaçta ve nerede buluşucaz?
-Sen 10 da hazır ol ben seni alıcam.
-Tamam,görüşürüz o zaman.
-İyi geceler.
-Sana da.
Heyecanlanmıştım. Giyeceklerimi hemen hazırladım. Daha sonra da biraz Instagram'da dolaşıp uyudum.
Ertesi gün
Sabah 8.00 de alarmım çaldı. Normalde olsa 10 dk falan daha uyurdum ama şu an olmazdı. Kalkıp banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra da kıyafetlerimi giyip saçımı yaptım. Kahvaltı olarak da omlet yapıp yedim. Tam dişlerimi fırçalamış aşağı iniyordum ki kapı çaldı. Tam zamanında. Kapıyı açtım. Jacob "Vaay ne bu güzellik?"dedi ve güldük. O sırada ceketimi de aldım ve çıktık. Arabaya bindik. Birden kendi kendine gülmeye başladı. Ne olduğunu sordum. Gülmekten konuşamadı,telefonu çevirdi. Fark etmeden benim fotoğrafımı çekmişti. İlk ben de güldüm ama daha sonra fotoğrafı silmek için telefonunu aldım, tam siliyordum ki tekrar telefonu aldı. Ben silememiştim, onu silmesi için ikna etmeye çalıştım ama başaramadım. Sonra tartışmaya başladık ama sinirli bir şekilde değil komikti. O sırada avm'ye geldik. Arabadan inince de hiç onla konuşmadım. Sonra "Hadi amaa! Yeter bu kadar gel buraya." diyerek yanıma geldi, kolunu boynumun arkasından getirerek bana sarıldı ve daha sonra da "Tamam, eğer böyle devam edecekse siliyorum."dedi ve fotoğrafı sildi. Sonra da yanağımı öptü. "Yaa" dedim ve ben de ona sarıldım. Belli bir süre böyle yürüdük. Sinema biletlerini aldık. Filme daha 1.30 saat olduğu için biraz dolaştık. Birsürü fotoğraf çekindik. Filmin saati yaklaşıyordu ve biz de mısırlarımızı alıp salona girdik. 10-15 dk sonra film başladı. Mısır alırken ellerimiz çarptı ve birbirimize bakıp güldük. Bi süre onu inceledim. Gözleri, dudakları, burnu. Tamamıyla mükemmeldi. Daha sonra fark edeceğini düşünüp filme odaklandım. Film korku filmiydi ve korkuyordum. Jacob bunu hissetmiş olacak ki elini elimin üzerine koydu. Beni rahatlatmaya fazlasıyla yetmişti. Ona bakıp gülümsedim ve o da bana gülümsedi. Her hareketiyle daha da çok etkileniyordum. Belki fark etmemiştim ama bu çocuk benim takıntım olmuştu. Yaklaşık iki saat sonra film bitti ve yemek katına gittik. Film hakkında konuşmaya başladık. Filmi beğenmiştim. Jacob da "Ben de filmi beğendim ama en çok senin korkman beni mutlu etti çünkü başka bir zaman olsa elini tutmama hiç de sakin bakmazdın." deyip güldü ve ben de ona katıldım. Onunla olmak beni mutlu ediyordu. Çok eğlenceliydi. Neyse. Daha sonra hamburger aldık bir masa bulduk ve oturduk bir yandan yedik bir yandan da geçenki fotoğrafımıza gelen yorumlara bakıyorduk. Bazıları bizi sevgili sanıp benden nefret ediyor, bazıları da bizi destekliyordu. Çok komik yorumlar da çıkıyordu. Böylece hamburgerlerimiz de bitti. Dışarı çıkıp arabaya doğru yürürken Jacob elimi tutup bana baktı. Tepki vermedim ve sorun değil anlamında gülümsedim. Arabaya bindik. Ben hala yorumlara bakıyordum. O sırada bir mesaj geldi. Jacob yanımda olmasına rağmen mesaj atmıştı. Ablamın gelip gelmediğini soruyordu. Gelmediğini söyledim. "Peki biraz sizde oturabilir miyiz?" dedi. Ben de "Tabiki!" diye karşılık verdim. Yaklaşık 20 dk sonra varabilmiştik eve. Odama çıktık. Jacob yatağıma oturdu, ben de yanına. Daha sonra Jacob:
-Sana bir şey söylemek istiyorum.
-Evet.
-Belki kısa bir süredir tanışıyor olabiliriz ama ben seni kendime çok yakın hissettim,seni seviyorum. Hayranlarımın da istekleri üzerine cesaretimi topladım. Elena, sevgilim olur musun?
Biliyorum geç kaldım ama bi kaç işim vardı bitirince direk oturdum yazdım umarım beğenirsiniz lütfen beğenenler oy verebilir mi ayrica düşüncelerinizi de bekliyorum❤ (546 kelime)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Takıntım Jacob Sartorius
FanfictionHer hareketiyle daha da çok etkileniyordum. Belki fark etmemiştim ama bu çocuk benim takıntım olmuştu.