Jennie nin ağzından
Denizin karşısında oturmuş içkimden yudumluyordum. Bu ara çok yoğundum. Çünkü bir mafyanın en iyi çalışanlarından biriyim. Tek başıma yalnızlığıma ve iki sene önce plotonigi olduğum çocukla bir ay kadar birlikte olmuştuk. Meğer sem Benimle sevgili olmasının nedeni arkadaşlarıyla girdigi iddia imiş. O gün bugün dür bu mafya da çalışıyorum. İçtgim içki bitmişti. Bu sırada telefonum çaldı. Aryan patron du. Açmadım. Biten şişeyi elime alıp kalmıştım ki. Beni kandıran o hıyar park sang chul ile karşılaştım. Ona iki kelime laf etmez isem eğer o gece uyuyamayacagımı biliyorum. Bu yüzden yanına gittim. SesiZce bana bakıyordu. Ona
- en büyük hatayı sende yapmışım, demek ki yıllarca boşa yanmışım,boşuna sevmişim değmezmiş sana!
- daha ne zaman kadar bana öfke kusmaya düşünüyorsun?!
- sana olan öfkem bitmez. Ha bir de teşekkür ederim.
- ne için teşekkür ediyorsun?
- sayende değiştim.
- değiştim derken?
- en basit örnekle eskiden canım yandığında avaz avaz bağırıp ağlıyordum. Şimdi olduğum yerde oturup etrafa bakınıyorum. Teşekkürler ve bir daha karşıma çıkma.
- bir şey değil. Görüşmemek üzere.
- umarım. Diyip arkamı döndüm. Siyah spor arabama binip hızlı bir şekilde yola çıktım. Şerefsiz bir de bir şey değil diyor utanmadan. Aptal. Saat gece 2 idi. Hızla kaldığım pent house un önüne park ettim arabayı. Adamlarımdan biri beni kapıda karşıladı.
- efendim patron sizi ve diğer kızları toplantı odasında bekliyor
- gecenin bu saatinde ne işi varmış bizle?!
- bilmiyorum efendim. Asansöre binip yukarı çıktık. Cidden berbat görünüyordum. Ama umursamadan içeri girdim. Diğer herkes beni bekliyormuş. İçeri geçip kapıyı kappttım. Boş olan koltuklardan birine oturdum. Patronumuz 28 yaşlarında idi. İsmi kim woo bin idi. Konuşmaya başladı.
- kızlar öncelikle hoşgeldiniz. Gene bir takım işi olacak ama yapacağınız en uzun görev bu olabilir. Yen'i hedef beyond the scence şirketi. Bu şirketin ne kadar büyük bir şirket olduğunu biliyoruz. Batırmanız lazım bu şirketi. Bu şirketi 7 kişi tarafından yönetiliyor. En az 1
Ay orda çalışmanız lazım. Sonra yavaş yavaş içten içten çökereceğiz. İki gün Sonra işe başlıyorsunuz. Birazdan menejerim detayları anlatacak. Sorusu olan? Yok tahmin ettiğim gibi. Bu kadar iyi geceler.
- iyi geceler efendim. Odadan çıktı. Odaya menajeri girdi. Adamları tek tek tanıttı. Tam yarım saat sürmüştü. Sonra
- ha birde woo bin bey alışverişe çıkmanızı istedi. Aynen şöyle dedi " emininki hepsini genelde pantolonu ve siyah kıyafetler vardır. . Bu yüzden alışverişe gitsinler. Gitmezlerse hesabını sorarım. " dedi. Toplantı bu kadar iyi geceler.
Yazarın ağzından
Hepsi çok yorgundu. Jiso
- kızlar her ne kadar birbirimizle anlaşamsakta bu işi beraber yapıcaz bu yüzden en azından şirket içinde kavga etmeyin. Silah bıçak gibi şeylerde kullanmayın. Alışverişede birlikte gidelim. Dedi. Lisa
- ben alışverişten nefret ederim. Siz gitseniz?
- bizde çok meraklı değiliz diye tamamladı jennie. Rose hiç bir şey demeden kalkıp gitti. Arkasından jennie. Sonradan diğer ikisi oda tamamen boşalmıştı. Herkes kendi odasına gidip uyumuştu. Rose dışında.
Rose un ağzından
Uykum yoktu. Odama gittim. Bir kadeh içki doldurup büyük camın önündeki koltuğa oturup bu anın keyfini çıkarmaya başladım. Belimde duran silahı sehpanın üstüne koydum. Tam kadehinden bir yudum almıştım ki. Kapı kırılma sesi geldi. Tek kaşımı kaldırıp yavaşça arkama döndüm. Bu çocukları tanımıyordum. Yakalarına bakınca düşman şirket olduğunu anladım. İki kişilerdi. Ellerindeki silahı bana uzatmalarına rağmen takmadan elimdeki kadehle oturduğum yerden kalktım. Onlara doğru bir adım atınca
- daha fazla yaklaşma yoksa seni vurarım!!
Diyince daHa çok üstüne yürüdüm. Gözlerine bakınca korktukları belli oluyordu. Onlara
- içki istermisiniz? Güzeldir. Pişman olmazsınız.
- olur. Diyip sırrıtılar pişkince. İçeri geçip oturdular. Kadehleri doldurup. Bu benim ikinci yöntemimdi. İçeri geçtim. İkisinin ortasına oturdum. Kadehleri uzatıp. Bacak bacak üstüne attım.
- işler Nası gidiyo beyler?'
- işte bizim patron sizi istediği için sizi almaya gelmiştik. Ama sanırım alamıycaz.
- doğru bildin. Bi tarafınızı kırmadan gidin. Ha bir dk bekle. Masadaki kagıt kalemi alıp orta parmak çizdim. Katlayıp çocuğa uzattım.
- şakın açma. Bir daha da sizi buralarda görmeyeyim. Görürsem sonu kötü olur. Diyince hızlıca özür dileyip çıktılar. Genelde bu yöntemi kullanmaya çalışırım. İnsan öldirmeye meraklı değiliz sonuçta.
Yazarın ağzından ertesi gün
Hepsi uyanmış rahat bir şeyler giyinip Yen'i stajyerlerin yanına çalışma salonuna indiler. Satajyerler önlerinde eğilip onları selamladılar. Lisa bir adım öne çıkıp
- ilk başta dayanıklılık testine gireceksiniz. İlk testiniz " donmuş bezelyelerin üstünde yürürken ağzınızda yumurta taşıyacaksınız. Diyince yenilerin ağzı o şeklini almıştı. Jisoo yere bezi serdi. Bez 6 metre kadardı. Rose jennie bir yandan bezelyeleri bezin üstüne boşaltılar. Jennie bir kaç adım öne çıkıp ellerini arkada bağlayıp
- eğer ilk 20 ye girseniz.! İkinci tura geçesiniZ. Şimdi size nasıl yapılacağını göstericem. Diyip ayağındaki botları çıkardı. Bezin başına geçti ağzındaki kaşığa yumurtayı koyup yürümeye başladı. Yürüm ek ne kelime resmen koşuyordu. Canı hiç yanmıyordu. Ağzındaki yumurtayı tam 1 dk sonra bitiş yerine getirdi. Şaşıran yenilerin agzı yırtılmak üzereydi. Suat sizde diye bağırdı Rose. Yeniler ayakkabılarını çıkarıp bezin başına geçip jisoo nun çalması gereken düdüğü beklediler. Jisoo düdüğü çalar çalmaz yürümeye başladılar ama çoğu baştan yamulmuştu. Lisa sonumda bekliyordu. Tam beş dakika olmuş ama hiçbiri bitişe yaklaşamaştı. Rose
- hadi!! Diye bağırınca hepsi sıçradı. Belindeki silahı onlara uzatıp
- çabuk olun sabrım tükeniyor!! Diye bağırdı. Bazıları yapamayacağını anlayınca kenara çekildi. Sonunda birileri sona gelmişti. Tam 20 kişi olmuştu. Yarın saatin sonunda. Jennie
- bugünlük bu kadar şimdi gidin ve hangi bölümü istediğinizi seçin. Diyip odadan çıktı. Arkasından da kızlar. Kapıda Woo bin le karşılaştılar.
- naber kızlar?
- iyiyiz eğitimden çıktık.
- o zaman alışverişe gidebilrsiniz.
- peki efendim. Diyip gittiler.Merhaba bu benim yazdığım 3. Üncü kitap. Birini sildim. Diğer ikisi duruyor. Umarım beğen miş sinirdir. Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Boys( Bts/ Blackpink)
FanfictionBirbirlerini en büyük düşmanları.. hangi taraf kazanacak? Yoksa iki tarafta kayıp mı edecek? Merak ettiysen aç ve oku pişman olmazsın!