http://birkitapbinyurek.blogspot.com.tr/2017/03/kotulukcu-kevser-aycan-askim-saroglu.html
* KÖTÜLÜKÇÜ * KEVSER AYCAN AŞKIM SAROĞLU *
* DOĞAN NOVUS *
Kötülüğün bir kılığı yoktur, bir kılığı olsa en çok iyilik kılığına girmeyi sever... Senden vazgeçemem! Bu elimden gelmez. Seçtim işte yolumu. Bana başka bir seçenek bırakmadın Kerem!
Cabbar el Badisi'yi seçtim. Bir kötülükçüyü. Kötülükçü, intikam planı seçenekleri arasındaki en acı verici olanı bulan, hazırlayan ve uygulatan kişiye deniyormuş. Bir uzmanlık alanı yani. Üstelik plan yüzde yüz işliyormuş. Bir intikam planı için kötülükçüye gittiğinde, o sana senin arzun doğrultusunda, intikam alacağın insanı ya da insanları tümüyle mahvedecek, olabilecek en vahşi intikam planını sunuyormuş. Sen planı seçiyormuşsun ve kader çarkları dönmeye başlıyormuş.
Kaderin dümenini Cabbar el Badisi tutuyormuş. Evet, buradayım. Galiba geri dönüşsüz bir yolda Kerem. Beni buraya gelmeye sen zorladın. Bana başka hiçbir seçenek bırakmadın. Oysa biz birbirimiz için yaratılmıştık...
Aşk varsa, hele de tutkulu, şehvetli bir aşk intikam kaçınılmaz olabilir... Ama ne derler: İntikam alacaksan iki mezar kaz... Biri kendin diğeri düşmanın için... Sizi en karanlık, en tutkulu yanınızla yüzleştirecek, hacmi küçük tahrip gücü büyük bir roman... Kötülükçü...
(Tanıtım Bülteninden)
Sayfa Sayısı: 160
Baskı Yılı: 2016
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan NovusKİTAP YORUMUM
Aile de sevgiyi bulamayan bireyler genelde sevgiyi dışarıda ve aşkta, bir kadında ya da bir erkekte ararlar ki bu çok yanlış bir davranıştır. Çünkü anne & baba sevgisi ile aşkın ayrıştırılması gerektiğini hep düşünmüşümdür.
Kitabın ana konusu ise; sevgiye muhtaç bir genç kadının ilişkilerinde yaşadığı hayal kırıklıklarını ve cevapları hep yanlış yerler de aramasını anlatıyor. Tam gerçek aşkı buldum derken korkuların esiri olan genç kadın acaba sevdiği adamı kazanacak mı? Yoksa kaybedecek mi? işte sorun burada ki hayatta yaptığımız seçimler bizim hayat çizgimizi belirler. Hayat çoğu zaman tecrübe kazanmak adına yap boz'lardan ibarettir. Sevdiğimiz insanlar bazen bize yanlış yaptıkları zaman nefret ettiğimiz hatta canını acıtmak istediğimiz insanlara dönüşebilir. Karmaşa işte burada başlıyor ki demek ki o sevgi koşulsuz değil. Gerçek sevgi intikam almaz, aksine karşı tarafın mutlu olmasını ister.
Kitabın kahramanı acaba hangi yolu seçecek? Zaten bu bölümleri okurken heyecan en yüksek seviye de. Tabi ki okurun şevki kaçmaması adına tüyolar vermeyeceğim ama şu kadarını söyleyim. Sıra dışı bir roman sizleri bekliyor.
Kitaptan öğrendiğim ders ise;
-Hepimizin hayatında bize aşık olan ama bizim değer verip ama sevmediğimiz kişiler olabilir. Belki de yanlış şurada. Karşı taraf bizi seviyor diye gidip de her türlü gönül ilişkimizi bize aşık olduğuna emin olduğumuz insanlara anlatmak demek dinamiti patlatmak demektir. Aksine doğru davranış şu olmalı, değer verip arkadaş gibi görüşülecek ve asla kendimizi değerli hissetmek adına karşı tarafı tahrik hiç bir şekilde etmeyeceğiz. Yoksa sonuçlarına katlanan yine biz olabiliriz.
-Seven insanlar bazen tehlikeli olabilir. Bu da alt yapıdaki bilinçaltı korkularımızın bizi bir türlü mutluluğa doğru götürmemesine ve inandığımız şeyi yaşamaya başladığımız da kaybettiğimizi görmek kaçınılmazdır.
-Her ne olursa olsun ailemiz her şeyden değerli olmalıdır. Onların kendi hayatlarında yaptığı hatalar ile anne/evlat ya da baba/evlat ilişkisini zedelemeden saygı duyulmalıdır.
-İçki/sigara ya da buna benzer sosyal hayatı etkileyecek şekilde alınması yanlışı götürmez ama yanlışı kangren yapabilir. Bazen yanlışı düzeltmeye çalışmak yerine kangren olan ilişkiler kesilmelidir.
-Ne kadar büyük olursa olsun her aşk evliliğe gitmez. Çünkü evlilikte güven/huzur ön plana çıkar diye düşünüyorum. Eğer aşk yerini huzur dolu bir sevgiye bırakmaz ise, o aşk bitmeye mahkumdur.
-Doğru bir ilişki de eğer bilinçaltı korkularımız varsa örneğin terk edilmek gibi bu bizimle alakalı bir sorundur, karşı tarafı suçlamak belki de anlamsızdır. Sonuçta korkularımız ile aldatılmış ve doğru giden bir ilişkiyi bitirmişizdir.
-Her ne olursa olsun ilişkiler de vedalaşılarak ve yüz yüze son defa da olsa yemek yenilerek belki de son defa kucaklaşarak, el sıkışılarak ayrılıklar erdemli olandır.
KÖTÜLÜKÇÜ kitabı okurken kendinizi çok sorgulayacaksınız. Bol bol akrep burcuna da değinilmiş. :) Heyecan dorukta bu heyecandan kendinizi mahrum etmeyin derim. Hele iki final var ki ilk yüreğiniz ağzınıza geliyor Berrak için üzülüyorsunuz. Sonra serüven başka bir son ile belki de yeniden başlıyor. Ben kendi adıma kitabın seri olmasını ve Berrak'ın enerjisinin düşmemesi adına neler yapacağını kendi adıma merak ediyorum. Ya düştüğünü sandığı an da imzalanan plan girerse araya neler olabilir.
Bir öğrendiğim derz var ki bu muhteşemdi. öfkeli iken, olaylar taze iken asla acil bir karar almamalı ve asla tamamen okuyamadığımız hiç bir kağıda imza atmamalıyız. Bazı imzaların geriye dönüşümleri olmayabilir.
Değerli yazar Kevser Aycan Aşkım SAROĞLU'na eserini benimle buluşturduğu için teşekkür ediyorum.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OKUDUĞUM KİTAPLARA YAPTIĞIM KISA YORUMLARIM/DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
RandomOKUDUĞUM KİTAPLARA YAPTIĞIM KISA YORUMLARIM/DUYGU SONGÜL KAHRAMAN