Sophie, Benim Küçük Fahişem

KİTAP OLARAK BASILDI

TANITIM BÜLTENİ

''Her insan bir gün mutlaka gerçek yüzünü gösterir.'' Annemin sözleri kulaklarımda çınlıyordu. Zamanı gelmişti işte. Annemin ölümünden sonra bana bakan adam için zamanı gelmişti. 25 yaşımı geçen hafta doldurmuştum. Neden kaçmamıştım? Neden bundan seneler önce alıp başımı gitmemiştim. Neden? Bu kadar mı korkaktım? Lecter aldığı tomarla parayı bir kez daha saydı ardından ağzında ki izmariti alıp yatağın hemen başındaki kül tablasına fırlattı.
'İşte böyle küçük Soph'i. Benim küçük fahişem. Bakireliğinin bana bu kadar para kazandırabileceğini her zaman biliyordum işte bu yüzden senelerdir üzerine çıkıp seni bir kedi gibi hırıldatmadım.' Elini saçlarıma götürüp yavaş yavaş okşadı.
'Delinin teki sana servet ödedi. İnanabiliyor musun? Kocaman bir servet. Bakireliğin beni neredeyse küçük bir servet sahibi yaptı. Şimdi uslu bir kız ol tamam mı? Adam yarım saat içinde burada olacak. Emilie gelip sana biraz makyaj yapacak. Adam gittikten sonra odadaki telefondan beni ara bu odayı belki yarın için ikimize kiralayabilirim bebek. Ah Soph seni öyle bir becereceğim ki, bütün yılların acısı o kadar kolay geçmeyecek bebek !' Lecter salyalarını sağa sola sıçratan kuduz bir köpek edasıyla üzerime eğilip burnunu saçlarımın arasına dayadı ve derin bir nefes aldı. Kıpırdamadan durup geri çekilmesini bekledim. Bir kaç derin nefesin ardından yataktan kalkıp kapıya yöneldi. Lecter'ın karşısında saatlerdir koruduğum serinkanlı tavrım birden tuzla buz olmuştu. Ayaklarımı karnıma çekip yatağın başına yasladım ve yanağımdan bir kaç damla yaşın süzülmesine izin verdim aynı anda odanın kapısı yavaşça açıldı. Gelen Emilie' di. Gözlerimiz aynada buluşunda bir deli fişek gibi yanıma gelip arkamda durdu.

'Bunu yapmak zorunda değilsin Sophie!' diye sızlandı Emilie burnunu çekerek. Korsemin önündeki iplere uzandı, daha çok sıktığında canımın yanmasını göz ardı ettim. Bu gece güzel gözükmek zorundaydım. Beni satın alan adamı tatmin etmeli ve bekâretime ödediği her bir doların bedelini ona vücudumla ödemeliydim.

'Soph!' diye tısladı Emilie almak için uzandığım tarağı avuçlarının içine alarak. Derin bir nefes alıp, gözlerimi sıkıca kapattım. Bunu haftalarca konuşmamış mıydık zaten?

'Emilie. Lütfen bana biraz yardımcı ol. Benim başka bir şans....'

'Tabi ki var Sophie! Tabi ki var. Buradaki kimsenin bir şansı yok ama senin var. Kaç, git buradan. Sence Valeren ya da Lecter seni arayacak mı? Lanet olsun. Belki sadece bir kaç gün ama sonra unutacak. Diğer kızların başını boş bırakmamak için bu lanet olası yere geri dönecek. Biz her gün hayatımızı bir kaç dolara satarken senin bir şansın olacak. Bir aile kurup, anne olmak istemez misin? Âşık olmak istemez misin Soph?' Emilie, çenemi nazikçe kavrayıp yüzümü aynaya çevirdi.

'Şu güzelliğine bir bak. Buradaki en güzel, en masum şey sensin. Annenin ne istediğini biliyorsun değil mi?' diye sordu Emilie fısıltıyla. Gözüme dolan yaşları geri itip, kafamı evet anlamında salladım. Annem benim için bambaşka bir hayat istemişti ama şimdi her şey bitiyordu işte. Parmak uçlarımla gözlerimi kuruladım.

'Bir önemi yok. Ben bir genel evde doğdum ve burada büyüdüm. Eğer annem ölmeseydi beni tabi ki bu lanet yerden gönderecekti ama yalnızım. Yapayalnız ve başka türlü nasıl hayatta kalacağımı bilmiyorum. Ben bir fahişenin kızıyım Emilie başka bir hayatı tabi ki hak etmiyorum' diye mırıldandım.

Sophie Dancy, bütün bir hayatını doğduğu genel evde geçirdikten sonra ilk kez para karşılığında bir adama satılır ve hayatı bir gece de tamamen değişir. Yeni hayatı ona öldürme içgüdüsü ile hareket eden, dengesiz, yaptığı hatalarının sorumluluğunu alamayan ve geçmişi ile vicdanı arasına sıkışmış Dean Foster'ı getirir. Sophie hayatına girdiği bu adam ile birlikte kendi zayıflıkları, aşk uğruna yapabilecekleri, sınırlarını keşfeder. Peki Dean ve Sophie'nin yollarının kesişmesi sadece kader midir ? Bitmeyen hikayeler, intikam için çıkılan uzun, acılı bir yol ve tüm planları alt üst eden imkansız bir aşk. Aşk, ruhu kötülüklere bulanmış bir adamı iyileştirebilir mi ?

'' Ben tamamen iyileşemem Sophie. Bunu biliyorum. Hala kötülük akıyor damarlarımdan hala nefret pompalıyor kalbim vücuduma ve bu öyle, o uyduruk hikayelerde ki gibi uyduruk bir masal değil. Ben gerçeğim. Sırf birini sevdiğim için değişemem. Ben hala kötüyüm. Sen hala iyisin. Hayatının kadınını bulan psikopat adam artık iyi biri oldu. Bu sadece o aptal hikayelerin uydurduğu bir aldatmaca! ''

''Ama bir önemi yoktu ben yine bu adam ile var olacak gerekirse yine bu adam için ölecektim ...''

u2^