BÖLÜM 2

136 4 5
                                    

Mayıs ayının 19 ' unda dünyaya açtığımda gözlerimi , annem kapatmıştı.
Babamla büyümüştük. Annem tek şey bırakmıştı bana, babamı. Birde ismimi ... "Kızımız olursa Melina olsun, şiir koksun" demiş. Cinsiyetimi, adımı bile bilmeden gitmişti.
*
    Küçük bir evimiz vardı . Her sene babamla farklı renge boyardık .Bu sene lilada karar kılmıştık .
     Bahçemiz mor menekşelerle doluydu. Annemin en sevdiği çiçek mor menekşeymiş.
   Bahçede babamın yaptığı salıncağım vardı. O salıncakta öğrenmiştim hayal kurmayı. Her saklandığımda bulutlara dokunabileceğimi sanardım. O salıncakta öğrenmiştim hayal kırıklığını . Her geriye doğru gittiğinde salıncak bulutlara dokunamayacağımı anlardım . Ama her defasında hiç pes etmeden dokunmaya çalışırdım. Umudu da o salıncakta öğrenmişim.
   Evimizin yanında küçük bir ev vardı. Gonca Teyze ... İlk oyun arkadaşım... Küçükken annemi aradığımda sarıldığım kadın ...
   Mahallemiz sanırım güzeldi . Sanırım diyorum çünkü hiç çıkmazdım sokağa , babam eve dönene kadar . Babam gelincede kimsesiz olurdu sokaklar, bense camdan izlediğim kadar yaşadım o sokakları...
    *
Babam hep "Küçükken hiç yaramaz değildin"  desede  Gonca Teyze çok yaramaz olduğumu , babam ben üzülmeyeyim diye uydurduğu yalanlardan biri olduğunu söyledi.

     Aslında okula başlamadan nasıl biri olduğumu hatırlamıyorum.
    Okulun ilk günü Gonca Teyze giydirdi önlüklerimi . Dışarı çıkmazdım , çıkamazdım babamsız. Babamsız ilk günümdü.
  Sınıfa en geç gelen bendim . Ama sınıf arkadaşlarım - düşmanlarım gülüyordu.
   Eve gelince anlamıştım, Gonca Teyze ' nin eteğimin altına giydirdiği çorabımda kocaman yırtık olduğunu.
   7 yaşındayken söz vermiştim hayata, hayatıma " Düşene gülünmez , düşene gülünmez ! "
   Ama çocukluk , bütün gece ağlamıştım . Babam duymuştu sessiz çığlıklarımı , hep duyardı. Ama ağlamama engel olmaz , gözyaşlarımı silerdi .
   Sınıfa yeni bir çocuk gelmişti ,Talha. Diş telli diye gülmüştü , sınıf arkadaşlarım - düşmanlarım. Bende o çocuğun elinden tuttum bir gün -babam dışında başka bir erkeğe ilk dokunuşum - öğretmenler masasına çıktık. "Asıl komik olan sizsiniz " diye kahkahalar atıp ,dil çıkarmıştık birlikte  .
    Sınıf öğretmenimiz de elimizden tuttum , müdürün masasına çıkartıp " Aynısını burada da yapın " demişti. Aileler geldi , babam sadece gülmüştü o halime saatlerce. Oturduğum koltuktan kaldırıp yine masaya çıkardı babam beni , kulağıma "İçinden ne geliyorsa söyle " diye fısıldadı. " Aynısını burada da yapıyorum  " dedikten sonra okuldan nasıl kaçtık , hatırlayamıyorum.
   Talha da, o ,oda da dayak yemiş. Tek suçlu var , çorabım.
    Babam ilkokuldayken anne kelimesinin vücudunu anlatmaya başladı.
    "Sümüklünün tekiydi " öznesi annem olan ilk cümle... Şimdi anlıyorum annemden neden öyle bahsettiğini . Dayanmaz ki babam gözyaşlarına...
   İlkokul bitmişti.Arkadaş olalım mı, diyenler olmuştu. Kim benimle konuşmaya başlasa fısıltıyla çınlardı kulaklarımda kahkahaları.
     Okul olayları yüzünden babam taşınmaya karar verdi.
Hayatımın ilk eylemi...
    Evden taşınırken mahalledeki komşu çocukları çok üzülmüş, Gonca Teyze arayıp söyledi. Yalan veya doğru ama varlığımdan haberi olmayan insanlar , yokluğuma üzülmesine şaşırmıştım .Mahalleden ayrılırken tek üzüldüğüm şey Talha 'ya  veda bile edemeden gitmek olmuştu.
   7 sene boyunca annemi bir kere aradı gözlerim. Babam mutfakta " Mualla ben salatayı yaptım, çorbayı da sen yap " dediğinde bu sefer annem mutfak kapısından içeriye girecek sanmıştım.
   Her gece "Allah ' ım annemi rüyamda göreyim " diye ettiğim dualar, uyumadan gerçek olacak sanmıştım.
   Büyüdükçe öğrendim babamın mutfakta hep anneme seslendiğini...
   Annemin nasıl öldüğünü sormadım, soramadım babama. Ama Gonca Teyze anlattı , ben doğmadan önce uzatmış saçlarını " Anne olacaksam uzun olsun saçlarım " demiş . Sonra benim ağlama sesim ,duyduğu en son ses olmuş.
    Gonca Teyze ' ye göre anneme çok benziyormuşum . Babama göre aynısıymışım , aynı insanlar , aynı zamanlarda yaşayamazmış  annem onun için ölmüş, benim yaşayabilmem için...
   Taşınırken yolda " Seni harika bir yere götürüyorum , gideceğimiz yerde çok arkadaş edinmek yok sonra unutursun beni " sonradan öğrendim annemi ilk orada görmüş. "Seni unutursam en çok annem üzülür , yoksa unutmuştum. " İlk defa ,son defa, gözleri doldu yanımda. " Ben yaşadıkça , annen yaşıyor " deyip öpmüştü omuzlarımdan .

 NOT: Yaa hayatımda ilk defa bu kadar kişi yazdıklarımı okuyor ,nasıl mutluyum, inanın anlatamam . Beğenen beğenmeyen herkes, iyi ki varsınız

MELİNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin