SvO 4

131 7 6
                                    

Selam .dd Hikayemi okuyan yada oylayan herkese teşekkürleer Umarım beğenirsiniz

Bu sabah uyandığımda sanki her şeyi eskisi gibi sanıp yataktan fırlamaya çalıştım. Sonuç hüsrandı tabiiki.

Alışmam gerek,alışmam gerek diye fısıldıyordum kendi kendime.

Ama içimdeki fırtına duygularımı ele geçirmiş gibiydi. Ne düşünsem, ne yapsam kurtulamıyordum. Televizyonda dans edenleri gördükçe çıldırıyordum. Arkadaşlarım benim için kaç gündür okula gitmemişlerdi, psikoloğa gitsek de faydası olmayacağını anladılar ve beni her gün parka götürmeye başladılar.

Her zaman yürüdüğüm, koştuğum bu parka tekerlekli sandalyeyle bakmak acı veriyordu ilk başta ama sonraları temiz havanın iyi geldiğini farkettim.

Çocukları izlemek hoşuma gidiyordu.

Başka hayatlar görüp kendi boşluğumu unutuyordum sanki bir anda.

Her gün saatlerce burada vakit geçirmeye başlamıştım.

Yine bir sabah parktayken birini gördüm bankta oturan. Benim deyimimle SEUY -süper-extra-ultra-yakışıklı kategorisinde top 5 olmaya aday.

umursamaz bi şekilde kırmızı kapşonunu kafasına geçirmiş, kapşondan görünen kumral sarı saçları dağınık, yayılarak oturmuş bi hali vardı. Gökyüzüne bakarak bir şeyler mırıldanıyor gibiydi. Şarkı söylüyormuş gibi.. Bilmiyorum neden böyle garip hissettim ama yanına gidip konuşmak istedi bir yanım.Biraz sonra yanına gelen çok güzel bir kız arkasından yaklaşarak yanağına bir öpücük kondurdu.

Bunları gördüğümde hızla yönümü çevirdim, ben neden böyle hissediyordumki, ah salak kafam dedim. Sanki seni bu halinle farkedecek.

Kendi kendime söylenerek gidiyor, bir yandan küfrediyordum. Gerçekten çok salağım.

Bu kadar park macerası yeterdi, eve dönmeye karar verdim. Hızla parkın öbür ucuna yöneldim taa ki arkadan duyduğum ayakkabı sesi ve bana seslenen birkaç kelime duyuncaya kadar.

"Heey, bakar mısın?"

Bana mı seslendi emin olamadım, ama bu köşede benden başkası görünmediğine göre yavaşça arkamı döndüm. OYDU!

Gözlerini bana sabitlemiş, bir yandan da şaşırmış gibi bakıyordu.

Cevap mı versem bilemedim ve bende tekrar arkamı dönüp gitmeye devam ettim. Ne diyeceğini merak etmiyor değildim ama şimdi olmazdı. Bu kadar mahvolmuşken duygularıma yenilemezdim. Hayatımın geri kalanında duygusuz yaşamayı planlıyorken, Asla.

"Heeey, lütfen"

Arkamdan ısrarla gelmeye devam ediyordu. Ben hızlandıkça o da hızlanıyordu, neredeyse koşarak önüne geçip öylece durdu.

2 saniye boyunca sessizlik oldu ve ardından

"Ne vardı?" diye sordum.

Yine şaşkın bakışlarıyla cevap verdi

"Ben de Chris. Tanıştığımıza memnun oldum."

Elini uzatınca öylece bakakaldım. Bugün garip şeyler olma gününü falan mı kutluyorduk?

"Şaka yapıyor olmalısın." dedim.

"Seninle her tanışan insanı böyle mi cevaplarsın?"

Hayır, gerçekten iyi değilim ben, kan şekerim düştü, tansiyonum yükseldi ya da halüsinasyon görüyor olmalıyım.

"Sen iyi misin?" diye sorunca düşüncelerimden sıyrılıp karşımda gülümseyen- gülümsemesiyle çok daha yakışıklı olan- Chris'e ve yeşil gözlerine baktım.

"Neden benimle tanışmak istiyorsun?"

"Aslında ben seni çoktandır tanıyorum ama sen bilmiyorsun, neyse bu gereksiz bişey asıl önemli olan ilk defa bir kız beni gördü ve önemsemedi. Yüzünü çevirip giden, sanki orda yokmuşum gibi davranan ilk kızsın. Buna pek alışık değilim doğrusu." Diyerek alaycı bakışlaryla dudakları kıvrıldı.

Duyduklarıma inanamıyorum.Küstah şey! hem beni nerden tanıyor? Ayrıca nasıl beni farketti, gerçekten sinir bozucu.

"Ben seni tanımak dahi istemiyorum. Şimdi çekilirsen? " dediğimde kocaman gülümseyerek yoldan çekildi.

"Yarında burada bekleyeceğim dansçı prenses!"

SONSUZ ve O'NSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin