Episode 2; Mistake

173 9 5
                                    

"Aaaaah!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Aaaaah!.." Bağırdıkça bağırıyor, karanlığa çekildikçe bu çukurun normal bir çukur olmadığını anlıyordu. Çukur kenarlarındaki güçlü köklere tutunmaya çalışsada çekime yenik düşüyor elleri kayıp gittiği gibi bedeni de savruluyordu. Tavşan deliği önce bir tünel gibi düz gidiyor, sonra birdenbire dikleşiyordu. Ya kuyu çok derindi, ya da Minhyuk çok yavaş yuvarlanıyordu. Önce nereye gittiğini görmek için aşağı bakmaya çalıştı ama çevre o kadar karanlıktı ki hiçbir şey seçemedi. Sonra kuyunun yanlarına bakmaya başladı, duvarların kitap rafları ve dolaplarla kaplanmış olduğunu gördü. Hangisine şaşırsa bilemedi. Çığlık atmaya devam etti karanlıkta yankılanan sesiyle. Düştükçe aydınlanan etraf onu daha fazla ürküttü ama aynı zamanda meraklandırdı da. Bu düşmenin bir sonu gelmeyecek miydi acaba? Herşey karmakarışıktı. Uçan meşaleler, kitaplar, sandalyeler ve akla gelecek diğer her şey. Aşağıya baktığında yatak karşıladı onu. Yatağa doğru düştü ve yatak onu başka bir yere fırlattı. Daracık bir alana...
Kumaş pantolonunun yıprandığını biliyor, tertemiz gömleğinden de eser kalmadığını bizzat gözleriyle izliyordu.
O an yere düştü. Ve yer yarıldı. İçine düştü.
O daracık tünelden buz gibi soğuk yere düştü. Zaten sonra ne olduysa bundan sonra oldu.. Yer içine çöktü, kırılan yer ile birlikte bir alt odaya gecti. Ama bu işte bir terslik vardı. Niye saçları yukarıya doğru sallanıyordu. "Ah!" Tepe takla oldu. İşte şimdi normale döndüğünü hissetti. Bir süre ayağa kalkamadı Minhyuk. Titreyen bacaklarının durmasını bekliyor, etrafında çevrili bir sürü kapıdan birini açıp kaçmak istiyordu, bu değişik yerden. "Nerdeyim ben?" Elini yere koyup destek aldı, ayağa kalktı. Etrafında döndü. Sahi kaç kapı vardı böyle? Birbirinden farklı, ürkütücü ve güzel.. Denedi. Tek tek, hepsini. Tavandan başlayıp yere kadar inen simsiyah kalın perdeyi çekti. Bir pencere veya irice bir kapı ile karşılaşmayı beklese bile küçücük bir kapı ile karşılaştı. Eğildi. Sonuç değişmemişti. Hepsi kilitliydi. Nasıl çıkacağını düşünürken karşısına bir masa çıktı . Üzerinde de yalnızca küçücük bir altın anahtar vardı.

Aldı ve kapılardan birinir açması umuduyla denemeye başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aldı ve kapılardan birinir açması umuduyla denemeye başladı. Ya anahtar delikleri çok büyük, ya anahtar pek küçük geliyordu. Pes etmedi ve kapıları tekrardan denemeye başladı. Hemen o küçük altın anahtarı bu minicik kapının kilidine soktu, anahtarın kilide uyduğunu görünce çok mutlu oldu. Minhyuk diz çöktü ve geçidin öbür ucunda ömründe görmediği kadar güzel bir bahçe gördü. Ama kapıdan başı bile sığmıyordu. Yani oraya geçmesi çokta mümkün gibi durmuyordu. Arkasını döndü bu kez de masanın üstünde bir şişe buldu. Minhyuk, ''Demin burada olmadığından eminim" dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 08, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

minhyuk in WONDERLAND || hyunghyukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin