#On üç yaşındaki Sehun,hyung'unu gördüğünden beri şarkıcı olmak istediğini biliyordu. Bir eğlence etiketinde seçmelere katıldı fakat başarısız oldu.
#Onda Kyungsoo'nun pürüzsüz,bal benzeri sesi ve Chanyeol'un derin ama rahatlatıcı sesi yoktu. Özellikle de Jongdae'nin güçlü sesi... Bu herkesin kazanamayacagı bir şeydi.
#Sehun,Jinhun'u gururlandirmak istedi ve bunu yapmanın en iyi yolu,hayal ettiği gibi,bir zamanlar şarkıcı olmaktı.
#Yani,babasıyla alışveriş yaparken SM tarafından rastgele gozlendikten sonra Sehun,arkasında ailesinin desteğiyle ikinci kez düşünmeden hemen anlaşmaya vardı.
#Lise yıllarında hızlı ilerledi. Sehun uzun boylu ve yakışıklı bir çocuk olarak büyüdü. Dans etmek,rap yapmak ve yavaş yavaş bir şarkıyı yakalamak için yeteneklerini geliştirdi. Elbette SM yardımıyla. Bazı kızlar ona kafayı takmıştı ve bazı erkekler de onu kıskanmıştı. Ve tabii ki on iki yıldır en yakın arkadaşı olan Kim Jongin de yanındaydı.
#"Ahbap neredeyse ingilizce sınavının hepsini salladım." Jongin,matematik dersini yürüten Sehun'a tutunarak umutsuzluk içinde inledi."Ne zaman ingilizce konuşabilirim ki? Kore'deyiz,Amerika'da değil!" birlikte kafeteryaya yürürken şikayet etti.
#Sehun gözlerini arkadaşının davranışı karşısında devirdi,ancak Jongin'i zora sokmak için hiç uğraşmadı."Amerika,egemen dili ingilizce olan tek ülke değil,aptal." Sehun Jongin'in soyledigine bir fiske dikkat çekti.
#Jongin yüzünü burusturdu ve Sehun'un omzuna yumruk atarak küçük olana kızdı."Yaşlıyım,benimle o genç adam gibi konuşma." Jongin şikayet etti ve Sehun'un daha önce yapılmış dağınık siyah saçlarını, paspasa benzetmek için uzandı. Sehun,kollarını Jongin'in etrafına sarmadan önce homurdandı,alnını büyük olanın boynuna gömdü ve uzun parmaklarını büyük olanın kahverengi saçlarıyla oynamak için kullandı.
#"Yah,Bayım" Sehun,Jongin'i serbest bırakırken alay etti,kolunu Jongin'in boynunun etrafından dolayıp sarkitarak bıraktı."Senden daha uzun ve güçlü bir çocuğa bulaşma,tamam mı?".
#Kafeteryaya girdiler ve birkaç saniye sonra kendilerine bakan birkaç gözle karşılaştılar. Dikkatlerin çoğu,dikkat çekici olan Oh Sehun'a yöneltildi. Sonuçta okul kral hokeyindeydi,son derece çekici ve iyi bir öğrenciydi. Jongin,yalnızca dans kulübüne giden bir çocuktu ancak en iyi arkadaşının halkın dikkatini çektiğine hiç dikkat etmemişti. Hem de hiç.
#"Sehun-sshi!". Kafeteryanin diğer tarafında bir kız çığlık attı. Gürültülü bir kargaşa havayı deldi,
-çoğunlukla kadın- fakat Sehun sadece etrafa göz attı ve öğle yemeğini aldı.(Pirinç,yumurta ve özel tofu isteyen basit bir öğle yemeği kutusu ve biraz da su.) Jongin,kasede güveç siparis ederek arka köşedeki masalarına ilerledi.#(Çoğunlukla Jongin) ve ikisi arasında snarky yorumlar atıldı(Sehun'un izniyle). Birlikte olduklarında daima büyük kahkahalar attılar ve öğle yemeği,öğretmenler umrunda olmadan oyun oynayabilmek için harika bir yoldur.
#Binlerce korkunç,öfke ve şaka ayvası gibi görünen kadın gözlerinden sonra Sehun'un gözleri kafeteryanin girişinin üstünde asılı olan büyük analog saate takıldı. Eşyalarını bir araya topladı ve aceleyle öğle yemeği çantasını kapadı. Jongin,kafasını kaldırıp şaşkın bir şekilde ona bakarak ağzı yiyecek dolu bir şekilde sordu;
"Ne var?"#Oh,Uh-Jinhun işyerinde bazı sıkıntılar yaşıyor ve ona yardım etmem gerekiyor." Sehun zorla gülümsedi,tepsiyi ve metal öğle yemeği kutusunu sorumlu aşçıya geri götürdü,masanın üzerindeki eşyaları toplamak için döndü. Ona dayanmış bir kol olduğunu hissetti ve onu çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forever -sekai- {TÜRKÇE}
Short Story@sheepxing adlı yazardan izin alınarak yazılmış bir çeviridir. Her şey muzlu bir süt ile başladı...