Gizemli not

67 6 6
                                    

Sabah uyanmanın en güzel yanlarından biri de yeni günün başladığını bilmektir.Halıya kitlenip bakarsın..Bir an için hiçbi derdin yokmuş gibi olur hiçbirini hatırlamassın.Ama aradan on dakka falan geçince herşey yavaş yavaş aklına gelmeye başlar.

Sabah uyandığımda o gün antreman olduğu aklıma gelmişti.Offf kim gidicekti şimdi oraya takımı çalıştırıcaktı? Sorumluluk almayı sevmesem hayatta bu işe girişmezdim.Takım kaptanı olmak zordu.Ama beyzbolu seviyordum ve en iyi olduğum şey buydu.Maç sırasında koşarken içieme sığmayan bir enerji açığa çıkıyordu belkide bunu seviyordum:) 

Aaa not.Aklıma birden not geldi.Bugün çıkışta okulun arkasındaki ormana gidicektim.Ama zor iş  Scoot'a bişey çaktırmamaktı.Kendisi korumam gibi bişey.Her dakka yanımda.Tamam hani güvende olduğumu hissetmeyi seviyorum ama Scoot bazen abartıyordu.Onu çok seviyorum gerçekten.Kıvırcık saçları uzun boyu mavi gözleri ile tam bi  tatlılık abidesi.Tabiki arkadaşım olarak görüyorum onu.Aramızda o tür konular pek nadir geçer.Bende yalnız olduğum için tabii.Ama şöyle bişey de var ki onun arkadaşlığını kaybediceğime ölürüm daha iyi.Yani o anlamda hiç düşünmem bu yüzden.

Ütülenmiş gibi düz saçlarımı bir çırpıda topladım.Hafif bir makyaj yaptım ve üniformamı giyip Scoot'ın evine doğru yola koyuldum.Aklımda binlerce karmaşıklık vardı.Tüm yol boyunca notu düşündüm.scoot'a notu söylemeli miydim.Ama söylersem o geceyi anlatmam gerekirdi.Ayrıca neden beni aramadın diye bana fırça çekecekti bundan adım gibi emindim.En iyisi ona hiçbişey çaktırmamaktı.

Nihayet evine yaklaştım kapıyı çaldım.Annesi bayan lydia beni görünce çok mutlu oldu içeri girmeyi davet etti ama acelemiz olduğunu ve Scoot'ın nerde olduğunu sordum.Çoktan çıktığını söyledi.çok şaşırdım.Scoot asla bana haber vermeden veya beni almadan okula gitmezdi bu işte bi terslik vardı.

Okula geçte olsa gittim ve ilk dersten önce heryerde Scoot'ı aradım.Yok yok yok! nerde bu çocuk?

Okul bitti ve gebericek derecede korkmaya başladım.Vakit gelmişti.İçimde merakla karışık korku vardı.Birinin benle dalga geçme ihtimalini düşündüm ama bu saçmalığı sadece Staycey yapabilirdi ama o da o gece orda yoktu kimse yoktu emindim.Korka korka ormana yaklaştım.Heryerde olan ağaçlar gözüme daha bi korkunç görünüyordu.Ve ortalıkta kimse yoktu.Korkudan sanırım ağlıyordum.Çünkü ağladığımı beş sakika sonra farkettim.

 Ormanda tur atmaya karar verdim zaten küçük bi koruluk gibi bişeydi.Yürürken ayağıma bişey takıldı ve onun bi hediye kutusu olduğunu farkettim.Önemsemeyip yoluma devam edecekken üzerinde ismimin yazılı olduğunu gördüm.Kocaman harflerle ve kırmızı kalemle CAROLINE yazıyordu.

Bunu yapan kimdi ve benden ne istiyordu??

Dark Brown.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin