Sıcak nefesi ile her bir hücremi hapsediyordu. Söylediği şeyler ile yüreğimi kasıp kavuruyordu.
Her şey gerçekti sanki. Söylediği şeyler bana hissettirdikleri.
"Acı çekeceksin."
"Hem de çok yakında..."
Yüzüne gölge düşmüştü. Yüzü simsiyahtı... Aynı benim düştüğüm karanlık kuyu gibi. Simsiyah...
Korkuyorum. Hayallerime sarılıyorum.
Oturuyorum bir köşeye. Nefes alamıyorum. Karanlık boğazıma dolanıyor... Bağırmaya çalışıyorum. Çığlıklarım yok! Bağıramıyorum.
Zihnimi o kontrol ediyor. Onun gelmesi ile kapkaranlık olmuş Zihnimi.
Ağlıyorum...
Güvendiğim bütün insanlar kaçıyorlar. Sanki lanetim hepsine sıçrayacakmış gibi...
Sadece o kalıyor.
Uzun ve iri cübbesi benim yanımda Dev gibi kalıyor. Elimi tutuyor.
"Neden... Neden ben?" Diyorum hıçkırıklarımın arasından.
"Çok yakında küçüğüm. Beni tanıyacaksın..."
Beni karanlık kuyuya atıyor...
Aynı hayatım gibi karanlık.
Hiç bitmeyen acılarım gibi sonsuz...
VOTE VE YORUMLARINIZ İLE DİĞER BÖLÜMLER GELECEK.
HEPİNİZ ÖPÜLDÜNÜZ!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AURA
Romance"Ne işler çeviriyor yine?" Diyerek girmemem gereken çalışma odasına girdim. Masasına yaklaşıp kilitli çekmeceyi zorladım. Geçen gece cebinden gizlice aldığım anahtarla çekmeceyi açtım. Evraklar... Belgeler... Ama en çok dikkatimi çeken o kalın ve s...
