Müstakbel Kocam!..

Bölüm 2) Müstakbel Kocanla Tanış

Multi: Emir
__________________________
Gözümü açtığımda bir hemşire serumumu kontrol ediyordu. Beni görünce sımsıcak gülümsedi. " Geçmiş olsun canım. Fiziksel bir sorunun yok. Serumun bitince çıkabilirsin. " Başımı onaylar anlamda salladım ve hemşirenin odadan çıkışını izledim. Sağa döndüğümde abim yanımdaki koltukta yatıyordu. Önüme döndüğümde kapım hiddetle açıldı ve içeri Derin ile Ceren girdi. İkisinin de ağlamaktan gözleri şişmişti. Ceren yanıma gelip bana sıkıca sarıldı. "Ahh kuzum bizi çok korkuttun. Abin arayıp hastanede diyince apar topar geldik ama Emir abi bizi yine gönderdi. " Nezaketen Cerenin sırtına vurdum. o kalkınca nefes aldım derken Derin gelip bana sıkı sıkı sarıldı. "Bana seni öldüremem için bir sebep söyle. İntihara kalkışmak nedir Gece. " Ona da sarıldım. " Haklısın. Özür dilerim. " Benden ayrılıp bana gülümsedi. Biz dedikodu yaparken abim uyandı. Önce koltukta gerildi sonra bize doğru döndü ve gülümsedi. " Hoş geldiniz cadılar. " kızlar kalkıp abime sarıldılar abim de yanaklarından makas aldı. " Kızlar Gece size emanet beni onun ilaçlarını almaya gidiyorum 5 dakikaya bilemedin yarım saate gelirim. " bu dediğine gülümsedik. Abim kapıdan çıkınca kızlar bana doğru döndü. " Seni kurtaran kim? İsmi ne ? Yüzünü gördün mü? Nasıl yakışıklı mı?Sana geçmiş olsun Dedi mi? Ya-" sözlerini kestim. " Kızlar sakin. Teker teker yanıtlayacağım. Beni kurtaran Ares Ateş adında bir zaatı muhterem. İkinci soruyu da cevaplamış oldum. Evet taksideyken yüzünü gördüm. İdare eder bir tipi var. -çarpılma mod: on- ve hayır bana geçmiş olsun demedi. Demesine gerek de yok zaten. " Ceren kafa sallarken Derinin gözleri büyüdü ve telefonunu bana çevirdi. " Bu mu idare eder?" Fotoğrafa baktığımda ağzım açık kaldı. Cidden fotoğrafta çok yakışıklıydı. " Evet bu beni kurtaran adam. " Derin beni başıyla onayladı ve konuşmaya başladı. " Bu adam yani Ares Ateş buradaki Ateş Holdingin muhtemel varisi ve tam bir playboy ama hiç sevgilisi olmamış. " Başımı sallamakla yetindim. " Kızım adama bir teşekkür etmen lazım o kadar senin hayatını kurtardı. " Göz devirdim. " Tamam teşekkür ederim." Biz konuşurken kapım açıldı ve içeriye abim girdi. " Hadi prenses çıkabilirmişiz. " Hiçbir şey demeden serumumu çıkardım ve ayakkabılarımı giyip ayaklandım. " Kızım bari hemşireyi bekleseydin. " omuz silktim ve hep beraber hastaneden çıkıp abimin arabasına bindik ve cehennemime doğru yol aldım. Annem ve babam öldüğünde 'çok sevdiğim amcam(!)' bizi yanına aldı. Adamın işi gücü para. Amcamın çocuğu olmadığı için onun şirketinin başına abim geçti ve şirketi 1 yılda %50 büyüttü bu yüzden amcam abime bayılır ama beni hiç sevmez. Niye mi? Çünkü ben şu ana kadar amcama hiç para kazandırmadım. Çünkü ben babama verdiğim sözü tutup okumak istedim. Çünkü ben hayallerimin peşinden koşup güzel bir iş kadını olmak istedim. Abim amcamı çok severdi ve bariz hatalarını görmezden gelirdi. Araba durduğunda amcam bizi kapıda karşıladı. Bir dakika amcam beni kapıda mı karşıladı. Kesin bir şey isteyecekti. " Ah güzel kızım seni çok merak ettim. İyi misin?" Bunu diyen benim amcamdı hani beni sevmeyen amcam. Bunda bir iş var ama neyse. " Ben iyiyim amca da sen iyi misin?" Amcam güldü. " İyiym kızım hadi geç içeri. " Başımı onaylar anlamda sallayıp odama çıktım ve üstümü değiştirdim. Aşşağıya indiğimde abimle amcamın kavga ettiğini gördüm. " Ya ne yapıyorsunuz. Abi. Amca. Ayrılın bi. Ne oluyor burada. "
İkisini de bir birinden ayırdım. " Biri bana burada ne olduğunu anlatsın. " Abim bana baktı ama yüzünde acıklı bir ifade vardı. Amcama baktığımda o da bana pişmanlıkla bakıyordu. İşte şimdi korkmuştum. "Amca n-ne oldu?" " Kızım şuraya geç otur senle konuşmamız gerek. " başımı salladım ve koltuğa oturdum amcam da karşıma oturdu. " Kızım biliyorsun benim bir borcum vardı ve çok yüklü miktardaydı. " "evet. " " İşte ben o parayı zamanında ödemeyedim. " "De-devam et amca. " " İ-işte o da bana bir teklif sundu. " Abim hemen konuştu. "Gece bunu yapmak zorunda değilsin. " kaşlarımı çattım. "Neyi yapmak zorunda değilim. " amcam yere baktı. " Ş-şey teklifi sendin. " " N-nasıl yani?" " Verdiği borç karşılığında oğlu seninle evlenecek. " Gözlerimin dolduğunu hissettim. " Yani a-amca sen para karşılığı beni s-sattın öyle mi?" Amcam bana pişmanlıkla baktı. " Hayır kızım s-sen istersen evleneceksin. Bu evlilik kağıt üzerinde o-olacak ve o çok istediğin stajı yapabileceksin?" Amcam sonra bana döndü. " Ama eğer kabul etmezsen seni evden atarım ve hiç bir şekilde iş bulamazsın. Bilirsin elim kolum uzundur. " İşte o zaman yaşlar gözlerimden boşaldı. Abim birden ayaklandı. " Onu atarsan ben de giderim ve şirketin sen ölünce hayır kurumlarına kalır. " Amcam sırıttı. " Hayır yeğenlerime kalır. " Tabi ya. Babamgil 3 kardeşti. Bir de halam vardı ama o evlenmeden hamile kaldığı için büyük dedem onu evlatlıktan reddetmiş ve kardeşlerinin onlarla konuşmasını yasaklamıştı. Abime bunu yapamazdım. O şirket için çok emek harcamıştı. Hem ben staj yapacaktım hem de bu anlaşmalı bir evlilikti. Başka seçeneğim yoktu. " T-tamam" herkes bana döndü. Abim bana baktı. "NASIL TAMAM!!!" gözümden son bir damla yaş düştü ve onu elimin tersiyle sildim ve sesimi güçlü çıkarmaya özen göstererek konuştum. " Abi anlaşmalı bir evlilik diyor hem de staj şansım olacak sen de şirkette kaldığın yerden devam edeceksin. " amcam güldü. " Tamam o zaman ben Ahmet'e haber vereyim. " başımı olumlu anlamında salladım ve odama çıktım.