20 yaşıma kadar net hatırladığım tek bir anım vardı.Ekim başlarındaydık.En yakın arkadaşlarımdan bir tanesi yetimhaneden ayrılıyordu ve gökyüzündeki bulutlar sanki acıma ortak olmak istercesine benimle beraber gözyaşı döküyorulardı.Ben mi?Ben ise her 10 yaşındaki yetim kız gibi koridorun kenarında herkesten gizlenmiş yakın arkadaşımın gidişini izliyordum.Sonra Eslem'i evlat edinen o çift geldi.Saliha anne her zaman gelen anne-babaya iyi davranmamızı söylerdi.Çünkü onlar bizim burdaki hayatlarımızdan kurtaracak Allah tarafından gönderilmiş mucizelerdi.Eslem'in hayatına da mucizeler gelmişti.Peki ben neden onlara bağırmak ve arkadaşımı çaldıklarını söylemek istiyordum? Bu yaptığım hata mıydı? Sonra Eslem'e yaklaşan muzicelerin arkasından 14-15 yaşlarında kendinden emin ve ben burdayım diyen bir çocuk görüş alanıma girdi.Ve o an kimsenin beni farketmediği ıssız bölgemde gözlerimin en derinine baktı. O zamanlar okula gittiğim için saymayı biliyordum. Saydım da.Tam 15 saniye. O yaştaki bana ise 15 yıl gibi gelen o 15 saniye...
Şimdi ise bu anılarımdan 10 yıl sonra zenginlerin sadece aptal sosyal medyalara koydukları yemekleri yapan benim için mükemmel ama onlar için sıradan olan lüks bir lokantanın mutfağında Ahmet abinin hazırladığı bilmem ne soslu makarnayı götürmek için bekliyen 20 yaşındaki genç kızı oynuyorum.
"Hadi Asi alsana kızım şu tabağı elimden."
Bir anda daldığım anılardan gözümü kırpıştırarak uyandım.Allahım adam kaç dakikadır o tabağı elinde tutuyor?!
"Özür dilerim Ahmet Abi.Zamani gençliği işte ne yaparsın.Böyle dalıp dalıp gidiyorum."diyerek makarna tabağını masa 11'e götürmek için elinden aldım.Mutfak kapısından çıkarken gördüğüm tek şey Ahmet abinin o beyaz dişlerini gösteren güzel gülümsemesi ve duyduğum tek şey ise "Eşşek"demesiydi.Mutfaktan çıktığımda o yalancı tebessümümü yüzüme yerleştirip masa 11'de oturan sarı saçlı mükemmel hatun ve sırtı bana dönük amasırtından bile yakışıklı olduğu anlaşılan adama doğru ilerledim.Masaya yaklaştığımda masada konuşulan muhabbet bir anda kesildi.Güzel hanıma tabağını vermeden önce aklımdaki tek düşünce "Sadece biraz daha çalışırsam acaba boynundaki kolyeden alabilir miyim?'di" .
-Siparişiniz hanımefendi."diyerek tabağı masaya bıraktım.Tam başka bir arzunuz var mı? demek için ağzımı açmıştım ki yanlışıkla adama baktım ve gözlerine Eslem'e yaklaşan mucizelerin arkasından çıkan ve benim sindiğim duvarda gözlerimi bulan gözlerine 15 saniye kitlendiğim gibi kitlendim.Yine tam 15 saniye...Ben kim miyim? Ben hayatını aptal bir şekilde 15 rakamına takmış 1.70 boyunda kısa mor saçlarım,kahverengi gözlerim ve yetim olan ama azmiyle karşısındaki dağı bile yıkan kızım.Ben Asi Vuslat'ım....
Merhaba bu benim ilk hikayem.Bu yüzden lütfen yorum yapmayı ve sevimli yıldız tuşuna basmayı unutmayın.Gelecek bölüme kadar yüzünüzden gülücükler eksik olmasın.❤En önemli bu ilk bölüm en sevdiğim kardeşim alanurkuscu' ya ithaf ediyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"15 Saniye"
Action20 yaşında olan laf cambazlıkları ve azmiyle dağları yıkan Asi Vuslat ile her şeye kudreti yeten heybetli mafya Demir Kara'nın 15 saniyelik hikayesine hazır mısınız? "Ben seni 15 saniyede sevdim.Bir ömür yeter de artar bana."