zayn: justin
justin: zayn
zayn: tamam söyle
justin: önce sen söyle
zayn: tamam
zayn: laura benden çok hoşlanıyormuş
zayn: bana çok yakışıklı ve ateşli olduğumu
zayn: herhangi bir gece başbaşa buluşmamız gerektiğini söyledi
justin: jack benden sekiz aydır hoşlanıyormuş
justin: ne demek laura benden çok hoşlanıyor
justin: sen ne dedin
zayn: olmaz dedim tabii ki
zayn: benim gözüm gönlüm ağzım yüzüm falan
zayn: hiçbir şeyim senden başkasını görmez
justin: tamam daha ileri gitme anladım ben
justin: aferin
justin: sen bana bu kızın numarasını versene
zayn: neden
justin: kendisine birtakım sorular sormaya karar verdim okulla alakalı
zayn: justin boşver
justin: ağzına bile sıçarım
justin: versene ya sen
zayn: aman be
zayn: o zaman sen de bana şu jack'in numarasını ver
zayn: 03*********
justin: 02********
zayn: sağol
justin: sağol
- - -
Kayıt cihazını çalışır hale getirdim ve verilen cep telefonu numarasını tuşladım. Birkaç saniye çaldıktan sonra sonunda açmıştı.
"Merhaba Laura!"
"Uhm, merhaba. Kimsiniz?"
Sinirimi belli etmemem gerektiği için derin nefes aldım ve geri verdim.
Pek işe yaradığı söylenemezdi ama yine de, denemiştim işte. Sakin olmam gerekiyordu çünkü.
"Merak etme, tanıdığın birisiyim tatlım."
Vereceği cevabı öyle çok merak ediyordum ki, konuşmadan önce üç - dört saniyelik bekleme süresi bile beni delirtmeye yeter de artardı bile.
"Oh, Zayn! Sana bir gece buluşmamızı söylemiştim ve demek zamanı ayarlamak için aradın. Aw! Çok tatlısın bebeğim. Söz veriyorum ne Justin ne de Brandon'ın haberi olmayacak. İkimiz de söylemezsek kimse anlamaz. Herkes habersiz ve mutlu olarak hayatına devam eder. Ne dersin bebeğim?"
Sinir katsayım yükseliyor, tansiyonum yükseliyor, damarlarım belirginleşiyordu. Sinirden ne yapacağımı bilemiyordum. Beni Zayn sanıp şuursuzca konuşması delirtmişti beni. Ama kayıt cihazına kaydedilecek olan seslerin benim istediğim gibi işime yaraması için, dikkatli ve sakin olmalıydım.
"Brandon da kim Laura?"
"Ah, o benim sevgilim. Çok ateşli. Tanrım! Her gece bana ateşli mesajlar atıyor!"
"Çok fenasın, aptal."
"Hadi ama Zayn, hoşuna gitmediğini söyleyemezsin."
"Sevgilimden uzak dur Laura, yoksa seni doğduğuna pişman ederim. Ve, eğer seni Zayn'in yanında, etrafında, bulunduğu ortamların herhangi birinde görürsem, büyük kavga ederiz. Genelde bu tür şeyleri umursamam ama senin nasıl birisi olduğunu biliyorum. Eğer Zayn'e bulaşırsan, seni delirtirim. Umarım be demek istediğimi çok net, anlamışsındır, iyi günler."
Sinirden elim titrerken aramayı bitirdim ve kayıt cihazını kapattım.
Aklıma almıyordu, ne tür yüzsüzler vardı böyle? Yüzsüz aptal.
Evde sakince anahtarı aramaya başladım, eğer acele edersem elim ayağıma dolaşırdı.
Birkaç dakika sonra anahtarı bulunca evden çıkıp arabaya doğru hızlı adımlar attım. Zayn'i görmem gerekiyordu. Beni sadece o sakinleştirirdi. Zaten iyi hisdetmiyordum, en iyisi onun yanına gitmekti.
Öyle de yaptım.
BENİM KADAR GERİZKELAI BİR YAZAR OLAMAX
KİTABI UNUTTUM AŞKLARIM ÖZÜR DİLERİM SİZİ ÇOK SEVİYORUM