from us to us 6

6.6K 598 150
                                    

Jimin ve yine Jimin.

Sonra ben ve yine ben.

En son ikimiz, hep ikimiz.

Düşüncelerim sen, ben ve ikimiz olarak bir sıra biçimindeydi Jimin.

Fazla yorgundum ve yatağımda öylece uzanıyordum. Saat çoktan gece on ikiyi geçmiş ve etrafa derin bir karanlık hakim olmuştu.

Ortam sessizdi, uyumak için oldukça iyi ama ben uyuyamıyordum. Ben, Min Yoongi, Jimin'i düşünmekten uyuyamıyordum.

Sürekli kuruyordum kendi kendime. 

On yıllık can acımı ve sevgimi, neredeyse altı aydır anladığı sevgiyle denkleştirip bir olabilir miydik?

Çalınan kapıyla düşüncelerim bölündü ve duyduğum ses ile gülümsedim.

"Hyung, uyanık mısın?" Jimin'in kendisi kadar tatlı sesini duyduğunda gülümsemeden edemiyordu insan.

Ses vermedim. Konuşmak için doğru bir zaman olduğundan pek emin değildim.

Uyuyormuş gibi yapmak en mantıklısıydı. 

Bir kaç kez daha seslendi.

Sonra içeri girdi. Kapının açılış ve kapanış sesini duydum.

Yaklaşan adım seslerinden yatağıma doğru yaklaştığını anlayabiliyordum. 

Bir kaç saniyeliğine ayak sesleri kesildi.

Sonra örtünün bir tarafının kaldırıldığını hissettim ve daha sonra ise Jimin usulca yanıma yanaştı.

Açıkçası ben demeden yanıma yatması benim için çok güzel olmuştu. 

---------

İçeri girdiğimde sessiz olmaya çalışarak ilerledim.

Biraz daha yaklaştığımda uyumadığı belli olan Yoongi ile gülmemek için bir iki saniye durdum.

Onu cidden çok özlemiştim. Çok fazla.

Uyuyor numarası yaptığı için yanına yatsam bile bir şey demezdi sanırım.

Örtüyü kaldırdım ve yanına yattım.

Nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle biraz daha yaklaşıp kafamı göğsüne koydum.

Kalp atışlarını duyabiliyordum. Hızlanmışlardı. Gülümsedim.

Kollarından birini belime doladı. İşte;

Kalbim hiç olmadığı kadar hızlı. 

Buraya onunla konuşmak için gelmiştim, konuşmalıydım.

"Yoongi..seninle konuşmaya geldim ama sen uyuyorsun. Ne yapmalıyım?" Düzensiz nefes alış verişleri kendini ele veriyordu.

"Yoongi hiç tam olarak söyleyemedim ama ben seni çok seviyorum." Parmaklarımı göğsünde gezdirdim.

"Biliyorum, korkuyorsun ama bende korkuyorum Yoongi. Belki senin kadar değil de ama benim de endişelerim var." Derin bir nefes aldım.

"Ama bu aşk, korkabiliriz, kaçabiliriz, üzülüp konuşmayız, küseriz. Ama bu aşk Yoongi. Olur böyle şeyler."

------------------

Sanırım, yani çoook büyük bir ihtimalle bundan sonra olacak bölüm final...

Artık sıktığımı düşünüyorum iyice..

Neyse,

Şuraya küçük bir reklam bırakıyorum;

Bir Apply fiction yayımladım. Katılımlarınızı bekliyorum^^

Kocaman öptüm~




let me tell you a secret ര yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin