TB Bölüm 1~

66 10 74
                                    



(Hikayenin ilk bölümü. Keyifli okumalar ☺️)

***

Bazen tek bir kelime bile birçok anlam ifade eder. Acısıyla, mutluluğuyla tüm duygularını o kelime arkasına saklarsın. Kimseye anlatmak istemezsin içinde yaşarsın ne varsa. Ama bir yandan da seni anlasınlar istersin. Yaşadığın Ne varsa onların da hissetmesini ne durumda olduğunu anlasınlar istersin. En kötüsü de ne biliyor musun ? Her Ne yaşamış olursan ol gülümse. Hayatın kuralı sanki bu. İnsanlar sadece mutlu olduklarında  gülümsemezler acı çekerken gülümsedin mi hiç ? Benim hayatımdaki gülümsemelerin hepsi bu şekilde oldu. Acı çekerek..

Benim hikayem ne mi ? Aslında ahım şahım bir hikayem yok. Acınası durumdayım hatta.

'Yaşarken ölmek, ölüyken  yaşamak' bu iki cümle o kadar çok anlam barındırıyor ki benim hayatımın içinde..

Hani derler ya acı insanı güçlendirir, dimdik ayakta tutar seni diye.

Yalan.

Acı insanı tüketir..

--------------------
Nereye gittiğimi bilmeden yürüyordum. Hiçbir şey düşünmeden. Kısacası bomboştum. Canım yanmıyordu artık alışmıştım.
Ne kadar da boktan bir kelime bu böyle. 'Alıştım'
Yürümeye devam ederken telefonum çaldı. Bakmak istemiyordum. Öyle de yaptım zaten. Çaldı çaldı... umursamadım keşke hayatı da umursamasam.
Telefonum tekrar çaldı. Gözlerimi devirerek kim olduğuna bakmadan açtım. Bakmama gerek yoktu zaten az çok tahmin edebiliyordum.

"Ne var "

"Gel artık. Eve gelirken de çekirdek al"       ve doğru tahmin.

Bu kim mi ? Annem. Anne denilir mi tam bilmiyorum ama zamanla sizde anlarsınız.

Hiçbir şey demeden kapattım telefonu. Eve doğru yürümeye başladım. Çekirdek almaz olur muyum hiç Serpil hanımın en büyük keyfi benim durumumu izlerken çekirdek çitlemek. Evin önüne gelince cebimdeki anahtarı çıkartarak kapıyı açtım. Karşımdaki manzara her zamanki gibi babam olacak herif koltukta yayılmış ayaklarını sehpaya uzatarak televizyon izliyor. Annem mi o Ne bok yiyor bilmiyorum. Kimin umrunda ki. Kapı sesini duyan babam kafasını bana çevirdi ve piç bir gülüş gönderdi.

"Sabırsızlanıyorum. nerede kaldın sen küçük orospu ?"  Tabikide kim demiş olabilir bu sözü. Babam olacak herif.

Hiçbir şey demeden odama doğru ilerliyordum ki kolumu tuttu. Hiç şaşırmadım.

"Ulan bana cevap versene !" diye bağırdı. Gözlerimi devirerek ona doğru döndüm. O sırada annem yatak odasından koşarak çıktı.

"Tayfun dur. Ben gelmeden başlama. Çekirdek aldın mı kız ?" Dedi annem. Tepkisiz bir şekilde yüzüne baktım. Babam kolumu bırakıp sehpanın yanındaki sopasını eline aldı. O sırada annem koltuğa oturmuş çekirdek paketini açmıştı bile . Neden mi tepkisiz davranıyorum ? Günlük rutinim. Dayak yemek, ağlamak vesaire vesaire...

Elindeki sopayla babam bana doğru geldi. Kıpırdamadan yerimde durdum. Sert bir şekilde belime vurdu. Ağzımdan acı bir inleme çıktı. Sonra diz kapağımın arkasına vurdu. Ard arda aynı yere vurmasıyla dengemi sağlayamayıp yere düştüm. Bitmeyen sert darbeleri bilincimin kapanmasına yetmişti. En son gördüğüm ise annemin eğlenen ve heyecanlı bakışlarıydı.

-TEK BAŞIMA-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin