Yalnızlar Tayfası

8. bölüm

İdil'in ağzından

Ölüm ,acı bunlar bizim hayatımızı anlatan kelimeler. Biz 4 kız hayatımızda bir çok ölüm gördük , birçok acı çektik ve her zaman sonunda biz yalnız kaldık. Bazıları bize acıdı , bazıları ise her şeye rağmen sanki dertsizmişiz gibi bize güldü. Ama bu son ölüm bize acı vermedi ya da bizi yalnız bırakmadı. aksine bize güç kattı , bizi tatmin etti. çünkü intikamımızı aldık. Bizi üzenleri bizde üzdük ve artık mutlu olma zamanı. Bizi üzmelerine izin vermeden aşık olup gülme zamanı. Hayatımıza yeni insanlar alma zamanı. Bakalım neler olacak.

Sabah her zamanki gibi ilk ben kalktım. Önce Ada ve Aryayı uyandırdım. Hira'yı ise kahvaltı hazır olunca uyandıracaktım kız uykuyu bizden daha çok seviyor kim olursa olsun onu uyandırana tekme tokat dalıyor. ama kahvaltı hazır olunca krepin kokusuna uyanıyor ve uyandığında sadece uyandırdığımız için mızmızlanıyor o yüzden bu günü kahvaltıyı hep biz hazırlıyoruz. şu ana kadar hiç hazır kahvaltı sofrasına oturmadık.(yazarda hiç hazır sofraya oturmadı.)kahvaltı hazırlanınca krep tabağıyla Hira'nın odasına çıktım. odaya girince hira'nın yanına gittim ve krep tabağını burnuna tuttum bir iki saniye bekledikten sonra gözlerini açmadan yataktan kalktı ve banyoya gidip yüzünü yıkadı , yanımıza geldiğinde gözleri açıktı ve bize "harbiden mi?" bakışları atıyordu.

odada daha fazla oyalanmadan çıktık kahvaltıyı ederken yapılacak olan toplantı hakkında konuştuk . Bu toplantıda bütün mafya camiasına demir kansızın veliahtları tanıtılacak ve gurubumuzun lider ve üyelerini açıklayacaktık, bir nevi bizim ilk mafya toplantımızdı. masayı topladıktan sonra evden çıktık. Motorlara bindikten sonra okula doğru yola çıktık. okula geldiğimizde baranların oturduğu çardağa gittik. onlarla selamlaştıktan sonra savaş" bu akşamki toplantıya beraber gidelim mi?" dedi. önce diğer kızlara baktıktan sonra "tamam" diyerek onayladım. okul çıkışına kadar pek bir şey olmadı sadece bize sarkan kişileri dövdük. okul çıkışı eve gittik önce yemek yedik saat yedide kıyafetlerimizi giydik.(GİYECEKLERİ KIYAFETLER MEDYADA) ben saçlarımı at kuyruğu yaptım hirada benimle aynı saç modelini yaptı ada ve arya ise önce saçlarını dalga yaptılar sonra ise kafalarına şelale örgüsü ördüler ve geri kalanını serbest bıraktılar. saat sekizde çocuklar geldi ve biz de onlar gibi motorlarımızı aldık. Toplantının yapılacağı yer bir ormanın girişindeydi. o kadar ücra bir yerdi ki buraya polis bile uğramazdı o yüzden de rahat bir şekilde mafya toplantısını yapa bilirdik . burada kadın olan tek mafyalar biz değildik ama aralarında en geçleri bizdik ve olanlar da en fazla iki üç kişi idi. biz ise onlardan farklı olarak çete şeklinde gelmiştik ve onlardan daha iyi dövüşüp silah kullanıyorduk . hele bide demir kansızın veliahtları olunca hepsinden daha üst düzeyde olmuş oluyorduk. Depoya girince herkes şaşırdı daha sonra hepsi gülmeye başladı içlerinden biri ne oldu kızlar yolunuzu mu kaybettiniz diye sordu hira adamın söylediğine önce güldü sonra "sence yolumuzu mu kaybettik neşter? " diye sordu adam önce lakabını bildiğimiz için şaşırdı daha sonra hira ya silah çekti hira bize bakıp bekleyin işareti yaptıktan sonra adamın karşısına gitti silahın hemen önünde durdu silah hiranın tam boğazına önündeydi adam hira nın cesaretine şaşırırken hira adamın elindeki silahı sıktığını görünce silahı tuttu ve adamın elini indirdi adam bir şok daha yaşarken hira konuşmaya başladı.(koyu yazılar hira)

biz demir kansızın veliahtlarıyız ben gurubun lideri arkamdakilerde gurubumun üyeleri ve gurubumuzun adı yalnızlar tayfası olacak anlaşılmayan bir şey .

dedi depodakiler hep bir ağızdan anlaşıldı dedi . hira az önceki adama dönerek konuşmaya başladı "sana gelince silahı okadar sıkarsan karşınaki ondan korktuğunu anlar. sen mafyaysan korksan bile korkunu belli etmemelisin ki karşındaki seni kolay lokma sanmasın. ANLADINMI. dedi bağırarak . adam kekeleyerek "a-a-nladı-dım. "dedi. içerdeki herkes özür dilerken biz gittik ve koltuklara oturduk. babamızın koltuğuna ise Hira oturdu bu konuda çok konuşmuştuk ve en soğuk kanlımız hira olduğu için onun lider olmasına karar vermiştik. Her ne kadar hepimiz eğitimlere tabi tutulmuş olsak da o eğitimlerde bizi sakinleştiren ve bize cesaret veren hep Hira olmuştu ve liderliği o hakkediyordu . Çünkü hira bizim hep ablamız gibi olmuştu.

masadaki adamlarla tanıştıktan sonra konular konuşulmaya başlandı. en son masada hayalet diye bir adamın konusu geçti . adamın adı bilinmediği ve kimse daha önce görme şerefine erişemediği için adama hayalet diyorlar. bu adam düzenli olmayan aralıklarla ortaya çıkıp bu masada bulunan kişilerin adamlarını öldürüp onlara gönderiyormuş . adamın amacı bu masadakilerin içine girebilmekmiş ama demir baba adamı test edince yetersiz olduğunu görmüş ve göndermiş. adamda en büyük mafya babasının çetesine giremeyince intikam almak istemiş ve bunları yapmış. şuan depoda bulunan herkes demir babanın çetesindeki kişiler brde bizim çetedeki her adamın kendi çetecikleri var . yani bizim çetede o çeteciklerden biri. adamın saldırmadığı bir tek bizim çete kalmış. bizi de dikkatli olmamız konusunda uyardıktan sonra toplantıyı bitirdik. herkes dağılınca bizde baranlarla bara gitmek için yola çıktık. bara gidene kadar yarış yaptık yarışı ben ve hira birinci baran ve toprak ise ikini bitirdi .diğerleri de üçüncü oldu. bara girerken korumalara selam verip içeri girdik her zamanki locamızda otururken bir garson elinde bir kağıtla bizim locaya geldi bize selam verip kağıdı hira ya verdi. Kağıtta

"demir kansızın yerine dört kız mı geçti gerçekten mi? sizinle tanışmayı çok isterim kızlar. hele de hira ve idil ile babanın katili olmak nasıl bir şey merak ediyorum doğrusu.--HAYALET--

BÖLÜM SONU :UZUN ZAMANDIR BÖLÜM YAZAMADIĞIM İÇİN ÖZÜRDİLERİM BİR SONRAKİ BÖLÜMÜ EN KISA ZAMANDA YAYINLAMAYA ÇALIŞACAĞIM KENDİNİZE İYİ BAKIN .GÖRÜŞMEY ÜZERE...😘😘💋