"Bebeğim hadi kalk sabah oldu" yanağımda hissettiğim ıslaklıkla annemin sulu öpücüklerine maruz kaldığımı anlayınca yatakta oturur vaziyete gelip etrafa şöyle bir göz attım . Tabiki de annemin başımda dikilmesini normal buldum
"Sana da günaydın Asu sultanım" dedim . Aklıma gelen soruyla hemen ,
"Eee dün ne dedi Uras bey geliyorlar mıymış ?" dedim. Annemde çok beklemeden büyük bir heyecanla
"Evet geliyorlar hatta bir sürprizi de varmış ama telefonda değilde yüz yüze söylemek istedi " dediğinde yüzündeki mutluluk gözlerinden okunuyordu onu böyle görünce anın sevinciyle
"Tamam o zaman hemen hazırlıklara başlayalım , ama ondan önce söylemek istediğim bir şey var " dedim bana meraklı gözlerle bakınca çok bekletmeden
" Bugün okula gitmesem de sana yardım etsem lütfen zaten yarın cumartesi bugünde tatil yapmış olurum olur mu ?" dedim yalvaran gözlerim eşliğinde oda derin bir nefes alıp
"Of başımın belası tamam tamam dediğin gibi olsun madem " dedi ben de yanağından öpüp
"Sen dersen olur tabi sultanım " dediğimde
"Hadi oradan yağcı seni doğru banyoya hemen sonrada aşağı kahvaltıya gel "
demesiyle banyoya doğru uçuş gerçekleştirdim desem yalan olmaz . Rutin işlerimi halledip hızlıcana banyodan çıktım önce yatağımı topladım sonrada dünden yerde kalan okul formalarını alıp kirli sepetine attım son olarak yatağımı da toplayıp dolabımın başına geçtim ve ne giysem diye düşünmeye başladım en sonunda elime siyah bir şort ve üstten su yeşili salaş bir kısa kollu giyip saçlarımı da tepeden toplayıp aşağıya annemin yanına indim
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
Sonunda sofrayı da hazırladığımızda her şey tamamdı aslında soframızı hep Kadriye teyzem hazırlardı ama bugün annem için önemli olduğundan kendisi hazırlamak istedi bu yüzden de Kadriye teyzemde sadece yardım etti .
"Anne ben odama çıkıyorum hazırlanacağım " diye seslendim yoksa geç kalıcaz saate baktığımda 7 olduğunu gördüm
"Tamam kızım sen çık hazırlan 1 saate kalmaz gelirler zaten demin aradığımda yoldalarmış " dediğinde
"Tamam anne "
dedim ve odama çıktım ve dolabımı es geçip giysi odama geçtim daha çok hep sportif giyindiğim den buraya pek uğramam açıkçası neyse elime ilk gelen elbiseye baktım beyaz göbeği açık ince bir bluz ve altına da siyah deri ve askılı bir etek uygun olduğuna karar verip odama geri döndüm banyoya girip kısa bir duş aldım ve önce iç çamaşırlarımı daha sonrada yatağın üzerine koymuş olduğum giysileri alıp giydim

(Hira ve giydikleri )
Aynanın karşısına geçip kendime şöyle bir baktım üstümdekiler yakışmıştı bir şey unuttuğumu fark edince hemen ayakkabı almak için giysi odama geri döndüm ve siyah düz taban sandaletlerimi de giyip makyaj için aynanın karşısına geçtim ve bordo bir ruj sürüp kısa sade bir göz makyajı yapıp odadan çıktım. Aşağı kata indiğimde anneminde üstünü giymiş olduğunu gördüm bordo renginde kısa bir elbise ve sade makyajıyla çok göz kamaştırıcı olmuştu
"Asu sultan bu ne güzellik böyle " dedim oda tam bana bir şey diyeceği sırada kapı çaldı
"Geldiler "diyerek kapıya doğru koşturdu annem tabi bende arkasından annem kapıyı açtığından ilk önce yaklaşık 40 lı yaşlarına merdiven dayamış dinç ve oldukça yapılı bir beyfendi girdi içeri ve annemin sağ elini tutup nazikçe öptü
"Hoş geldin Uras " dedi annem
"Hoş bulduk Asu ne kadar güzel olmuşsun her zaman ki gibi" dediğinde bende sinsi sinsi sırıtarak onlara bakıyordum ki Uras bey bana döndüğünde utancımdan napıcağımı şaşırdığımdan yanaklarım hafiften kızarmaya başlamıştı bile çoktan
"Merhaba sen Hira olmalısın ben Uras Karahan ,Karahan holdingin sahibiyim gerçi emekli olduğum için benim yerime işlerle oğlum Yamaç ilgileniyor" dedi ve elini bana doğru uzattı bende elini sıkarak
"Evet ben Hira tanıştığımıza memnun oldum efendim" dedim tam o sırada kapıdan içeri giren yaklaşık 1. 85 boylarında siyah saçlı tepeden tırnağa siyah giyimli bir yunan tanrısı beklemiyordum. Uras bey elini gelen kişinin omzuna koyup
"Tanıştırayım Hira bu oğlum Yamaç Karahan yani eğer annenle evlenirsek senin üvey abin olacak kişi diyebiliriz " demesiyle bir şok dalgası yaşamam bir oldu ne yani bu yunan tanrısı benim üvey abim mi olacak şimdi
"N-nasıl yani siz şimdi benim üvey abim mi olcaksınız" dediğimde
"Ne o yoksa beğenemedin mi" dedi . Siyahın en koyu rengi olan gözlerine baktığımda ise bana alayla baktığını gördüm .Ne dediğimin ve ne dediğinin farkına varıp olanları idrak ettiğimde ise çok geçmeden cevap verdim
"Ne alakası var şimdi bir anlık şaşkınlıkla dedim ben öyle ondan yani öyle şey ettim " dediğimdeyse dudakları alayla yukarı doğru kıvrılmıştı bile
"Her neyse içeri geçelim buyurun " dememle birlikte montunun çıkarıp bana doğru resmen fırlatan Yamaç 'a delici bakışlar attım ve ceketini dolaba astım Uras beyinkini almak için arkamı aniden döndüğüm de ise Yamaç ile çarpışmam bir oldu sendeleyip yere düştüğüm için kısa olan eteğim iyice kısalmış ve kalkmamda bana zorluk çıkarmaya yetmişti
"İyi misin ?" sorduğu soruyla birlikte ' sen aptal mısın sence ' bakışlarımı attım ona oda elini uzatıp kalkmama yardım etti
"Ne işin vardı dibimde , uzak dursana biraz ben den "diye sinirle soluduğumda
"Sana hesap mı vereceğim istediğim yerde istediğim zaman dururum ayrıca sen istedin diye senden uzak duracak halim yok , eğer ben istersem senden uzak dururum " demesiyle iyice sinirlendim ve tam ağzımı açıp cevap vereceğim sırada
"Hadi çocuklar sofraya gelin sizi bekliyoruz " annemin sesini duyunca daha yüzüne bile bakmadan yemek masasına doğru geçtim ve annemin yanına oturdum Yamaç da karşıma geçti ve Kadriye teyzem yemeklerimizi koyunca yemeğe başladık sofrada ölüm sessizliği sürerken sadece Yamaç ' la arada bir göz göze geldik o kadar . Sessizliği bozan Uras bey oldu
"Size sürprizimi açıklamak istiyorum" dediğinde ben ve annem Uras beye dikkat kesilirke Yamaç 'ın umursamaz tavrı da gözümden kaçmamıştı .
"Ben ve oğlum holdingimizi buraya taşımaya karar verdik yani bundan sonra iş için İzmir ' e gitmemize gerek kalmayacak " dedi
"Çok iyi olmuş hayatım iyi düşünmüşsün " dedi annem
"Tebrik ederim Uras bey umarım en kısa zaman da halledersiniz işlerinizi "dediğimde
"Sağol Hira kızım ama lütfen artık bana böyle resmi olmayalım bana baba diyebilirsin " dedi
" Peki o zaman Uras baba " dedim belki tadamadığım babalık duygusunu onda tadardım
"Anne ben odama çıkıyorum uyumak için size iyi geceler " dedim
"İyi geceler Hira kızım "dedi Uras bey aman babam işte anlaşılan alışmam biraz zor olacak
"Sana da iyi geceler babacım" dedim Yamaç bir şey demeyince biraz kırıldığımı hissettim sanki sonuçta benim abim olacaktı onunla samimi olmak isterdim ama ona baktığımda ise telefonuyla oynuyordu 'demek ki seni önemsemiyor 'diye geçirdim içimden ve arkamı dönüp odama doğru yürümeye başladığımda ise Yamaç' ın sesini duydum
"İyi geceler kızıl " demesiyle adım atan ayaklarım durdu bir süre öyleye kaldım en sonunda arkamı dönmeden onun duyabileceği bir ses tonuyla
"Sana da iyi geceler abicik " dedim ve uyumaya odama çıktım...
EVET ARKADAŞLAR YENİ BÖLÜMÜMÜZ HAYIRLI OLSUN TAM 1050 KELİME UMARIM BEĞENİRSİNİZ LÜTFEN VOTE LEMEDEN GEÇMEYİN SEVİLİYORSUNUZ :))))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY ABİM BİR MAFYA
ChickLitSiyahın en koyu rengiydi gözleri. İçinde kaybolacağın kadar derin bakardı. O bakışların hayatımı değiştireceğini tahmin edemezdim. Hele ki üvey abimin bir mafya olacağı aklımın ucundan dahi geçmezdi...