Yılmazlar

10 2 0
                                    

Kapıda Demir ve Bilgesu onları karşıladılar. İkisi de çok büyümüşlerdi. Bilgesu onlardan bir yaş büyüktü Demir ise onlarla aynı yaştaydı. Bu yıl Demirle liseye başlayacaklardı. Bilgesu, hazırlık okumuş lise bire başlayacak olmasına rağmen yaşında göre çok daha büyük gösteriyordu. Demir ise Bilgesunun aksine esmerdi, Cenk'ten İkisi de onlara gülümseyerek karşılık verdiler. Kazadan sonra Bilgesu ona çok daha iyi davranıyordu. Birlikte oturup yemek yediler.
S: Demir, Bilgesu çocuklara odalarını gösterin.
Hep birlikte yemek masasından kalkıp merdivenlere yürüdüler. Ev çok büyüktü. Mükemmel bir Boğaz manzarası vardı.
İkinci kata geldiklerinde Bilgesu, Burcu'ya Demir de Cenk'e kendilerini takip etmesini söyledi.
D: Bizim odalar bu katta annemlerinki üstte.
Demir, Cenk'e odasını gösterdi. Oda çok büyüktü. İki kişilik bir yatak vardı yatağın iki yanında birer komidin duruyordu. Her komodinde birer ışık.
D:Karşıdaki oda Burcu'nun odası. Her odada bir banyo var. Duş al. Hadi eyvallah.
Cenk, kendini yatağa attı. Şarj aletini prize taktı, eşyalarını dolabına yerleştirdi. Diş fırçasını ve macununu tuvalete koydu. Askıda iki tane havlu vardı. Musluğu açtı. Suyun ısınmasını beklerken camdan dışarı seyretti. Bunu gibi bir sürü ev dizilmişti. Babasıyla yaşadığı siteye benzetti burayı. Oradaki arkadaşları, iç çekti sonra. Kıyafetlerini kirliye attı ve duşa girdi.
İyice yıkandı, saçını taradı ve kırmızı bir tişört ve siyah bir pantolon geçirdi üstüne. Burcu'nun kapısını tıklattı. Buru, kapıyı açtı.
B: inanılmaz değil mi?
C: evet, gerçekten çok güzel.
Burcu'nun odası da Cenk'inkiyke aynıydı. Yalnız Burcu'nun manzarası daha bir hoştu. Birlikte salona indiler.
D: Oo bizim çifte kumrular da geldi.
S: Demir!
D: şaka yapıyorum anne yaaa
Ama Cenk'in tanımadığı bir yüz daha vardı. 1.60 boylarında hoş bir bayandı.
M: merhaba cenk bey, burcu hanım. Ben melek. Evin temizlikçisiyim.
Cenk şok olmuştu. Bir temizlikçilireinin olduğunu bilmiyordu. O da Burcu da selam verdi.
S: evet çocuklar, yarın okul kıyafetlerinizi almaya gideceğiz sonra kırtasiye işini halleşeceğiz. Okulun başlamasına iki hafta var. Bizimkilerle gezersiniz okul açılana kadar. Bu arad...
D: Veee annem seni daha fazla sıkmadan gitsek iyi olur. Hadi millet gidelim.
S: Aşk olsun Demir yani
C: nereye gidiyoruz?
Bi: bahçeye çıkar mochayla oynarızz hem hava da almış oluruz.
B: Mocha? Kahve mi içeceğiz??
D: haahahhhhhah Mocha bizim köpeğimiz.
B: haa bir kere hastaneye getirmiştiniz. Hatırladım. Yavruydu daha yerimmm
Bi: arkadaş biraz büyüdü. Bir yaşında şu an
Bahçeye çıktıklarında kings charles cinsi köpek abdal abdal onlara bakıyordu.
B: SENİ YERİM BENNNNN
Yaklaşık 2 saat birlikte oynayıp şakalaştıktan sonra Serpil hanım onları yemeğe çağırdı. Yemekte mantı vardı. Bir çırpıda yemeği yedikten sonra kupa maçı için salona koştular. Demir Galatasaray, babası Emrah fenerliydi. Cenk te Demir gibi koyu bir Galatasaraylıydı.
Maçı 3-2 Galatasaray kazandı. Emrah bey'in morali çok bozulmuştu. Saat 10 olmuştu hepsi çok yorgundu. Birlikte bahçede oturduktan sonra uyumak için yukarı çıktılar.
Hava çok sıcaktı. Cenk pencereyi açmak için yataktan çıktı. Pencereyi açtı ve Boğaz manzarasına bakmaya koyuldu. Cenk aşağıdan tatlı bir sesin  "Selam" dediğini duydu. Sesin geldiği yöne doğru baktı. Onun yaşında bir kızın sesiydi bu.
C: Selam.
R:rüya ben. Bir yanınızda yaşıyorum. Merhaba demek istedim rahatsız etmedim unarım.
C: yoo hayır etmedin ben de cenk memnun oldum.
Melek gibi bir kızdı. Gece karanlığında gözleri ışıldıyordu.
R: o zaman görüşürüz.
C: görüşürüz.
O gece uyuduğunda 2'yi geçiyordu saat rüyayı düşünmeden edemiyordu.

Eski Bir DostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin