Sonunda şu atmosferden kurtulacaktım 18 yaşındaydım. Artık bitmişti gidiyordum şu yurt denilen yerden hep bugünü beklemiştim , son defa kontrol edip odanın kapısını kapattım.
Dış kapıya yönelirken arkadan yine o sesi duyum.
-Deniz Alaçatı buraya gel !
Arkamı dönüp yanına ilerledim
-Nereye ?
-ÖZGÜRLÜĞÜME !
- Nereye gidersen git bana haber vereceksin!
- Artık haberiniz olduğuna göre size cehenneminizde mutlulular. Deyip kapıya yöneldim
Kapıdan dışarı çıktığımda gerçekten bu defa dönmemek üzere çıktığımı hatırladım bu kapıdan.
Ne kadar özgürlük diye bağırmak istesemde bağırmadım çünkü ben büyümüştüm elimde olan küçük valizde az da olsa bildiğim yolda ilerlemeye başladım.İleride küçük bir park olduğunu görüp oraya ilerledim. Herhangi bi banka oturdum.
Bu yaşıma kadar ne anne ne baba şefkati görmüştüm . Ne babamdan azar işitmiş ne de annemin yanına sığınmıştım.Sonrasında onun kollarında ağlamıştım.Ben bunları düşünürken çapraz bankta bi kızın ağladığını duydum.Siyah saçlarından seçilmiyordu yüzü önüne düşmüştü çünkü.Yanına gidip gitmemek konusunda tereddüde kalsam da yanına gidip oturdum beni fark edince bir an irkilse de bir şey demedi ben konuştum dayanamayıp
-Neyin var?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Aydınlığa (DÜZENLENİYOR)
Chick-Lither şey bitti derken şans güler ya hani bu hikayede öyle olması dileğiyle