Nefes nefese kaç dakikadır koşuyorum bilmiyorum."Tuna...ye-ter artık" soluklanmaya çalışırken Tuna arkasına döndü ve kısa ama tatlı bir kahkaha attı."burada terasta ne işimiz var" fazla yüksek olmasada 2. kattın teras katındaydık. Tuna kolumdan tuttu. Ve beni tam bizim mahallenin göründüğü küçük balkon gibi yere götürdü. Terasın kenarlarında küçük duvarlar vardı oraya yaslandım ve Tunaya baktım.Tuna bana yaklaştı kafamı iki elinin arasına aldı.O an değişik bir şey hissetim. Dişlerim kendiliğinden titredi sanki üstümden soğuk bir su döküldü."Seni seviyorum"dedi duraksadı. Kalbimin ritmi kendinden geçmiş gibiydi."Sana aşığım" dedi. İşaret parmağını kaldırdı. Bizim mahalleye doğru sonra dudaklarını araladı. "Mahallede onca kız var. Ve ben bir tek sana karşı böyleyim füsun" yavaşça yüzünü yüzüme yaklaştırdı.Omuzlarından tuttum bu yaşta böyle gereksizce bir şey yapmak istemiyorum. Omuzlarından tuttup ittirmeye çalıştım küçük bir buse kondurdu dudaklarıma.... Sonra.....Sonrası birden oldu omuzlarından hızla ittirdim. O aşagıdaki sonsuzluğa gitti.... Ben onu durduramadım yapamadım... O an ellerim her yerim titredi... sonrası hissizleşen bedenim. Yere çöktüm bütün sesimle bağırdım. Kendi kendime şoka girdim. Kocaman bir kriz geçiriyordum. O an bir ses dikkatimi çekti.Tuna'nın annesinin sesiydı."TUNA...ANNECİM YAVRUCUM NE OLDU SANA. ALLAH'IM SEN YARDIM ET. " O an ayağa kalktım ayaklarım zıngır zıngır titriyordu bağırdım ağladım. Duvarlara her yere yumruk attım.Sonra kendi kendime yumruk attım. Hayatımdaki en çaresiz anımdı.Sonra tanıdık bir ses geldi annem "Kızım... füsun" annemin sesinde hayal kırıklığı vardı."Ne oldu sen naptın" dedi. "Anne ben onu... Tuna'yı ittirdim."
Annem beni hızlıca ayağa kaldırdı. "Şimdi her dediğimi yapmak zorundasın. Ayağa kalk,kendine gel yürü" annem beni yangın merdiveninden sonrasında ne oldu bilmiyorum. Annem bir kaç kişiyle konuştu ve yazlık evimize gittik. Duşa girdim ve ani bir şekilde yine aynı şeyi yaşadım kriz geçirdim. Her yerim titredi Tuna geldi aklıma yine çığlık çığlığa bağırdım. Annem koşarak duştan çıkardı beni. Bana sıkıca sarıldı "Anne yapma git bırak dokunma bana.... Git anne dokunma" annem o an benden korktu elleri titredi telefonda bir konuşma yaptı. Pek duyamadım. Yorganımın altına girip hıçkırıklara boğuldum sonra ellerim dudaklarıma gitti. Bana son bıraktığı hediye ve benim ona yaptığım. Bir kaç saat sonrasında odama biri girdi. Sakalları yeni çıkmaya başlayan adam bana baktı yanıma geldi. Yorganımı yavaşça açtı. Omzuma dokundu arkasındaki saklı şırıngayı çıkardı. Ve koluma vurdu o iğneyi. Hafif bir titreyiş sesizce bir inleme.
***
Ne kadar geçti bilmiyorum. Gözlerimi araladım annem adamla konuşuyordu. Duymaya çalıştım. "Kızın bir tranva geçiriyor. Bu geçici bir hastalık. Kısaca kızınızın hastalığının adı Obsesif Kompulsif Bozukluk. İnsanlara dokunamaz insanlarla yakın ortama temas halinde olmayı istemez" ve gerisi annemin hıçkırıklara boğuluşu._-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-
Sonrasında ne oldu biliyor musunuz? Bir sürü tedavi geçirdim. Bir sürü kriz atlatım.Bu süreçte Tuna'nın iyi olduğunu öğrendim.Sosyal medyadan hep onu takip ettim. Bir sürü kızla fotoğraf atıyordu. Tek olan fotoğraflarda kalbim deli gibi atıyordu. Kızlarla olanda kalbim sıkışıyordu."Eğitimini nasıl aldın? "Derseniz yaz evine bir kaç ögretmen geldi. Ama kendimden şuan eminim Tuna'nın okulunda okumak istiyorum. Nedensizce onu görmek istiyorum. Gözümden bir damla yaş aktığını fark ettim o an. Her zaman bu oluyordu. Şimdi kendi evime gidiyorum. Orayı çok ama çok özledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
×İmkansızı Sevmek×
Teen FictionO hala hızlı adımlarını atıyordu. Yetiştim kolundan tuttum. "Parfümün hala aynı,saçların hala aynı,elmacık kemiklerin daha keskin senin dudaklarının kokusu yok senin dudakların eşsiz,o koku kimsede yok" dediğimde şaşırmış gibi yüzüme baktı."Yapma Fü...