Buz gibi su yüzüne çarptıkça iyi geldi. Şimdi daha iyiydi. Gözlerine sabun kaçmıs gibi olmuştu.
Banyodan çıktı ama salona gitmek istemedi.Hiç içinden gelmedi. Tuvaletin yanındaki yatak odasına geçti. Yattı. İçinden ''O beni terk etmeden ben onu terk etmeliyim.'' dedi. Selimi çok sevdiğini buradada söyledi kendine. Başı dönmeye başlayınca kendini ölecek gibi hissetti. Acıdanmı rakıdanmı bilemedi. Kalkıp ''SON'' konuşmasını yapmak için salona gitti. Selim herşeyden habersiz internet kalabalığına dalmış, bir yandan müzik dinliyor biryandanda arkadaslarıyle facebookta konusuyordu. Onun bu tavırlerı Peranın sınırlerını tavan eden şey oldu.Tam sinirle konuşma yapacakken midesine giren ağrı bunu engelleyen şey oldu. Ayrılık konuşması yerine bambaşka şeyler söyledi.
''Selim beni kustur yoksa öleceğim!''
''Ben sana cok içme demiştim hızlı gittin''
Selim hemen solunun camını açtı.
''Temiz hava almak istermisin? Dışarıya götüreyimmi seni?''
''Hayır ölüyorum!''
Pera kalktı tuvalete gitti.Kustu. Üç gündür yediği herşeyi cıkartmıstı. Kpıyı kapattı. Ama selim kapının önündeydi. Kapıyı açtığında ''iyimisin?'' dedi hemen. Bağırıp çağırmak, selimi orda terketmek istedi. Kalbini tuttu gene çok acıdı. Yatağa gitti kendi tarafına yattı. Selimde yanına oturdu.
''Nasılsın tekrar kusmak istermisin?''
Pera hiçbirşey demiyordu sadece o güne kadar ağlamadığı kadar çok ağlıyordu. Yutkundu.
''Sen beni aldatıyosun.''
''Ben.. hayatımda hiçkimseyi aldatmadım.''
''Sen beni aldatıyorsun.''
Pera kendisini rezil ediyordu. Etsin! Burnu gözleri kıpkırmızıydı.
Selim salona gitti, pera ağlamaya devam ediyorduki ortalığın karardığını gördü. Herşeyi kapatmış.Peranın yanına geliyordu. Geldi sevgilisine sarıldı ve kafasını sevgilisinin Cacharel noa kokan boynuna koydu.
''Selim beni seviyormusun?''
''Evet''
''Ne kadar?''
''....'''
Pera sevgilisinin kollarından kurtuldu ve yatağın en rahatsız köşesine geçti.Eskıden buraya geçtiğinde gelip sarılır, yerine çekerdi. Gece uyanır yanağıından öperdi perayı. O geceyse, haberi olmadan kopan fırtınaya şahitlik etmek yerine internette biraz daha fazla takılmayı tercih etti. Selim flortu sever ama sevdiğini kabul emezdi. Pera o gece hiç uyumadı. Evin heryerini bir düşündü. Neresinde neyi varsa sabah selim duşa girdiğinde toplamalıydı.
Gece sevişmediler. Sabah olduğunda Selim yataktan kalkıp en sevdiğ şeyin farmvilledeki çiftliğinin başına geçti. Pera uzaktan ona bakıp sessizce bir gülüş attı.Selim ne olursa olsun değğişmeyecekti çunku buna pek niyeti yok gibiydi.Kahvaltı yapmak yerine oyun oynamayı sevgilisine sarılmak yerine Peranın aldığı çikolatalı duş jeliyle duş almayı terci etti.Telefonunu alıp duşa girdiğine, Pera evdeki eşyalarını bi güzel topladı. Sonra kapının önünde öylece dikilmeye başladı. Pera için öylece dikilme aslında epey anlamlıydı, çünkü o sırada evin içinde yaşadığı bütün anılar, film izzler gibi gözünün önüne yeniden ve yeniden geliyordu.
Selim arabasının anahtarını alınca ''Buradamı bekliyordun?''diyerek şaşkınlığını dile getirdi ama Pera ona cevap vermeye tenezzül bile etmedi. Selim ayakkabısınıda giyince evden çıktılar.Peranın acısı azalmıştı biraz. Ağlayınca geçen cinstendi. Genç kadın , yol boyunca sokakları izleye izleye eve geldi.Ayrılırken öylesine yanak değdirdiler.Birbirlerini öpmediler bile. Pera o gün selimden telefon beklemedi. Beklenmeyen telefon ne o gün nede başka birgün geldi. Selim birdaha onu aramadı. Zaten bittiğini ikiside iyi biliyordu.Peranın hayatından biraz kahkaha, biraz asabiyet, biraz gözyaşı birkaç flörtöz hafta ve bir sevgili daha eksilmişti. Bir iki gün pek yemek yemedi ama daha sonra güzelce şişecekti zaten, regl dönemiydi.
Bazı yazım yanlışları filan olabilir hızlı yazdım biraz okuduğunuz için çok teşekkürler vote vermeyide unutmayın :D 3 4 gün içinde 3. bolumde gelir. sizi seviyorum byy :D <3
