IŞIL DAN DEVAM
Sabah kaktığım zaman annemler bir koşuşturma peşindeydi.Annemin yanına gidip:
-Hayırdır kraliçem nereye gidiyoruz ?
-Kızım dayınlara gidiyoruz hadi sende hazırlan.
-Kralçem ben gelmesem olmaz mı ?
- Işıl, eve geç dönebiliriz ama.
-Tamam annem bir şey olamaz, siz gidin.
Tam annem bir şey diyecekken babam araya girdi;
-Bade bırak kızı gelmek istemiyorsa gelmesin. Onu biz nereye zorla götürdük.
-Tamam Gürcan gelmesin.
Annemi ve babamı kocaman öptüm.
-Teşekkürler canlarım.
Annemler hazırlanıp çıktılar.Bende en yakın arkadaşım olan Ece'yi aradım gelmesi için. Ece geleli kaç saat olmuştu bilmiyorum telefonumun melodisiyle kahkahalarımıza ara verdik. Arayan numarayı tanımıyordum.
- Alo.
-Merhabalar, ben Işıl Karaman ile görüşcektim.
-Buyrun benim.
-Ben sizi karakoldan arıyorum.
-Anlamadım?
-Işıl Hanım öncellikle sakin olun Gürcan , Bade ve Mert Karaman kaza geçirdi şuanda hastanedeler.
- Hangi hastahane.
- ... Hastahanesi.
-Ta ta tamam.
Deyip telefonu kapattıktan sonra daha fazla ayakta duramayacağımı fark ettim.Olduğum yere oturduktan sonra hüngür hüngür ağladığımı fark ettim. Ama benim hastaneye gitmek gerekliydi. Ece'ye dönüp "Ben gidiyorum." Der demez kapıya yöneldim.O da arkamdan geliyordu.Hemen şoförümüz olan Sinan Amca'nın yanında aldım soluğu.
-Sinan amca hastaneye gitmeliyiz.
-Kızım iyimisin hayırdır ne hastanesi?
-Ben iyiyim ama annem ve babam onlar onlar kaza yapmış çabuk olalım lütfen.
-Tamam kızım binin bakalım.
Ece ile birlikte hemen arabaya bindik.Sinan Amca da bindikten sonra:
-Işıl hangi hastane. Diye sorunca kendime gelip;
-.... hastahanesi
-Tamam kızım
Arabadan iner inmez soluğu bir doktorun yanında aldım Sinan Amca ve Ece de yanıma gelmişlerdi.
-Gürcan, Bade ve Mert Karaman nerede?
- Hanımefendi öncellikle sakin olun, onlar amaliyatta elimizden geleni yapıyoruz.
-Kaçıncı kat ?
-3.
-Tamam teşekkürler.
Deyip koşarak asansöre bindim ve 3. kata basarak beklemeye başladım.
Asansör katta durduğu zaman hemen başka bir doktor bularak yanına gittim.
-Gürcan, Bade ve Mert Karaman.
-Amaliyattalar elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.
-Daha fazlasını yapın o zaman.
Sesim tahmin ettiğimden fazla çıkmış olacak ki herekesin bana baktığını fark ettim.Sinan Amca yanıma gelerek sakinleştirmeye çalıştı.Ece'nin ise elinde su vardı. İçmem için bana uzatınca alıp biraz içtim.Ameliyathanenin önünde beklemeye başladım. Zaman geçmiyordu.Resmen volta atmaya başladım. Doktor içerden çıkar çıkmaz yanına gittim.
-Nasıllar.
- Durum kritik şuan yoğun bakıma alacağız.
-Ne demek ya ne demek durum kritik?
-Sakin olmalısınız.
-OLAMAM SAKİN!!
Ece yanıma gelerek;
- Işıl gel böyle herkes görevini yapıyor.
-Ya annem, babam, kardeşim içeride yatıyor ne demek sakin ol!
-Tamam canım biliyorum ama sabretmelisin.
Aradan kaç saat geçti bilmiyorum.Doktor yoğun bakımdan içeriye girdi.Neler oluyordu? Doktor tekrar içeriden çıkınca yanına gidip sordum;
-Ne oldu, iyiler değil mi ?
-Işıl Hanım.
-Evet.
- Üzgünüm tüm çabalarımza rağmen kurtaramadık başınız sağ olsun.
Doktor bir şeyler daha söyledi. Ama algılamıyordum. Gerisi karanlık.Gözümü açtığım zaman hastane odasında oldğumu fark ettim. Ece yanımdaydı gözlerimi açtığımı görünce:
-Nasılsın Işıl?
-İyiyim olduğu kadar işte .Dışarı çıkıp hava almam lazımdı.Yataktan doğrulduğum sırada Ece engel olmaya çalıştı ama ben kalkıp çıktım.Odadan dışarıya kendimi attım ve her zamanki yerime gittim.Oturup ağlamaya başladım ama geçmiyordu,gerçekler değişmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Aydınlığa (DÜZENLENİYOR)
ChickLither şey bitti derken şans güler ya hani bu hikayede öyle olması dileğiyle