BTS İLE HAYAL ET

JUNGKOOK İLE HAYAL ET #2

(Ben yine beğenmedim, ama siz düşüncelerinizi söyleyin😊😊)

Hayatında ilk kez âşık olmuştun. Ama kimse bilmiyordu. Belki hiçbir zamanda öğrenmeyeceklerdi. Okulda hergün seni etkiliyordu. Daha fazla âşık olmanı sağlıyordu. Tvşan dişleri, güzel gülüşleri...

Okula gitmek için hazırlanmıştın. Hâlâ onu düşünüyordum yine. Düşünmekten hiçbir zaman bıkmayacaktın.

Okula vardığında ona dikkatlice baktın. Ama o seni tınlamıyordu bile. Gerçekten bu kadar umursamıyor muydu seni? Seviyordun onu. Ama sorun da burada ya. Karşılıksız seviyordun. Onu düşündükçe yüzünde gülücekler açıyordu. Ama karşılıksız sevdiğini düşündükçe....

##########ERTESİ GÜN######

Her zamanki gibi kalkmıştın. Ama bugün daha özeldi. Çünkü onu sevdiğin günden beri 2 yıl olmuştu. Ona bir türlü açılamamıştın. Hergün âşk açısı çekmekten bıkmıştın. Ona mektup yazıcaktın. Ama kendini belli etmeyecektin. Okulun başlamasına daha 3 saat vardı. Masana geçtin ve mektubu yazmaya başladın;

"Seni çok seviyorum. Sevmektende öte her zaman seni düşünüyorum. Aklımdan çıkaramıyorum seni. Hergün seni izlemeye doyamıyorum. Seni her düşündüğümde mutlu oluyorum. Ama karşılıksız sevdiğimi düşündüğümde ağlamak istiyorum. Benim kim olduğumu merak ediyor olabilirsin. Ama öğrenmemen daha iyi. Seni çok seviyorum. Asla da unutmayacağım.

SENİ SEVEN GİZLİ HAYRANIN... ""

Mektubun artık hazırdı. Ona nasıl vereceğini düşünürken üzerine kahve dökmüştün. Hemen bez aldın. Tam silecekken aklına çok güzel fikir gelmişti. İğne ile onu kalp şekline çeviricektin. Kalbi yaptın ve çok güzel olmuştu. Kurumasını beklerken elinde onunla beraber dolanıyordun. Okul aklına gelmişti. Hemen üstünü giydin. Parfümünü sıktın. Saçlarını yaptın. En heyecanlı zaman geliyordu. Ona mektubu vericektin.

Sınıfa girdiğinde kimse yoktu. Herkes dışarıdaydı. Jungkook'un çantasını aradın. Bulduğunda yanına gittin. Çantanın fermuarını açtın ve mektubu koyup dışarı çıktın. Rahatlamıştın.

Ders başlamıştı. Jungkook'u izliyordun hâlâ. Çantasından mektubu çıkardı. Annenin sana eskiden gönderdiği zarfı kullanmıştın. Dolayısıyla arkasında ismin yazıyordu. Tenefüs zili çaldığında senin yanına geldi, üstüne mektubu attı ve;

-kendini gizleyemedin.. dedi.

Tüm okul onu sevdiğini öğrenmişti. Ağlamak istiyordun. Zaten annen öldüğünden beri mutlu olamamışt8n. Okula gitmek istemiyordun. Okuldan kaçtın. Bir daha asla o okula gitmeyecektin.

#######ERTESİ GÜN#########

Alarm çalıyordu. Off yine mi okul diye söylendin. Ayağa kalktın. Aynaya baktığında aklına dünkü olay gelmişti. Gözyaşların dahada fazla dökülmeye başlamıştı. İçindeki açıları gözyaşı sayesinde de atamıyordun. Hayat sana karşı gerçekten acımasızdı.

Hayat senin yaşamanı istemiyordu. Aklına her gün kendini öldürmek istediğin geliyordu. Ama başka çarenin yoktu ki. Ya acılar içinde boğulacaktın, ya da ölücektin.

••••••••••••••UZUN BİR ARA SONRA••••••••••

Kendini artık hiç düşünmüyordun. Her gün içki içiyordun. Sarhoş olunca kendine zarar veriyordun. Evde eşyaları kırıyordun. En yakın arkadaşın seni ziyarete gelmişti. Senin sesini duyuyordu. Ama kapıyı açmıyordun. Her gün aynı şey başına geliyordu. Kapıyı açmayınca arkadaşın geri gitmişti.

//////////////////ERTESİ GÜN/////////////////////

Artık iyice kendine gelmeye başlamıştın. Yüzündeki yaraları gördükçe Jungkook aklına geliyordu. Hava almak için d8şarı çıkm8ştın. Hava alınca daha iyi olmuştun. Yolda yürürken Jungkook'u görmüştün. Görmezden gelmek istedin. Ama o seni görmüştü. Kolundan tuttu ve bir yere getirdi.

Jungkook: Her gün benden kaçmakta ne??

Sen: Senden nasıl kaçabilirim ki. Okula bile gelmiyorum.

Jungkook: Okula gelmeyerek benden kaçıyorsun.

Sen: Ya bırak beni gidicem.

Jungkook: Yüzündeki yaralar ne öyle??

Sen: Ya sen benim annem misin babam mısın? Hesap vermek zorunda değilim. Şimdi bırak beni.

Jungkook: Ben niye eziklerle uğraşıyorsam.

Dedi ve seni iteklemişti. Koşarak evine gitmiştin. Neden hep sana ezik diyorlardı. Küçükken bile seni ezik diye çağırırlardı.

***********ERTESİ GÜN*********

Artık herşeyi unutmuşken aklına geri gelmişti. Acılar tekrar başlamıştı. Hayat senin inadına yapıyordu. Yaşamamak en iyisiydi.

Denizin kenarına gittin. Yavaş yavaş denize doğru gidiyordun. Aklına ilk önce doğumundan beri yaşadığını acı olaylar gelmişti. Sonra güzel olaylar. Karşılaştırdığında acı olayların daha fazlaydı. Hayat seni istemiyordu işte. Ağlayarak denizin yanına yaklaştın. Biraz daha ilerliyecektin. Ama arkadan sarılan kollarla duraksadın..

-lütfen ağlama. Ağlamana dayanamıyorum. Seni çok seviyorum. Kıyamıyorum sana. " diye fısıldamıştı.

Sesinden tanımıştın onu. Bu Jungkook'tu. Gerçekten seni seviyor muydu?? Arkanı döndün ve ona sıkıca sarıldın.

Sen: Beni Nolur bırakma. Seni eskisi kadar çok seviyorum. Nolur beni bırakma. Senden başka kimsem yok😭

Jungkook: Seni asla bırakmayacam. Yeter ki mutlu ol yeter..

BUGÜNDEN SONRA HİÇBİRŞEYİN İMKANSIZ OLMAYACAĞINI ÖĞRENMİŞTİN. YETER Kİ SADECE ÂŞK OLSUN...

Oy-5
Yorum-3