BCK

💢Brookline💢

8:05! Charlotte özellikle de bugün gecikmek istemiyordu.
Bayan Rodriguez'in vereceği heyecanlı haberleri çok merak ediyordu. Zaten Charlotte, okula bir dakika bile geç kalmaktan hoşlanmazdı. Okulunu çok sevmişti. Orada, kendini evinde gibi hissediyordu. Üstelik bu güzel zamanları paylaşacak mükemmel arkadaşları vardı!

Oysa çok değil, daha birkaç hafta önce yeni evi , Abigail Adams Lisesi ve Brookline hatta her şey, ona o kadar yabancı ve değişik geliyordu ki... Babası bir gezi yazarı olduğu için Charlotte, dünyanın birçok yerinde yaşamıştı. Annesi öldüğünden beri de babasıyla hep yollardaydı. Neredeyse Her birkaç yılda bir taşınıyorlardı. Onlar bir ikili'ydi- babası hep böyle derdi. Hatta geçen yıl Paris'te, Seine Nehri üzerindeki bir tekne evde yaşamışlıkları bile vardı. Öncesinde, Avustralya'da Port Douglas'ta, ondan önce Afrika, Tanzanya'daki Serengeti Çölü'nde... Tanıştığı diğer çocuklar, Charlotte'un gördüklerine hep hayranlık duyardı. Charlotte yeni bir şeyleri ( ya da birilerini ) keşfetmenin verdiği mutluluğu, hiçbir şeye değişmezdi. Ama artık ön üç yaşındaydı ve belli bir yerde yaşayıp gerçek bir eve sahip olmak, ona çok daha önemli geliyordu.

Böylece, babası gidecekleri yeri bu kez Charlotte'un seçmesini istediğinde, genç kız, Massachusetts eyaletinde bulunan yaşadığı Boston'a çok yakın bir yerdi.

Charlotte, bu taşınmanın diğerlerinden farklı olacağına emindi. Bu sefer artık babasıyla beraber 'kök salacaklarına' inanıyordu. Hem ne de olsa kusursuz bir ev bulmuşlardı. Bayan Pierce'in 173 Summit Bulvarı'nda bulunan evinin ikinci katını kiraladılar. Ev geniş bir alanı kaplıyor ve eski gotik şatolara benziyordu. Önündeki kocaman verande ve vitray camlarıyla büyülü bir görüntüsü vardı. Evin içinde ise birçok kuytu köşe ve merdivenlerde kalın, oymalı korkuluklar bulunuyordu. Yüksek tavanlı evde, yer meşe ağacından parkelerle döşenmişti. Vitray camlı pencereden, üzerinde yumuşak yastıklar bulunan sedire kadar her şey, Charlotte'a sanki bambaşka bir zamana aitmiş gibi geliyordu. Ev, Corey Hill'in tepesindeydi. Üst katlardan baktığınızda, en doğuda kenmore Meydanı'ndaki ünlü CITGO tabelası görünüyordu. Güneyde ise Charless Nehri'ni boydan boya izleyebilirdiniz. Charlotte'un, odasında kendine ait bir balkonu vardı ve geceleri buradan yıldızları izleyebiliyordu. Hatta daha da ilginci, evin en üst katından çıkılan bir kubbeyle tavandaki gizli kapıdan girilen bir kule bulunuyordu. Tıpkı kitaplardaki gizli geçitler gibi!

Charlotte ve en iyi üç arkadaşı, birlikte yatıya kaldıkları bir gece, kule'yi rastlantıyla bulmuşlardı. Buldukları anda, buranın BCK için mükemmel bir toplanma yeri olacağını anlamışlardı. Dörtlü ders çalışmak, kitap okumak, müzik dinlemek, Marty'yi mıncıklamak ya da camları ne çekiyorsa onu yapmak için Kule'ye çıkardı. Kule'nin, küçük bir kızken Bayan Pierce için de özel bir yer olduğunu öğrenmeden önce bile, burası onları çoktan büyülemişti.