Merhabalar! Biliyorum uzun süre oldu ama mezuniyet, balo vs işlerle uğraşıyordum. Hepinizi seviyorum♥ Okumaya başlamadan önce uyarı: Eğer bu bölümü anlamak istiyorsanız, 52.bölümde ki ilk part'a göz atın. Devamını çevirmemi istediniz, umarım seversiniz.
Not: Bu bölümden başka 2 part daha var, yoruma isteyip istemediğinizi bırakın.
Tam olarak 1 hafta olmuştu. Zach, beni eve bırakmıştı ve sonrasında hiç konuşmamıştık. Okulda yalnızca yanımdan geçip gidiyor selam bile vermiyordu. İnanılmaz derecede umursamazdı. Onun davranışları karşısında ne yapacağımı bilmiyordum.
"Jeff, hadi ama Clay her meşgul olduğunda sana Tarih öğretmenliği yapamam." Birkaç dakikadır bana yalvarıyordu. Onu yalvartmak hoştu açıkçası.
"Grace, tanrı aşkına. 45 dakika çalışacağız. Bu sınavı geçemezsem babam bir daha ki sezon baseball oynamama izin vermeyecek."
Kıkırdadım. "Bu daha iyi. En azından ders çalışmaya başlarsın."
Yüzüme lütfen bakışı attı ve en sonunda kabul ettim. Birden sarılmaya başladı bana ve bende gülerken kollarımı boynuna doladım.
İşte o an Zach'le göz göze geldik. Jeff'den hızlıca ayrıldım ve başına vurdum. Bize doğru ilerliyordu.
Zach, yanımızda durduğunda kolunu omzuma attı ve Jeff hayretle bana baktı. Jeff sayılı arkadaşlarımdan biriydi. Ve neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.
"Atkins dostum, o benim kız arkadaşım." dedi Zach kolu hala üzerimdeyken.Ne yapmaya çalıştığını bilmiyordum.
"Sakin ol, o benim en yakın arkadaşlarımdan biri yalnızca. Kızını çalmayacağım." dedi Jeff ve gülümsedi.
"Yarın kütüphanede görüşürüz Grace" dedi ve ayrıldı ardından yanımızdan.
Onun gidişini izlerken kendimi Zach'ten kurtardım ve karşısına geçtim.
"Hayır." dedi gülerek.
"Ne demeye çalışıyorsun?"
"Onunla yarın kütüphanede buluşmayacaksın Grace,"
"Tanrı aşkına Zach! Beni öptükten sonra 1 hafta benimle konuşmayıp, sonra bana emir veremezsin."
"Bak, sadece, sadece korktum anladın mı? Bir erkek arkadaş olabilir miyim onu bile bilmiyorum." dedi.
"Kimse bunun garantisini karşısındakine veremez." dedim sinirle.
"Çok güzelsin, çok eğlencelisin ama gezelim, sinemaya gidelim ama ben senin için daha fazlası olamam."
"Sen," dedim "Git eğlenilecek başkasını bul."
Arkamı dönüp gitmeye hazırlanırken beni koluyla durdurdu.
"Grace, telafi edebilirim."
"Hayır." dedim ve yanından ayrıldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
13 Reasons Why // Dizi Hakkında Her şey
Randommümkün sanırdım, sevdiğimin okyanusunda yüzebilmeyi, mümkün sanırdım, suya dönüşmeden yüzebilmeyi ama durmaksızın yutuyorum hava denen şeyi; ayaklarıma bağlı taşlar, rahat bırakmıyor beni'