Bi daha buraya yolum düşerse en güzel elbisemi giyecektim.
Onu hatırlamamla başımı başkomiserden tarafa çevirdim kehribar gözlü aşk pastamı aldatamazdım. Heleki mavi gözlü bir pastayla pardon taşla asla! maviyi severim ama kehribar a aşığım sonuçta.
İçeri gelenler başkomisere bir şeyler anlatırken Başkomiser birden bize dönüp çocuklar benim yarım saatlik bir işim var siz burada bekleyin beni "deyip bizi buraya getiren polis bey amcaya döndü" Ahmet, sen çocuklara yardımcı olursun" deyip kalktı. İçeri girenlerle birlikte çıktı yani benim mavişte gitmişti. Aslında gittiği iyide olmuştu yoksa kehribarım için hiç iyi sonuçlar olmayacaktı yada benim için.
Odada üçümüz kaldık yaklaşık beş dakika sessiz geçti. Adının Ahmet olduğunu öğrendiğimiz polis bey amca sessizliği bozan kişiydi.Yada ondan önce benim ve yanımdaki salokonun zil çalan karnıydı. Eee sabah dan beri bir şey yemedik ki.
"Çocuklar ben size yiyecek bir şeyler alayım "
Deyip kalktı. Kapıyı kapatır kapatmaz salako bana kızdı.
" Niye üzerine düzgün şeyler giyip yatmıyorsun kızım! "" nasıl yatmamı bekliyorsun bu sıcak havada tulum giyip mi? "
" gerekirse evet "
" Allahım sen sabır ver ya zaten her sabah karakolda uyanıyorduk. Evi hergün hırsızlar yamalamıyor. "
" öyle yada böyle sinir etme adamı eve gittiğimizde yakıcam dolabını "
İşaret parmağımı gözüne sokar gibi sallayarak
" hele bi dene hele bi dene " dediğimde içeri Ahmet amca girdi şu polis olan elinde iki tost ve iki ayran vardı. Elimize" kusura bakmayın çocuklar en hızlı bunlar oldu. doymazsanız aşağıda kantinden alır sınız tamam mı? Benim işim var tekrar size bakmak için gelirim""bir şey sorucam polis bey amca paşkomiser neden aceleyle gitti? "
" o buranın polisi değil cinayet masasında görevli bir olay olmuştu onun için gelmişti. Yanındakilerde elemanları katilden bir iz bulmuşlarda. "
" hımm anladım ama bizm işimiz cinayet değil sen bizi yanlış tarafa getirdin. Biz hırsız yakaladık hırsız! Onları getirdik buraya sen bizi doğru yere götürsene " dedim
" kızım doğru yerdesiniz Enes başkomiserimin bir işi çıktı gelicek az sonra . Siz burada bekleyin, tostlarınızıda soğutmayın. "
Deyip çıktı.Dediklerini idrak edemeyecek kadar açtık. Ben ve salako değil ben ve karnım. Ne yapayım herkes gibi bende boğazıma düşkünüm.
Ben daha iki ısırık almıştım ki yanımdaki aç köpüş bitirmiş benim tostuma yan gözle bakıyordu.
" bakma öyle aç kurtlar gibi git yenisini al! "
" kızım bi baksana bana cep varmı?
Cwp olmayınca para olur mu? " dedi elleriyle kendini göstererek.
" Yarısını ver işte senin göbeğin çıkmasın. "" çıkmaz benim göbeğim. Bana öyle bakma oyarım o yeşil gözleri" diye hafif bağırmış olabilirim ki kapı açıldı benim sinirle elimde ki ayran kapı tarafındaki koltukta oturan heyvana fırlatmış ve ne yazık ki içeri giren polis memurunun suratına renk katmıştı tabi birazda üniformasına.
Polis memuru şokta ağzı bir karış açık üniformasını incelerken bende ondan farksız değildim hani.
Değişik bir hal alan yüzüm korktuğumun sinyallerini veriyordu aslında. Beni şimdi hapse atarmıydı. Kamu malına zarar vermekten.
" kızım sen ne yaptın "Diyen asıl suçluya ateş eden gözlerle bakıp polis memurunun yanına gittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDANIN RENGİ
Teen FictionHayattı bu, kimini güldürür kimini ağlatır dı . Kimini sevdiğine kavuşturur kimini de kavuşturmazdı.Kendi gönlünce çizip oynatırdı ama bir yerde kalemi kırıldı ve dedi ,"Şimdi sıra Sende bir renk seç ve devam et !"