''Sonbaharın Çığlıkları''

526 36 10
                                    

 Bu hikaye benim için çok farklı çünkü benim yaşadığım bir şeyden esinlendiğim hikaye 

   Hayaller farklı tatlara ve renklere sahip şekerller gibiler.Hayal ederken kendimi bir şekerci dükkanında gibi hissediyorum.Gerçek hayatın acı tadından kaçmak için hayal dünyamın kollarına sığınıyorum.Orada insanlardan korkmuyorum çünkü orada ipler benim elimde.Onları kukla gibi oynatıyor ne istersem onları söylemelerini sağlıyorum.Orada aklıma esen herşeyi yapabilrdim  daha sonra neler olucağını düşünmeden.İstersem orada aynı anda on bin tane çikolata yiyebilir,Uçabilir,bisiklet ile dünyayı gezebilirim.Hayaller önüme bir sınır koymuyor ama gerçek hayat bana çelme takmak için boş anımı kolluyordu.Hayallerim gerçek olmayı bekliyor diğerleriyse hala daha bana kendini tattırmak için yalvarıyorlardı.Bu sefer korku yoktu.Engeller sadece benim için korkutmak amaçlı konulmuştu.

''Kendi mekanımda izin mi isteyeceğim?daha neler.''gür bir ses beni yerimden sıçrattığında ;sesin geldiği yönü bulmak için bakarken daldığım ayakkabılarımdan gözlerimi ayırdım.Sesi parkta yankılanıyordu.Kuşlar bir anda havalandılar.Kuşların arasından biri belirdi.Yaparaklar kuşların kanat çırpışlarıyla havalandılar.Çocuk haretle bişeyler söylüyor delicesine yumruklarını sıkyordu.Parmak boğumları sıkmaktan beyazlaştı.Siyah kot kızların baktıkça kıskanabilceği uzun ince bacaklarını sarmıştı.Beyaz bol bir tişörtünün arasından dövmesi gözüküyordu.

''Tamam lan kapa''dedi sinirle ardından''Tuna!''diye bağırdı.''Bir boku beceremiyosun.''dedi ve telefonu dar kotunun cebine koyduktan sonra''Baş belası''diye mırıldandı.Karşımdaki banka doğru yürümeye başladı.Yürüken altında ezilen yaprakların çığlıkları duyuldu.Oturduğunda yüzünü ellerinin arasına aldı.Derin bir nefes alıp ellerini  saçlarının arasında geçirdi.Tarzı ben siyim diye adeta bağırıyordu.Güneş ışığının altında saçları parlıyordu.Siyah küpesi saçlarının arasından zor seçiliyordu.Saçlarının sol tarafı daha uzunken,sağ tarafı daha kısaydı.Göz göze geldiğimizde nefesim kesildi.Gözleri kalem çekilmiş gibi belirgindi.Bakışları gözlerinin yumuşak  renginin aksine sertti.Mavi gözleri sinirle parlıyordu.Tüylerim diken diken olmuştu.Dudakları kırmızının en güzel tonunu almıştı.Dolgun ve öpülesiydi.Yüzük parmağında siyah düz bir yüzük vardı.Onu incelememden rahatsız olmamıştı.İnatla gözlerimin içine bakıyordu.Bende gözlerimi üzerinden çekmemekte ısrarcıydım fakat bakışmamıza yoldan geçen bisikletli bir adam son verdi.Kafamı rüzgarın işgencesine dayanamayıp.zemine düşen yapraklara bakmak için çevirdim.Sonbahar yanında gettirdiği hüzünle insanın ruhuna işliyor nefesini kesiyordu.Titrediğim zaman ince cekemitin fermuarını çekebildiğim kadar yukarı çektim.İrademe yenilip yine çocuğa bakmak için kafamı çocuğa çevirdiğimde;kollarını kafasının altında birleştirmiş,bacaklarını bankta rahatça açmıştı.Sanki evdeymiş gibi gözlerini kapattmıştı.Bazılarına ilk başta görünüşü itici gelsede aslında ne kadar çekici biri olduğunu görebiliyordunuz.Dudakları alayla kıvrılmış sonra ise tebessüm ettmişti.Karnımın kasıldığını hissetim.Hergün bu kadar yakışıklı biriyle karşılaşmıyordunuz sonuçta.Çantamdan siyah çizim defterimi çıkardım.Çantamdan kurşun kalemimi çıkardıktan sonra yeni bir sayfa açtım.Yüz hatlarından başlayarak çizmeye başladım.Gözlerini çizerken kirpiklerinin nasıl bu kadar kıvrımlı ve uzun olduğu aklıma takıldı.Sanki bir dergiden çıkmıştı.Yüz hatlarını çizdim.Burnunuda çzdikten sonra sıra dudaklarına gelmişti.Dudakları mükemmeldi.Tebessüm ettiği zaman bile gamzeleri belli oluyordu.Kaşlarını çzierken ;boğazını temizledi.Kalemim yere düştüğünde gözlerimi korkuyla ondan ayıramamıştım.Kabaca esnediğinde güneş batmak üzereydi.Hemen yere düşen kalemi aldıktan sonra gizlice bakmaya çalıştım.Derin bir nefes aldı gözlerimiz buluştuğunda hemen çantamdan peçete çıkardım ve kalemimi sildim.Gözlerinin hala üzerimde olduğuna dair hisslerim vardı ve hislerim yalan söylemiyordu.Derin bir nefes aldıktan sonra ayağa kalktı.Üzerini silkeledikten sonra''Umarım manzara hoşuna gittmiştir.Resmim güzel olmadıysa bu benim suçum deil senin beceriksizliğin.'' dedi.Gözümü büyülttüğüme eminim.Alt dudağımı kemirirken onun güzel gülümsemesine bakıyordum.Dişleri sırma gibiydi ipana reklamlarındaki gibi bembeyazdı.Yanaklarım kızarmadı.Bu sadece bazı yazarların kızı masum göstermek amaçlı kullandıkları klişe bir özellik.Oysaki masumluk davranışlarla bellidir.Yanakları kızarıpta çocuğun dudaklarını yermiş gibi öpmesi onu masum yapmıyor.Kafasını iki yana salladı alayla dudakları kıvrıldığında hala daha yoldun ortasında dikilmiş gözlerini üzerime dikmişti.Mavi gözleri vücudumda geziniyordu en son gözlerimde durdu.Arkasını döndü ve ölü yaprakların toprağı yorgan misali örttüğü yolda yürümeye başladı.Çizim defterime baktım.Dudaklarımı şişerek sesli şekilde ofladım.''Çizimimin yarım kalmasından nefret ediyorum.''defteri kapattıp çantama koydum.''Aptal çocuk manzara hoşuna gittmişmiş sanki bakılcak bir yanı varda.Ajdarın bile bir havası var.Saçlara bak''-,-Gökyüzü turuncu ve sarının en güzel tonlarına bürünmeye başladığında otturduğum yerden kalktım.Onun gittiği yere baktım.Yolun sonuna baktım.''Yalan söyledim.Ne yazıkki çok yakışıklısın uyuz''onun ters yönüne doğru yürümeye başladım.Sonbahar akşamının güzel rüzgarı tenimi okşuyordu.Akşam trafiğinden dolayı arabaların korna sesleri duyulmaya başlamıştı.Ellerim üşüdüğü için ceketin kollarını uzattıp ellerimi içine sakladım.Her okul çıkışı düzenli olarak geldiğim parktan çıktıktım.Adımlarım kirli kaldırımları döverken yanımdan geçen insanların arasından süzüldüm.Annem beni kesin iki saat azarlıyacaktı.Saate baktım.''18:22 '' koşmaya başladım.Nefesimi düzenli tuttmaya çalşarak koştum.

Buda Benim Hikayem.Hayaller kurarak vakit harcayan,fakat onları gerçekleştirmeye  zaman bulamayan bir kız.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 05, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HayalperestHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin