Annemin 'Deniz' bağırışlarıyla gözlerimi yeni bir güne aralarken şükrettim. Bugün de uyandım ve annem yanımda. Bugünü yaşamam bana verilmiş yeni bir şanstı belki de yaptıklarımdan pişman olmak için ya da daha iyilerini bugün yapmak için. Annem, babam ve abim yanımda bu aile kavramına çok yabancı hayatlar varken benim onların değerini bilmemem nankörlükten başka bir şey olmazdı sanırım. Ailelerinizin değerini bilin.
Ailem ve ben birlikte yaşıyoruz. Okulumda başarılı bir öğrenciyim ve lise üçüncü sınıfım. Üniversiteye gitmem yaklaşıyor ve bu heyecan verici. Çocukluğumdan beri hayallerimi süsleyen bana sanki başkaları hep yapabilirmiş ama ben başaramazmışım gibi gelen bir meslek var; doktorluk. Bence en kutsal, en özel meslek. Umarım ben de bir gün masamda üzerimde beyaz önlüğümle otururken bu günlerimi hatırlar ve ümitsizliğe kapılanlar için ümit olabilirim umarım ben de bir gün insanlara yardım edebilirim.
Bugün pazartesiydi. Yeni bir haftanın, yeni umutların başlaması demekti. Pazartesi sendromu diye bir sorunum yoktur. Bir şeyi güzelleştirmek istiyorsam bir ucundan tutup başlamam gerekir ve bence pazartesi günleri haftanın ilk günü olarak bu sorumluluğa bizi hazırlamak için parkta çocuğuna kucağını açmış sarılmasını bekleyen bir anne görevinde.
İsmim Deniz Kara. Yaşım 17, lise üçüncü sınıf öğrencisiyim. Okulumu ve ders çalışmayı seviyorum. Ailem bu dünyada benim için en değerli şey. İkinci sırada ise tabiki arkadaşım var. Bana her zaman destek olan canımın ta en içinden sevdiğim. Onun ismi de Rümeysa. Onu seviyorum çünkü konuşmama bile gerek kalmadan beni anlayabilir. Belki de arkadaşım değil dostumdur. Daha içten, samimi ve daha bağlı. Her ne olursa olsun onun her zaman yanımda olmasını istiyorum. Diğer bir dostum da Utku o da bizim okulda ama sınıflarımız ayrı. Serviste tanıştık beraber oturuyoruz. Sempatik, düşünceli ve kibar bir çocuk.
Öyle çok zengin sayılabilecek bir ailem yok ama benim için para en son plandadır. Çünkü paradan daha değerli şey aile ve sevgidir. Birinin size değer verdiğini hissetmek ne kadar güzel bir duygudur. Ama paranız zaten fazla olduğunda etrafınızda gereksiz insan sayısı artacaktır. Çünkü para bu dünyada gereğinden çok daha fazla değer görüyor.
Etrafınızdaki sahte gülen yüz sayısı zenginliğiniz ile doğru orantılı olarak artsa da böyle insanları çevrenizde görmek için zengin olmanız şart değil. Kendi çıkarları için sahte asla kendisi gibi davranmayan insanlar hep vardı, olacaklar da.
Huysuz bir insan olmak yerine pozitif olup, her şeye olumlu yaklaşıp, mantıklı kararlar vermek en güzelidir. Hayat kısa değerini bilmek lazım. O ne düşünür? Bu ne der? Böyle yapsam inanlar tarafından nasıl anlaşılır? Gibi soruları tamamen kafanızdan silip yüreğinizin sesini dinlemelisiniz. Ancak o zaman bu hayat sizin hayatınız olur. Başkalarının düşüncelerine göre hareket edecek olursanız -ki asla yapmamalısınız- bu hayat sizin hayatınız olmaktan çıkar.
Kendiniz hayal edip o hayale kavuşmak için vazgeçmeden peşinden gidin. Sizin hayalleriniz kendi kendine gerçek olmaz. Ya da sizin hayallerinizi başka biri gerçekleştirmez. Sonuçta bu sizin hayaliniz ve olduğu zaman mutlu olacak kişi de sizsiniz. Neden kendinizi mutlu etmeyesiniz ki?
Yazar Notu: Hayatınızı gönlünüzce yaşayın.