Sabah yürüyüşü ve düşüncelerimiz

49 2 1
                                    

Sonbahar sabahı yürüyorum ıssız ve ıslak sokaklarda. Her yer hafif sarımsı yapraklarla dolu asfalt görülmeyecek durumda. İnsan bazen düşünüyor bu canlı olan bitki neden dalından vazgeçiyor da dökülüyor diye. Belki sizler düşünmüyor olabilirsiniz ama ben düşünüyorum. Cevap arıyorum ve bulabildiğim tek cevap beni tekrardan düşündürmeye başlıyor beni . Yapraklarda insanlar gibi soğuk rüzgarları hissettiğinde hemen kopuyor en sevdiği daldan, başı boş kuruyor düştüğü yerde. Biz insanlarda böyle değil miyiz ? Hani sevdiğimiz bizi terkedince kendimizi hayata küstürüp sadece onu düşünerek zamanımızı öldürmüyor muyuz ? Biliyorum ki herkes bunu yapıyor . Yapıyoruz desek daha iyi olur. Hepimiz aynıyız çünkü aşk konusunda . Sevdiğimizi herkesten üstün görürüz çoğu zaman ama öyle değildir bunu ayrılınca yada ufak bir soğukluk girince anlarız . Ya da şöyle diyelim terkedilince anlarız ne kadar boş bir değer verdiğimizi. Halketmediğini hatta verilen en ufak sevginin bile ona fazla olduğunu görürsünüz. Bu yüzdende kendimize kızarız çoğu zaman. Kızmanın bir çözüm olmadığını hepimiz biliyoruz ama farkına hep geç varıyoruz. 

Not : Ne sen Leyla'sın, ne de ben Mecnun . 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 09, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sabah yürüyüşü ve düşüncelerimizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin