Yitik Tutkular Güncesi/2

16 1 0
                                    


Tutkularından arınmış varoluşumla ben, nasıl boşluktayım bilmezsiniz... Aynı gezegende iz bırakmaktan sıkılmaz insanoğlu, birlikte yürüdüğü sokaklarda yazar tarihi habersiz. Mucize gibi bir şey zannederim yaratılmış harmoniyi, kıskanırım uyum sağlayamadığım zamanlarda bana yabancı sıfatları. Vazgeçerim yerli yersiz, hep dozunda aradığım ihtiraslarımdan. Aç gözlülüğümü sindiremediğimde, aç gözünü diye kızarım kendime. Herkes hakettiği kadarını yaşar yanılgımı itiraf edemem. O yüzden midir yitik heveslerimden iğrenircesine, düzelt telkinlerini inceden sezdiren bakışlar. Gözlerimi kaçırırım aklımı kaçırışlarımı katlayan defalarca. Korkaksın bir amaca adanmaya çığlıklarımı duyarım, yırtık ve derinden. Adaletle kavgalıyım sızlayışım olmuştur denk zannettiklerimin hissettirdiği ezikliğe. Kabus bezeli uykulardan ayılırım, ziyadesiyle nefret serpilmiş detaylara. Ve bir gece soluk boruma ilişen nifaklardan boğulurum, sığ coşkularda kulaç atmaya niyetlendiğim çırpınışlarla. Talihimin ihanetinden, türlü sabotajlarından bitik umutlarıma evrilir yarınım. Selam ben diğer yarınım derken ki gülümseyişini göremeden gömdüğüm aşklarımsa buruk, utancımdan morarırım, inkar ederim, uzuvlarıma temas eden güneşten kavruktu tenim palavramla. Parazit misali, keyifliyim ilan ettiğim akşamlarda tüketir enerjimi önyargılarım. Yalan yanlış tüm yargılarımı vicdanımın süzgecinden geçirsem nafile, günahkarım kabullenişimi yıkması çok zora nasıl da kolay alışırım. Ben alt ederim, bana bırak diye atılacak fedai sevgililerse nadirdi, ya da zahiriydi aynalarda gördüğüm siluetleri, zihnim duman altıyken geçişlerine rasgeldiğimden... Kim bilir, kim aldanır...

Yitik Tutkular GüncesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin