10.

2.7K 236 141
                                    

Baek, ne olur ne olmaz diye planı baştan sona doğru tane tane anlatıyordu. Lay anlamakta sıkıntı çekse de sorun değildi çünkü Soo revirdeki kadının yanına gidecekken Lay de LuHan'ın yanında duracaktı.

"Şimdi LuHan sen futbol oynarken Lay ve Soo sana tezahürat edecekler. Rol gereği topu atarken ayak bileğini incitmiş gibi yapacaksın. Lay, Lulu'n yanında kalıp ona sakinleştirici sözler söyleyeceksin. Soo, sende bu sırada revirdeki kadını çağıracaksın."

Baek, nefes almadan taramalı tüfek gibi konuşurken, Ukeler tayfası onun bu kadar kusursuz plan yapışına şaşırmışlardı. Onların salak sandığı puppy şimdi ağızları açık kalacak bir şekilde planı kusursuz anlatıyordu.

"Çok süper bir plan yapmışsında biz nasıl birbirimizden haberdar olacağız?"

LuHan 'ın sorduğu soruya herkes olaylar bir şekilde mırıldanırken Baek onlara küçümser bir şekilde baktı.

"Ben Park BaekHyun olarak bunu da düşündüm herhalde!! Neyse şimdi Xiu hyung revirin ordaki merdivenlerde bizi bekleyecek. Ben ve Tao ise Chen'i yakalayacağız!! Sonra Soo'yu arayıp yakaladığımızı söyleyeceğim ondan sonra da Soo sana Hannie dediği an rolünü yapacaksın!! "

"Neden Hannie dediği zaman yapmak zorundayım!!"

"Aklıma başka bir şey gelmedi ne yapmalıyım ha!!! Şimdi plana başlayalım!!"

Herkes, kafasını onaylayıp yerlerine geçtiler. Xiu okulun arkasına doğru hızlıca gidip, revirdeki kadına gözükmeden revirin yanı başındaki merdivenlere yavaş adımlarla çıktı.

Aynı zaman dilimin de Baek ve Tao, Chen salağını aramakla meşgullerdi. Ikinci kattaki erkekler lavabosuna baktıklarında aradıkları kişi görünce sanki sevdiceklerini görmüş gibi sevinmişti ikili. Baek, Chen'in yanına gelip eliyle omzunu dürtü. Chen arkasını döndüğünde en son beklediği kişiyi görünce şaşırdı. Kendini toparlayıp " Ne var?" der gibi baktı.

"Bizimle geliyorsun Trol manyağı herif!!"

"Neden sizinle gelmek zorundaymışım söyleyese BaekHyun??"

Chen'in alay edermiş gibi konuşması puppy sinirlendirmişti. Içinden geçirdi Baek, her şey Xiu hyung ve Chan içindi. Kafasını çevirip arkasındaki Tao'ya, kaş göz hareketiyle hallet şunu dermiş gibi baktı. Tao olayı çakınca Chen'in yanına geldi. Chen'in yakasından tutup kendisine doğru çekti.

"Ya bizle gelirsin ya da burdan cesetin çıkar anladın mı beni yer cücesi !!?"

Tao'nun adeta hırlarmış gibi konuşması Chen'i konuşmuştu. Başını olumlu anlamda sallayıp yakasını tutan eli çekmeye çalıştı. Allah'tan o çekmeden Tao ellerini çekmişti. Ne olacağını bilmeden Baek ve Tao'nun önünde yürümeye başladı.

Aradan geçen otuz dakika sonra Baek, Soo'yu arayıp planı uygulamaya sokmasını söyledi. Soo, Lulu'ya "Hannie " diye bağırarak tezahürat ediyordu. Olayı kavrayan Lulu, ayağına gelen topla ilerlerken birden düşmüş taklidi yaptı. Lay koşarak Lulu'nun yanına gidip " Lulu'ma bir şey oldu. Soo git revirdeki kadını çağır!!" derken aynı zamanda sahte göz yaşları döküyordu. Soo, şaşırarak Lay'e baktı. Saf sandıkları Lay de ne cevherler varmış diye geçirdi içinden !!

Oyalanmayı kesip okulun arkasına doğru koştu. Revirdeki kadın, Dışardaki çardağa oturmuş kahve içiyordu. Herhalde Xiu hyung çıktıktan sonra çardağa gelmiş olmalıydı. Hızlı adımlarla kadının yanına gelip, ağlamaklı sesle konuşmaya başladı.

" Arkadaşım yaralandı. Bileğini incitti galiba. Lütfen ona yardım edin."

"Tamam bekle, ben revirden çantamı alıp geliyorum!!"

Kadın koşarak revire gidip çantasını alıp hızlıca Soo'yu takip etti.

Kadını çıktığını gören Tao ve Baek, Chen'i revire soktu. Chen, korkuyla bir onlara bir de revire bakıyordu. Ikili revirdeki hastane sedyesine Chen'i oturttu. Revirden çıkan Baek'le, Chen'in korkusu daha da artmıştı.

Iki dakika sonra Baek ve arkasındaki Xiumin ile şok geçirmişti. Bir Tao ve Baek ikilisine bir de Xiumin'e bakıyordu.

"Xiumin, biliyorum cehennemlik insanım ama bunu hak etmedim. Dövecekseniz dövün de gideyim!!"

Chen'in bu şekilde düşünmesi Xiumin'nin gözlerinin dolmasına yetmişti bile. Hyungunun sessizce ağladığını gören Baek sinirden kudurmuştu. Bu Chen malı nasıl olurda biricik hyungunu üzerdi!!

"Bana bak yer cücesi, sen nasıl olurda benim biricik hyungumu üzersin ha!! Buraya hyungumun seni sevdiğini söylemek için getirdik!! Trol manyağı herif!!!"

Baek konuşmasını bitirip, Tao'yu da peşinden sürükleyerek götürdü. Oda da sadece Chen ve Xiumin vardı. Chen dayanamayıp Xiumin'nin yanına geldi.

"Beni seviyor musun Xiumin?"

Xiumin, Chen'in sorduğu soruya göz devirip kafasına yavaş bir şekilde vurdu.

"Chen, senin beynin dört köşelimi! Yoksa jeton sonradan mı düşüyor!!! Baek dedi ya seviyor diye!! Seviyorum diyorum be adam!!!"

"Bende seni seviyorum Minnie~~"

Sonunda erkeğine kavuşmuştu Xiumin. Oluşan romantik ortamda bedenleri onlardan habersiz birbirine çekiliyordu. Ikisininde beyin fonksiyonları durmuş gibiydi. Chen, dudağını Xiumin 'nin dudaklarına bastırıp üst dudağını emiyordu. Xiumin'den duyduğu inlemeyle birlikte dudaklarına daha çok abandı.

"Bir de öpüşmem diyordu. Gelmesek ön sevişmeyi yapacaktılar Tao!!!"

Baek'in sesini duyan Xiumin hemen Chen' den ayrıldı. Sinirli bir şekilde Baek'e baktı.

"Byun BaekHyun!!! Seni öldürürüm!!!"

"Ya kaç kere diyeceğim Byun değil Park BaekHyun diyeceksiniz diye!!!"

"Park BaekHyun mu?? "

"Evet beğenemedin mi Chen enişte? "

" Onu bilmem ama ben beğenemedim!!"

mira00kan ponçiğim benim💞💞

Bir uke, semesine kavuştu gerisi diğer ukelerin başına!! Gelen kişi kim acaba ??

Aşağıda CHENMIN videosu var! Bakmanızı şiddetle tavsiye ederim!!!

Dedikodu TimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin